Boşanmada Baba Çocuğu Ne Zaman Görür?

Boşanmada Baba Çocuğu Ne Zaman Görür-samsun avukat cansu bayramoğlu

Boşanma süreçleri, birçok aile için duygusal olarak zorlayıcı bir dönemdir. Özellikle çocukların bu süreçten nasıl etkileneceği, ebeveynler arasında en çok merak edilen konulardan biridir. Boşanmada Baba Çocuğu Ne Zaman Görür? sorusu, boşanma sürecinde müşterek çocukların annenin yanında olması durumunda baba tarafından merak edilen konuların başında gelmektedir. Boşanmada babanın çocukla nasıl görüşeceği, çocuğu ne zaman ve ne sıklıkla görebileceği, boşanma sürecinde ve sonrasında çocuğun kiminle kalacağı gibi konular tarafların hak ve yükümlülükleri açısından büyük öneme sahiptir. Yazımızda boşanma dava sürecinde ve sonrasında babanın velayet sahibi olmaması durumunda hakları hakkında ayrıntılı bilgi vermeyi hedefliyoruz. Çocuğun babayla görüşmesi babanın hakkı olduğu gibi annenin de yükümlülüğüdür. Çocuğun boşanma sürecinden olumsuz etkilenmemesi ve duygusal gelişimi için babayla görüşmesi mahkeme tarafından korunan bir haktır. Mahkeme bu hususta karar verirken her zaman çocuğun üstün menfaatini ön planda tutacaktır.

Boşanmada Baba Çocuğu Ne Zaman Görür?

Boşanma süreci, taraflar için birçok duygusal zorluk ve belirsizlik barındırmaktadır. Bu süreçte, çocukların ebeveynleriyle olan ilişkileri de önemli bir konu haline gelir. Boşanmada Baba Çocuğu Ne Zaman Görür? sorusunun yanıtı, her durumda değişiklik gösterebilir. Genellikle, mahkeme kararı veya ebeveynlerin karşılıklı anlaşması doğrultusunda, çocuğun babasıyla geçireceği zaman belirlenir.

Boşanma süreci sadece taraflar açısından değil özellikle çocuklar açısından da karmaşık bir durum oluşturabilir. Bu noktada, boşanma davası devam ederken çocuğun kimin yanında kalacağı diğer tarafın çocuğu görme hakkının ne şekilde olacağı merak edilen konuların başında gelmektedir. Çekişmeli boşanma davası sürecinde mahkeme gerekli araştırmaları yaptıktan sonra çocuğun velayetine tedbiren bir tarafa verirken diğer tarafla da çocukla kişisel ilişki kurulması için karar verecektir. Boşanma dava sürecinde mahkeme tarafından tedbir velayetiyle ilgili karar vermeden önce çocuk aslında hala tarafların ortak velayetinde olduğu için her iki ebeveyninde çocuğu görme hakkı vardır. Ancak genellikle boşanma sürecinde taraflardan biri uzaklaştırma tedbirine başvurarak çocuk kendi yanında olduğundan karşı tarafın çocukla görüşmesini de engelleyebilmektedir. Bu durumda karşı taraftaki ebeveyn mahkeme tarafından kişisel ilişki tesisine ilişkin karar verilinceye kadar çocuğu görememektedir. 

Mahkemeler genellikle velayet hususunda karar verebilmek için mahkeme tarafından görevlendirilen uzman kişilerden sosyal inceleme raporu hazırlanmasını istemektedir. Uzmanlar taraflar ve müşterek çocuklarla iletişim kurarak durumla ilgili görüşlerini bildirir rapor hazırlarlar. Hazırlanan SİR raporu velayet hakkındaki karar verilirken başvurulan en önemli faktörlerden biridir. Bunun yanında çocukların yaşları, psikolojik durumları,eğitimi, ihtiyaçları, ebeveynlerin sosyo-ekonomik durumları, sosyal çevreleri, hayat standartları gibi etmenler göz önünde bulundurur. Ayrıca çocuğun idrak yaşında olması durumunda görüşüne başvurulacağı da unutulmamalıdır. Bunlar gibi pek çok faktör göz önünde bulundurulduktan sonra hakim boşanma davası sürecinde çocuğun geçici velayetini bir tarafa verirken diğer tarafa da çocukla kişisel ilişki kurabilmesi için belirli gün ve saat aralıkları verir. Bu karar verildiğinde baba çocukları boşanma sürecinde görebilecektir. Boşanma davalarında çocukla görüşmeye ilişkin yapılan düzenlemeler çocuğun üstün menfaati gereğince velayet sahibi olmayan diğer tarafla görüşme hakkını düzenler. Ancak bu düzenleme mahkeme tarafından hukuken korunarak garanti altına alınan süreleri gösterse de velayet sahibi taraf çocuğun durumuna, ihtiyaç ve isteğine göre daha sık şekilde karşı tarafla görüşmesine izin verebilir.

Baba ve çocuk arasındaki ilişkinin sağlıklı sürmesi için, boşanma sonrası iletişimin sürdürülmesi büyük bir önem taşır. Mahkeme tarafların verilen çocuğu görme süresi çocuğun yaşı, emzirme yaşında olup olmaması, özel ihtiyaçları dikkate alınarak değişebilmektedir. Ancak genellikle:

”müşterek çocuğun velayetinin davacı anneye verilmesine , velayeti davacıya verilen çocuk ile davalı arasında her ayın birinci ve üçüncü haftasına denk gelen cumartesi günü saat 09:00’dan pazar günü saat 17:00’e kadar , dini bayramların ikinci günü saat 09:00’dan üçüncü günü saat 17:00’e kadar , ilk ve orta öğretim okullarının yarı yıl tatilinin başladığı cumartesi sabah saat 09:00’dan takip eden cumartesi günü saat 17:00’a kadar ve her yıl 1 temmuz günü saat 09:00’dan 31 temmuz günü saat 17:00’e kadar davalı tarafından annenin yanından çocuğun alınıp süre sonunda davalı tarafından davacı anneye çocuğun teslim edilmesi sureti ile şahsi münasebet tesisine” şeklinde karar verilir

Bu saatler, babanın çocuğuyla olan ilişkisini korumasına yardımcı olurken, aynı zamanda çocuk için de sağlıklı bir psikolojik ortam yaratır. Böylelikle, çocuğun hem duygusal hem de psikolojik gelişiminin desteklenmesi hedeflenir. Ebeveynler, çocuklarının en iyi şekilde büyümesi için işbirliği yapmalı ve iletişimi açık tutmalıdır.

Çocuk kaç yaşında babaya yatılı verilir?

Boşanma süreçleri, özellikle çocukların bakım ve velayet konularında birçok sorunu beraberinde getirir. Ebeveynlerin en çok merak ettiği noktaların başında, boşanmada baba çocuğu ne zaman görür? sorusu gelirken, “Çocuk kaç yaşında babaya yatılı verilir?” sorusu da önemli bir yer tutmaktadır. Çocukların yatılı olarak ebeveynleriyle kalma yaşı, birçok faktöre bağlı olarak değişiklik göstermektedir.

Boşanmış babanın çocuğu kaç yaşında yatılı alabileceği çocuğun yaşı ve ihtiyaçlarına göre değişiklik göstermektedir. Her durum kendine özgü olarak değerlendirilmesi gerekir. Genel olarak bilgi vermemiz gerekirse çocuğun babada yatılı kalma durumu çocuğun anneye bağımlılığın azaldığı dönemdir.

0-3 yaş aralığındaki çocuk küçük yaşta olup emzirme döneminde olması ve annenin bakım ilgisine muhtaç olması nedeniyle genellikle babada yatılı kalması şeklinde kişisel ilişki tesis edilmez. Çocuğun 3 yaş ve üstünde olması durumunda annesine bağımlılığı azalacağından babayla yatılı olarak kalmasına yönelik kişisel münasebet kararı verilebilir. Bu süreç her çocukta farklı ilerleyeceği için hakim durumun şartlarına göre değerlendirme yaparak çocuğun üstün menfaatine olan kararı verir.

Bu bağlamda, boşanmada baba çocuğu ne zaman görür? sorusunun yanıtı yalnızca yasal çerçevelerle değil, aynı zamanda çocukların bireysel ihtiyaçları ve ebeveynlerin iletişimi ile şekillenmektedir.

İlgili Makale: Anlaşmalı Boşanmada Çocuğu Görme Süresi

Boşandığım eşim çocuğumu şehir dışına çıkarabilir mi?

Boşanma sürecinde, eşlerin çocuklarıyla olan ilişkileri farklı yasal düzenlemelere tabi olabilmektedir. Bu bağlamda, boşanan eşin çocuğu şehir dışına çıkartıp çıkartamayacağı konusu da önemli bir unsurdur. Genel olarak, boşanma sonrası velayet hususları belirli bir yasal çerçeveye oturtulmakta, çocuğun menfaatleri gözetilmektedir.

Boşandığım eşim çocuğumu şehir dışına çıkabilir mi sorusu bu değişikliğin süresine ve hangi zamanda çıkacağına göre değişiklik gösterir. Öncelikle çocuğun velayeti taraflardan birinde olduğunda diğer tarafla çocuk arasında da belirli gün ve saatlerde ilişki kurulması için karar verilir. Velayeti elinde bulunduran taraf çocukla karşı tarafın ilişki kuracağı günlerde çocuğu babayla görüştürmekle yükümlüdür. Çocuğun velayet hakkı aynı zamanda bazı yükümlülükleri de kapsamaktadır. 

Çocukla kişisel ilişki kurma hakkı Adli Destek ve Mağdur hizmetleri aracılığıyla kullanıldığı durumlarda velayet sahibi taraf mahkemenin belirlediği gün ve saate çocuğu teslim etme yükümlülüğündedir. Eğer velayet sahibi taraf, çocuğun karşı tarafla ilişki kuracağı günlerde çocuğu şehir dışına çıkaracaksa haklı bir sebep sunması gerekmektedir. Velayet sahibi taraf kişisel ilişki kurulmasını çocuğu şehir dışına çıkararak engellemeye çalışıyorsa bu durumda çocuğu teslim etmemesi nedeniyle disiplin hapsiyle karşı karşıya kalabilir.

Şehir dışında çıkarma durumu devamlılık arz eden bir şekildeyse yani şehir değişikliği gibi bir durum varsa velayet hakkına sahip olan taraf tek başına karar verebilir. Ancak çocuğun velayetinin ortak olması durumunda karşı tarafın da onayı gerekmektedir. Velayet sahibi olmayan taraf bu değişikliğe kötü niyetli olarak izin vermemesi durumunda velayet sahibi taraf aile hakimin müdahalesini istemek için dava açabilir. Bu durumda kalıcı bir şehir değişikliği durumu olduğunda çocukla kişisel ilişki boşanma davasında belirlenen süreler ve günlerle devam edecektir. Ancak velayet kendisinde olmayan taraf şehir değişikliği nedeniyle çocuğu görme hakkının kısıtlandığını düşünüyorsa kişisel ilişkinin yeniden düzenlenmesi için mahkemeden talepte bulunabilecektir. Ancak bu şekilde bir değişiklik talep edilmezse çocuk farklı şehire gitmiş olsa da kişisel ilişkiye ilişkin verilen karar aynı şekilde devam edecektir. Çocukla kişisel ilişkinin engellenmesi durumunda çocuğun yerleşim yerinde bulunan adli destek ve mağdur hizmetleri müdürlüğüne başvuru yapabilecektir

Özetle, velayeti annede olan çocukların şehir dışına çıkabilmesi, birçok faktörle şekillenen bir süreçtir. Annenin kararları, babanın rızası ve çocuğun duygusal durumu dikkate alınarak hareket edilmelidir. Böylece hem yasal gereklilikler yerine getirilir hem de çocuğun mutluluğu sağlanmış olur.

Sonuç olarak, boşanan eşin çocuğu şehir dışına çıkarma durumu, velayet haklarına ve yasal düzenlemelere bağlı olarak değişiklik göstermekte, çocukların psikolojik ve duygusal sağlığı ön planda tutulmaktadır.

Hangi durumlarda baba çocuğu göremez?

Boşanma sürecinde, çocukların bakımı ve ebeveynlerin hakları üzerinde önemli tartışmalar yaşanabilir. Baba çocuğu göremez durumları, özellikle velayet anlaşmazlıkları, aile içindeki ilişkiler ve çocuğun psikolojik durumu gibi faktörlere bağlı olarak değişebilir.

Boşanma dava sürecinde mahkeme tarafından tedbir velayetiyle ilgili karar vermeden önce çocuk aslında hala tarafların ortak velayetinde olduğu için her iki ebeveyninde çocuğu görme hakkı vardır. Ancak genellikle boşanma sürecinde taraflardan biri uzaklaştırma tedbirine başvurarak çocuk kendi yanında olduğunda karşı tarafın çocukla görüşmesini de engelleyebilmektedir. Bu durumda karşı taraftaki ebeveyn mahkeme tarafından kişisel ilişki tesisine ilişkin karar verilinceye kadar çocuğu görememektedir. 

Mahkeme tarafından çocukla kişisel ilişki kurulması için belirli gün ve saatler verilmişse, aleyhine uzaklaştırma kararı verilen kişi çocukla kişisel ilişki kurabilir. İlgili kanunda açıkça ”Gerekli görülmesi halinde korunan kişinin, şiddete uğramamış olsa bile yakınlarına, tanıklarına ve kişisel ilişki kurulmasına ilişkin haller saklı kalmak üzere çocuklarına yaklaşamaması ” şeklinde düzenleme yapılmıştır. Bu nedenle uzaklaştırma kararı da olsa mahkeme tarafından çocukla kişisel ilişki kurulması için verilen gün ve saatlerde çocukları görebilir. Ancak mahkeme tarafından şiddet olayının niteliği ve çocuğun üstün menfaati gözetilerek, çocukla kişisel ilişki kurulması için verilen kararın refakatçi eşliğinde yapılması, sınırlandırılması veya tümüyle kaldırılmasına da karar verebilir. Bu şekilde bir karar verilmesi durumunda baba çocuğu göremeyecektir.

Mahkeme tarafından verilen kişisel münasebet kararına karşı velayet sahibi taraf çocuğu belirlenen gün, saat ve yere getirmesine rağmen çocuğun idrak yaşında olup görüşmeyi reddetmesi durumunda çocuk ve taraflarla uzman kişi tarafından ayrı ayrı görüşmeler yapılarak çocuğun görüşmeyi kabul etmemesi gerekçeleri ayrıntılı olarak tutanak altına alınır. Durumun devam etmesi durumunda , uzman kişi danışmanlık tedbirine ihtiyaç duyulduğu tespit edilirse bu durum tutanak altına alınarak Adli Destek ve Mağdur Hizmetleri Müdürlüğü’ne bildirilir. Müdürlüğün önerisi üzerine aile mahkemesi tarafından çocukla kişisel ilişkinin gerçekleştirilebilmesi için danışmanlık tedbirinin uygulanmasına karar verilebilir. Ancak çocuğun babayla görüşmeyi kabul etmemesi durumunda da baba çocuğu göremeyecektir.

Hangi durumlarda baba çocuğu göremez? sorusunun yanıtı, çocuğun üstün menfaatine öncelik veren bir yaklaşım ile belirlenmektedir. Sonuç olarak, bu tür durumlarda mahkeme kararı, çocuğun güvenliği ve mutluluğu için son derece önemlidir.

Boşanmadan Önce Çocuklar Kimde Kalır?

Boşanma süreci, taraflar arasında çeşitli duygusal ve hukuki sorunları beraberinde getirirken, çocukların geleceği de önemli bir mesele haline gelir. Boşanmadan önce çocuklar kimde kalır? sorusu, ailelerin en çok merak ettiği konulardan biridir. Bu aşamada, çocuğun yaş durumu ve her iki ebeveyninde çocukla olan ilişkisi ve çocuğun ihtiyaçlarını karşılama durumu  büyük rol oynamaktadır.

Genel olarak, boşanma öncesi süreçte çocukların, psikolojik durumları göz önünde bulundurularak, annenin yanında kalması yaygın bir durumdur. Zira küçük çocukların, özellikle duygusal bağlarının daha güçlü olduğu anneleriyle birlikteliği, onun ruhsal sağlığı açısından önem arz eder. Ancak, bu durum her durumda geçerli değildir; mahkeme pek çok faktörü değerlendirir. 

Uygulamada sıklıkla karşılaştığımız durum taraflar arasında boşanma gündeme geldiğinde taraflardan biri boşanma davası açıp karşı taraf için uzaklaştırma kararı talep ederek evden uzaklaştırılmasını sağlar. Bu durumda boşanma davası açan taraf çocukla birlikte evde kalmaya devam eder. Bu durumda evden uzaklaştırılan taraf çocuğu görememe durumunda kalır, mahkeme geçici velayet ve kişisel münasebet kararı verilinceye kadar bu şekilde gerçekleşir. Ancak bu süreçte çocukla birlikte kalan ebeveynin müşterek çocuğun boşanma sürecinden etkilenmemesini sağlamak, duygusal gelişimlerine zarar vermemek için karşı tarafla görüşme imkanı vermesi gereklidir.

Boşanma öncesi ebeveynler arasında sağlıklı bir iletişimin varlığı, çocukların hangi ebeveynle kalacağı konusunda karar verme sürecini de olumlu yönde etkileyebilir. Eğer taraflar arasında bir uzlaşma sağlanamazsa, mahkeme çocuğun en iyi menfaatini gözeterek uygun bir düzenleme yapacaktır. Boşanmadan önce ve dava sürecinde çocuğun bakımını ve ihtiyaçlarını hangi tarafın karşıladığı velayet kararı verilirken dikkat edilecek faktörlerden biridir.

Sonuç olarak, Boşanmadan önce çocuklar kimde kalır? sorusunun yanıtı, durumun özel koşullarına bağlı olarak değişiklik göstermektedir. Ebeveynlerin işbirliği yapması ve çocuğun ihtiyaçlarını ön planda tutması, bu sürecin daha sağlıklı bir şekilde sürdürülmesine yardımcı olacaktır.

Boşanmalarda Babanın Çocuğu Görme Süreleri Ne Kadardır?

Boşanmada Baba Çocuğu Ne Zaman Görür? konusu, boşanma sırasında en çok merak edilen hususlardan biridir. Boşanma sürecinde, velayet düzenlemeleri ve ziyaret süreleri, çocuğun psikolojik ve duygusal gelişimi açısından büyük önem taşımaktadır. Türkiye’de, mahkemeler, çocuğun menfaatlerini gözeterek ebeveynler arasında adil bir düzenleme yapmaya çalışır.

Velayet ve Ziyaret Süreleri

Taraflar anlaşmalı boşanmaya karar verdiklerinde  anlaşmalı boşanma protokol hazırlanırken müşterek çocuk veya çocukların velayetlerinin ortak olacağı hususunda anlaşabilirler. Çocuğun velayetinin ortak olmasına karar verildiğinde protokolde müşterek çocuğun kimin yanında kalacağı belirtilir, diğer tarafla da kişisel ilişki kurması için belirli gün ve saatler belirtilir. Bu durumda  velayetin ortak olması diğer tarafa çocuğu istediği zaman görme hakkını sağlamaz. Mahkeme çocukların menfaatlerini göz önünde tutarak gerekli gördüğü değişiklikleri yapabilir, bu değişiklik tarafların kabulü halinde boşanmaya karar verilir. Görüldüğü gibi anlaşmalı boşanma her ne kadar tarafların ortak kararıyla şekillenen bir süreç gibi görünse de çocuklarla yapılan düzenlemelere mahkeme çocuğun üstün menfaatini gözeterek müdahale edilebilecektir. Mahkeme tarafların ve çocuğun durumlarını değerlendirerek çocuğu görme süresine karar verecektir.

Taraflar arasında çekişmeli bir boşanma davası varsa mahkeme mahkeme çocuğu görme süresini çocuğun yaşı, emzirme yaşında olup olmaması, özel ihtiyaçları dikkate alınarak belirlemektedir.

Ziyaretin Süreleri

Boşanmalarda babanın çocuğu görme süreleri genellikle  ”müşterek çocuğun velayetinin davacı anneye verilmesine , velayeti davacıya verilen çocuk ile davalı arasında her ayın birinci ve üçüncü haftasına denk gelen cumartesi günü saat 09:00’dan pazar günü saat 17:00’e kadar , dini bayramların ikinci günü saat 09:00’dan üçüncü günü saat 17:00’e kadar , ilk ve orta öğretim okullarının yarı yıl tatilinin başladığı cumartesi sabah saat 09:00’dan takip eden cumartesi günü saat 17:00’a kadar ve her yıl 1 temmuz günü saat 09:00’dan 31 temmuz günü saat 17:00’e kadar davalı tarafından annenin yanından çocuğun alınıp süre sonunda davalı tarafından davacı anneye çocuğun teslim edilmesi sureti ile şahsi münasebet tesisine” şeklinde karar verilir. Ancak bu süreler çocuğun yaşı, ihtiyaçları ve özel durumları göz önünde bulundurularak değişebilmektedir.

Boşanma Davasında Velayet

Boşanma davalarında velayet konusu, ebeveynlerin çocukları üzerindeki hak ve yükümlülüklerini belirleyen önemli bir unsur olarak karşımıza çıkmaktadır. Velayet, çocuğun bakım, eğitim ve genel yaşam koşullarını düzenleyen bir hukuki durumdur. Boşanma sürecinde velayet hususunda Samsun Boşanma avukatından destek alabilirsiniz. Velayet davaları çocuğun üstün menfaatleri gözetilerek değerlendirilir. Boşanmada Baba Çocuğu Ne Zaman Görür? sorusu da bu bağlamda ön plana çıkmaktadır.

Boşanma davalarında velayet konusunda belirleyici olan birçok etken bulunmaktadır ve bu etkenler, çocukların üstün menfaati gözetilerek karar verilmesine yardımcı olur.Genel olarak, mahkemeler çocukların velayetini belirlerken onların yaşları, psikolojik durumları,eğitimi, ihtiyaçları, ebeveynlerin sosyo-ekonomik durumları, sosyal çevreleri, hayat standartları gibi etmenler göz önünde bulundurur. Ebeveynlerden birinin çocukları daha iyi bir yaşam standardı sağlayabileceği ya da çocukları daha iyi bir şekilde yetiştirebileceği kanıtlanırsa, mahkemeler velayeti bu ebeveyne verebilir. Bunun dışında boşanma öncesinde ve sırasında çocukların ebeveynlerle ilişkileri de önemli bir faktördür. Ayrıca çocuğun idrak yaşında olması durumunda görüşüne başvurulacağı da unutulmamalıdır. Mahkemeler genellikle velayet hususunda karar verebilmek için mahkeme tarafından görevlendirilen uzman kişilerden sosyal inceleme raporu hazırlanmasını istemektedir. Uzmanlar taraflar ve müşterek çocuklarla iletişim kurarak durumla ilgili görüşlerini bildirir rapor hazırlarlar. Hazırlanan SİR raporu velayet hakkındaki karar verilirken başvurulan en önemli faktörlerden biridir.

Ancak şunu unutmamak gerekir ki velayet kararı, her zaman çocuğun üstün menfaati gözetilerek alınır. Mahkeme dava sürecinde tarafların talebine değil çocuğun üstün menfaatine göre karar verir. Çocuğun idrak yaşında olup velayet hususunda kararını bildirmesi bile tek başına karar için yeterli olmayıp mahkemenin çocuğun isteğinin onun üstün menfaatine uygun olduğuna kanaat getirmesi gerekecektir. Sonuç olarak, boşanma davalarında çocuklar kime verilir sorusunun cevabı, her davanın kendine özgü detaylarına bağlı olarak değişiklik göstermektedir.

Mahkeme kararları, çocuğun ebeveynleri ile düzenli bir iletişim kurabilmesini sağlamak amacıyla düzenlenmektedir. Dolayısıyla, boşanma sürecinde velayet hakkında alınacak karar, çocuğun sağlıklı bir gelişim göstermesi için kritik bir öneme sahiptir. Bu süreçte, her iki ebeveynin de çocuklarına olan sevgi ve ilgi düzeyi göz önünde bulundurulmalı, en uygun karar verildiğinde çocuğun mutluluğu ön planda tutulmalıdır.

Sıkça Sorulan Sorular

Boşanma sürecinde baba çocuğunu ne zaman görebilir?

Çekişmeli boşanma davası sürecinde mahkeme gerekli araştırmaları yaptıktan sonra çocuğun velayetine tedbiren bir tarafa verirken diğer tarafla da çocukla kişisel ilişki kurulması için karar verecektir. Boşanma dava sürecinde mahkeme tarafından tedbir velayetiyle ilgili karar vermeden önce çocuk aslında hala tarafların ortak velayetinde olduğu için her iki ebeveyninde çocuğu görme hakkı vardır. Ancak çocukla birlikte bulunan taraf bunu engelleyebilmektedir. Bu durumda karşı taraftaki ebeveyn mahkeme tarafından kişisel ilişki tesisine ilişkin karar verilinceye kadar çocuğu görememektedir.

Baba ve çocuk arasındaki ilişki nasıl korunabilir?

Baba ve çocuk arasındaki ilişkinin korunabilmesi için ebeveynlerin karşılıklı anlayış ve iş birliği içinde olması gerekmektedir. Her iki tarafın da çocuk üzerinde olumlu bir etki bırakma arzusuyla hareket etmesi önemlidir. Ayrıca, babanın çocuğuyla olan iletişimini kesintisiz sürdürmesi ve düzenli görüşmeler yaparak aralarındaki bağı kuvvetlendirmesi gerekmektedir.

Çocuk üzerinde velayet hakkı nasıl belirlenir?

Velayet hakkı, mahkeme tarafından çocuğun üstün yararı gözetilerek belirlenir. Boşanma sırasında, mahkeme çocuğun yaşam koşullarını, ebeveynlerin finansal durumu ve çocuğun hangi ebeveynle daha sağlıklı bir ilişki kurabileceği gibi unsurları dikkate alır. Genel olarak, mahkemeler çocukların velayetini belirlerken onların yaşları, psikolojik durumları,eğitimi, ihtiyaçları, ebeveynlerin sosyo-ekonomik durumları, sosyal çevreleri, hayat standartları gibi etmenler göz önünde bulundurur.

bir yorum bırakın

Hemen Ara