Miras Kalan Mal Varlığı Nasıl Tespit Edilir?

Miras Kalan Mal Varlığı Nasıl Tespit Edilir?

Bir kimsenin vefatının ardından, geride bıraktığı malvarlığının kapsamı çoğu zaman açık ve net olmayabilir. Bu durumda mirasçılar tarafından malvarlığının detaylı şekilde tespit edilmesi gerekmektedir. Miras bırakanın ölümünden sonra geride kalan malvarlığının tam olarak bilinmemesi, mirasçılar arasında ihtilaflara neden olabildiği gibi hak kayıplarına da yol açabilir. Yazımızda ölen kişinin mirasındaki mal varlığının nasıl tespit edileceği, yasal mirasçılarının nasıl tespit edileceği, tereke alacaklılarının nasıl tespit edileceği hakkında ayrıntılı bilgi vereceğiz. Ayrıca terekenin tespiti davası, davanın tarafları, davada neler talep edilebileceği, davanın ne zaman açılabileceği gibi konularda bilgi vermeyi hedefliyoruz.

Miras kalan mal varlığı nasıl tespit edilir?

Miras bırakanın vefatının ardından geride kalan malvarlığı hakkında belirsizlik bulunması mirasçılar açısından ciddi hak kayıplarına yol açabilmektedir. Miras hukuku bakımından bir kimsenin ölümüyle birlikte geride bıraktığı tüm malvarlığına “tereke” adı verilir. Tereke ölen kişinin aktif ve pasif mal varlıkları yani hem alacak ve hakları hem de borç ve yükümlülükleri kapsar. Mirasçılar açısından terekenin kapsamı, mirasın kabulü, reddi, mirastan mal kaçırılması veya paylaşımı gibi konular hakkında bilgi sahibi olunması açısından büyük önem taşır.

Genellikle ölen kişinin vefatı sonrası mirasçılara intikal eden mal varlıkları dışında miras bırakanın bilinmeyen banka hesapları, taşınmazları ya da üçüncü kişilerdeki alacakları mirasçılar tarafından tam olarak bilinmediğinden, söz konusu varlıklar üzerinde tasarrufta bulunulamamakta veya paylaşımda eşitsizlik yaşanabilmektedir. Özellikle miras bırakanın sağlığında mirasçılardan mal kaçırmak amacıyla yaptığı muvazaalı devirler çoğu zaman mirasçılar tarafından tespit edilememektedir. Bu nedenlerle mirasçıların miras kalan malvarlığını tespit etme ihtiyacı bilinmeyen varlıkların gün yüzüne çıkarılması, geçmişte mal kaçırma kastıyla yapılan devirlerin tespiti ve terekenin borca batık halde olması durumunda reddi miras kararı alabilmek için büyük öneme sahiptir.

Miras bırakanın malvarlığının tespiti için öncelikle veraset ilamı (mirasçılık belgesi) alınması gerekir. Bu belge, mirasçıların kim olduğunu ve pay oranlarını gösterir. Bu belge ile mirasçılık sıfatı kazanılarak tapu ve diğer resmi kurumlarda işlem yapılabilir. Mirasçılardan her biri ölen kişinin mal varlığının tespiti için sulh hukuk mahkemesinde terekenin tespiti davası açabilirler. Mirasçılar açacakları tereke tespit davasında ölen kişi adına açılan banka hesaplarının tespitini ve geçmişe yönelik hesap hareketlerini, üzerine kayıtlı aktif ve pasif taşınır ve taşınmazları, vergi dairesi ve sosyal güvenlik kurumlarından borç ve alacaklarının tespitini gibi pek çok mal varlığının tespitini talep edebileceklerdir.

Sonuç olarak miras kalan mal varlığı nasıl tespit edilir sorusu ölen kişinin mal varlığı hakkında belirsizlik bulunması durumunda sıkça gündeme gelmektedir. Mirasçılar vefat eden kişinin aktif ve pasif taşınır ve taşınmazlarını, banka hesapları, resmi kurumlardaki alacak ve borçları gibi terekeye dahil olabilecek tüm değerlerin belirlenmesi için terekenin tespiti davası açabilecektir.

İlgili Makale: Dededen Kalan Miras İntikali Nasıl Yapılır?

Yasal mirasçılar nasıl tespit edilir?

Miras bırakanın ölümüyle birlikte mirasçılık sıfatının kimlere ait olduğu sorusu gündeme gelir. Mirasçılar, yasal ve atanmış mirasçılar olmak üzere ikiye ayrılır. Yasal mirasçılar Türk Medeni Kanununun 495-501.maddeleri arasında düzenlenmiştir. İlgili maddelerdeki düzenlemeye göre yasal mirasçılar:

  • Mirasbırakanın birinci derece mirasçıları, onun altsoyudur. Çocuklar eşit olarak mirasçıdırlar. Mirasbırakandan önce ölmüş olan çocukların yerini, her derecede halefiyet yoluyla kendi altsoyları alır. ( TMK Madde 495)
  • Altsoyu bulunmayan mirasbırakanın mirasçıları, ana ve babasıdır. Bunlar eşit olarak mirasçıdırlar. Mirasbırakandan önce ölmüş olan ana ve babanın yerlerini, her derecede halefiyet yoluyla kendi altsoyları alır. Bir tarafta hiç mirasçı bulunmadığı takdirde, bütün miras diğer taraftaki mirasçılara kalır. (TMK Madde 496)
  • Altsoyu, ana ve babası ve onların altsoyu bulunmayan mirasbırakanın mirasçıları, büyük ana ve büyük babalarıdır. Bunlar, eşit olarak mirasçıdırlar. Mirasbırakandan önce ölmüş olan büyük ana ve büyük babaların yerlerini, her derecede halefiyet yoluyla kendi altsoyları alır. Ana veya baba tarafından olan büyük ana ve büyük babalardan biri altsoyu bulunmaksızın mirasbırakandan önce ölmüşse, ona düşen pay aynı taraftaki mirasçılara kalır. Ana veya baba tarafından olan büyük ana ve büyük babaların ikisi de altsoyları bulunmaksızın mirasbırakandan önce ölmüşlerse, bütün miras diğer taraftaki mirasçılara kalır. Sağ kalan eş varsa, büyük ana ve büyük babalardan birinin mirasbırakandan önce ölmüş olması hâlinde, payı kendi çocuğuna; çocuğu yoksa o taraftaki büyük ana ve büyük babaya; bir taraftaki büyük ana ve büyük babanın her ikisinin de ölmüş olmaları hâlinde onların payları diğer tarafa geçer. ( TMK Madde 497)
  • Evlilik dışında doğmuş ve soybağı, tanıma veya hâkim hükmüyle kurulmuş olanlar, baba yönünden evlilik içi hısımlar gibi mirasçı olurlar. ( TMK Madde 498)
  • Sağ kalan eş, birlikte bulunduğu zümreye göre mirasbırakana aşağıdaki oranlarda mirasçı olur:
    • Mirasbırakanın altsoyu ile birlikte mirasçı olursa, mirasın dörtte biri,
    • Mirasbırakanın ana ve baba zümresi ile birlikte mirasçı olursa, mirasın yarısı,
    • Mirasbırakanın büyük ana ve büyük babaları ve onların çocukları ile birlikte mirasçı olursa, mirasın dörtte üçü, bunlar da yoksa mirasın tamamı eşe kalır. ( TMK Madde 499)
  • Evlâtlık ve altsoyu, evlât edinene kan hısımı gibi mirasçı olurlar. Evlâtlığın kendi ailesindeki mirasçılığı da devam eder. Evlât edinen ve hısımları, evlâtlığa mirasçı olmazlar. ( TMK Madde 500)
  • Mirasçı bırakmaksızın ölen kimsenin mirası Devlete geçer. ( TMK Madde 501)

Yasal mirasçıların kimler olduğunun tespiti veraset ilamı (mirasçılık belgesi) düzenlenmesiyle mümkündir. Bu belge, gerek noterler gerekse sulh hukuk mahkemeleri tarafından düzenlenebilmektedir.

Atanmış mirasçılar ise vefat eden kişinin vasiyetname veya miras sözleşmesi ile belirlediği kişilerdir. Yani atanmış mirasçılar, herhangi bir hısımlık bağı olmamasına rağmen miras bırakan kişinin ataması ile mirasçı olan kimselerdir. Türk Medeni Kanununun 516.maddesine göre atanmış mirasçı: ”Mirasbırakan, mirasının tamamı veya belli bir oranı için bir veya birden çok kişiyi mirasçı atayabilir. Bir kişinin, mirasın tamamını veya belli bir oranını almasını içeren her tasarruf, mirasçı atanması sayılır.” şeklinde düzenlenmiştir.

Yasal mirasçılık, miras bırakanın vasiyetname ya da miras sözleşmesi gibi ölüme bağlı tasarruflarla herhangi bir düzenleme yapmadığı hallerde devreye girer. Miras bırakanın ölüme bağlı tasarrufla mirasçı ataması halinde yasal ve atanmış mirasçılar tarafından miras paylaşımı yapılacaktır. Mirasçılığın tespiti, mirasçılar açısından yalnızca hukuki bir sıfat kazanımı değil; aynı zamanda miras malları üzerinde tasarruf edebilmenin temel koşuludur.

Tereke alacaklıları nasıl tespit edilir?

Miras bırakanın ölümünün ardından geride kalan malvarlığı sadece aktif değerlerden ibaret olmayıp, aynı zamanda borçlar ve yükümlülükleri de içerir. Bu nedenle, terekenin tespiti yalnızca taşınmazlar, banka hesapları ya da taşınırlar gibi ölen kişinin mal varlığının aktif unsurların değil, aynı zamanda alacaklıların yani terekeye yöneltilmiş borç ilişkilerinin de belirlenmesini gerekli kılar.

Ölen kişinin terekesinin pasiflerinin aktiflerinden fazla olması durumunda tereke borca batık halde olacağından mirasçılar tarafından reddi miras gündeme gelerek hak kaybına uğramaları engellenmiş olacaktır. Zira mirasçılar, terekeyi kabul ettikleri takdirde, miras bırakanın borçlarından da sorumlu hale gelirler. Bu durumda mirasçılar açısından terekeye yönelmiş veya yönelmesi muhtemel alacaklıların belirlenmesi, hangi borçlardan sorumlu oldukları ve alacakların niteliği gibi hususların net şekilde belirlenmesi gerekir.

Tereke alacaklısı, miras bırakan kişinin yaşarken borçlu olduğu gerçek ya da tüzel kişilerdir. Bu kişiler, miras bırakanın ölümünden sonra borçlarını terekeden tahsil etmekle ilgilidirler. Alacaklılar, mirasçılara değil doğrudan terekeye yöneliktir. Ancak miras kabul edilirse, mirasçılar da bu borçlardan şahsi malvarlıklarıyla sorumlu hale gelir. Mirasçılar terekenin tespiti davasında mahkemeden ölen kişinin banka hesaplarının tespitini ve bankalardaki kredi ve kredi kartı gibi borçlarının sorgulanmasını, taşınmazlar üzerindeki ipotekleri, SGK ve vergi dairelerindeki prim ve vergi borçları, icra dairelerinde başlatılmış takip ve hacizlerin araştırılmasını ve alacaklıların ilan yoluyla tespitini talep edebileceklerdir.

Terekenin tespiti davası

Terekenin tespiti davası miras bırakan kişinin ölümü sonrasında bırakmış olduğu aktif ve pasif mal varlığı değerlerinin tespitidir. Aktif mallar; menkul, gayrimenkul, para ve alacaklar iken, pasifleri murisin borçları ve masraflarıdır. Miras bırakanın aktifi ve pasifi tespit edildikten sonra pasifler aktiflerden çıkararak denkleştirme işlemi gerçekleştirilecek, denkleştirme sonucunda çıkan değer ise terekeyi oluşturmaktadır.

Terekeye dahil olabilecek pasif değerler:

  • Mirasbırakanın borçları,
  • Bakmakla yükümlü olduğu kişilerin nafakası,
  • Terekenin defterinin tutulması ve mühürlenmesi,
  • Cenaze masrafları gibi giderler,
  • Vasiyeti yerine getirme görevlisine ödenecek ücret,
  • Terekeyi yönetmekle görevlendirilen kişiye ödenen ücret,
  • Vasiyetnamenin açılması nedeniyle oluşabilecek giderler,
  • Defter tutulmasına ilişkin giderler,
  • Ana ve baba veya büyük ana ve büyük baba birlikte yaşayan ve emeklerini veya gelirlerini aileye özgüleyen ergin çocuklar ile torunlara verilen uygun miktardaki tazminat,
  • Muhtaç olan anneye doğuma kadar terekeden ödenen geçim giderleri,
  • Eğitim ve öğrenimini tamamlamamış olan veya engelliliği bulunan çocuklara, paylaşmada hakkaniyete uygun olarak yapılan ödemeler.

Türk Medeni Kanununun 589. Maddesinde ” Mirasbırakanın yerleşim yeri sulh hâkimi, istem üzerine veya re’sen tereke mallarının korunması ve hak sahiplerine geçmesini sağlamak üzere gerekli olan bütün önlemleri alır.

  • Bu önlemler, özellikle kanunda belirtilen hâllerde terekede bulunan mal ve hakların yazımına, terekenin mühürlenmesine, terekenin resmen yönetilmesine ve vasiyetnamelerin açılmasına ilişkindir.
  • Önlemlerle ilgili giderler, ileride terekeden alınmak üzere, başvuran kişi tarafından; önleme hâkimin resen karar verdiği hâllerde Devlet tarafından karşılanır.
  • Mirasbırakan, yerleşim yerinden başka bir yerde ölmüş ise, o yerin sulh hâkimi bu ölümü yerleşim yeri sulh hâkimine gecikmeksizin bildirir ve mirasbırakanın ölüm yerinde bulunan mallarının korunması için gerekli önlemleri alarak bununla ilgili dosyayı ve varsa vasiyetnameyi yerleşim yeri sulh hâkimine gönderir.” şeklinde düzenleme yapılmıştır. Buna göre terekenin tespiti davasında yalnızca mal varlığı tespiti değil mahkeme mirasçıların talebi üzerine veya resen çeşitli önlemler de alabilmektedir.

Terekenin tespiti davası tarafları

Ölen kişinin mal varlığının araştırılması amacıyla açılacak terekenin tespiti davası husumet içermeyen, çekişmesiz bir davadır. Bu nedenle açılacak davada davacı ve davalı sıfatı bulunmaz. Dava tespit içeren bir dava olduğunda davayı açacak kişi tespit talep eden sıfatıyla dava açar. Terekenin tespiti davasını açabilecek kişiler HMK 114.uyarınca hukuki yararı bulunan kişiler yani miras bırakanın yasal mirasçıları ve atanmış mirasçılarıdır.

Terekenin tespiti davasında görevli mahkeme Sulh Hukuk Mahkemesidir. Yetkili mahkeme miras bırakanın son yerleşim yeri mahkemesidir.

Terekenin tespiti davasında neler talep edilir?

Miras bırakanın vefatının ardından, geride kalan malvarlığının tüm unsurlarının belirlenmesi amacıyla açılan terekenin tespiti davası, miras hukuku bakımından büyük önem arz eder. Bu dava ile birlikte mahkemeden, miras bırakana ait taşınır ve taşınmaz malların, banka hesaplarının, alacak ve borçlarının kapsamlı biçimde tespit edilmesi talep edilir. Ayrıca terekeye konu malların detaylı biçimde tespiti yanında bunlara ilişkin belgelerin istenmesini ve gerektiğinde mahkeme tarafından terekede bulunan mal ve hakların yazımına, terekenin mühürlenmesine, terekenin resmen yönetilmesine ve vasiyetnamelerin açılmasına ilişkin önlemlerin alınmasını talep edebilir.

Terekenin tespiti davasında mahkemeden vefat eden kişinin mevcut durum ve koşullarına bağlı olmakla birlikte talep edilebilecekler:

  • Aktif ve pasif tüm tapu kayıtlarının ve pasif tapu kayıtlarının devir işlemlerine dair evrakların da ilgili tapu müdürlüklerinden talebi,
  • Aktif ve pasif araç kayıtlarının Emniyet Genel Müdürlüğü’nden celbi ve pasif araç kayıtlarının devir evraklarının noterler birliğinden talep edilmesi,
  • Murise ait banka hesap kayıtları sorgulatılarak son 10 yıllık hesap dökümlerinin celbini, ortak veya tek başına sahip olduğu hesap kayıtları ve hesap hareketleri,banka mevduatları ve aktif ve pasiflerinin belirlenmesi , altın, döviz fon vadeli hesap vadesiz hesap, banka kasa hesabı, fon hesabı, altın hesabı, döviz hesabı gibi hesaplarının olup olmadığının sorgulanması, hesap varsa bu hesabın 10 yıllık aktif ve pasiflerinin dökümlerinin istenmesi,
  • Merkezi Kayıt Kuruluşu AŞ.’ye, Borsa İstanbul AŞ. Ve Takasbank İstanbul Takas ve Saklama Bankası A.Ş ve borsaya ilişkin diğer kuruluşlardan müteveffa adına menkul kıymetlerin belirlenmesinin talep edilmesi,
  • Gelir İdaresi Başkanlığı’ndan murise ait vergi kayıtlarının ve borçlarının sorgulatılması,
  • SGK’dan murisin resmî kurumlardan hak edişlerinin belirlenmesi ve prim borçlarının belirlenmesini,
  • Binance, Paribu, Parapara, Btc Türk gibi firmalardan elektronik para hareketlerinin tespiti talep edilebilir.

Terekenin tespiti davası ne zaman açılır?

Miras hakkı, mirasbırakanın ölümü anında doğar. Dolayısıyla murisin sağlığında miras hakkını konu edinen herhangi bir dava açılamaz. Terekenin tespiti davası, murisin ölüm anından itibaren açılabilir.
Tereke davası herhangi bir hak düşürücü süre ya da zamanaşımına bağlı değildir. Her zaman açılması mümkündür.

bir yorum bırakın

Hemen Ara