Kardeşi Mirastan Reddetmek

Kardeşi Mirastan Reddetmek- samsun avukat cansu bayramoğlu

Kardeşi mirastan reddetmek, özellikle aile ilişkileri açısından oldukça hassas bir konu olarak karşımıza çıkmaktadır. Türk hukuk sisteminde, mirasın reddi süreçleri belirli yasal çerçevelere tabi olup, bu süreçlerin doğru bir şekilde yürütülmesi önem taşımaktadır. Kardeşi mirastan reddetmekle ilgili yanlış bilinen pek çok durum bulunmaktadır. Miras anlaşmazlıkları, kardeşler arasında çeşitli sıkıntılara yol açabilir. Dolayısıyla, miras hakkı ve sorumlulukları hakkında bilgi sahibi olmak, kardeşlerin bu kararı alırken dikkat etmesi gereken hususlardandır. Yazımızda  “Kardeşi Mirastan Reddetmek” konusunu derinlemesine ele alacağız.

Kardeşi Mirastan Reddetmenin Yasal Boyutları

Öncelikle mirasla ilgili Türk Medeni Kanunundaki düzenlemeleri inceleyerek mirastan reddin yasal boyutlarıyla ilgili bilgi vererek yanlış bilgileri açıklık getirelim. Mirasçılıktan çıkarma saklı paylı mirasçıların saklı paylarının tamamına veya bir kısmına ulaşmasını engelleyen istisnai hallerde başvurulabilecek bir yoldur. Peki saklı paylı mirasçılar kimlerdir?

Türk Medeni Kanununun 506.maddesinde ‘’ Saklı pay aşağıdaki oranlardan ibarettir

1.Altsoy için yasal miras payının yarısı,

2.Ana ve babadan her biri için yasal miras payının dörtte biri

3.Sağ kalan eş için, altsoy veya ana ve baba zümresiyle birlikte mirasçı olması halinde yasal miras payının tamamı, diğer hallerde yasal miras payının dörtte üçü . 

Türk Medeni Kanunun 506.maddesindeki düzenlemede daha öncesinde ‘’ Kardeşlerden her biri için yasal miras payının sekizde biri’’ şeklinde fıkra bulunmaktaydı. Ancak 04.05.2007 tarihli ve 5650 sayılı kanunun 2.maddesi gereğince bu düzenleme kaldırılmıştır. Yani kardeşlerin saklı payı ortadan kaldırılmıştır. 

Türk Medeni Kanununun 505.maddesinde maddenin 1. fıkrası 5650 sayılı ve 04.05.2007 tarihli Kanun’un 1. maddesiyle değişikliğe uğramadan önce şu şekilde idi:“Mirasçı olarak altsoyu, ana ve babası, kardeşleri veya eşi bulunan mirasbırakan, mirasının saklı paylar dışında kalan kısmında ölüme bağlı tasarrufta bulunabilir.Bu mirasçılardan hiç biri yoksa, mirasbırakan mirasının tamamında tasarruf edebilir.” Yapılan değişiklikle “… kardeşleri …” ifadesi metinden çıkarılmıştır. Yani miras bırakan saklı paylar dışındaki mirasında tasarruf etme hakkına sahiptir. Kanunda yapılan düzenlemeyle kardeşin saklı payı ortadan kalktığında kardeşine kalacak miras payında da istediği şekilde tasarrufta bulunma imkanı sağlanmıştır.

Sonuç olarak yapılan düzenlemeler öncesinde kardeşin saklı payı bulunduğundan kardeşi mirastan reddetmek için saklı paylı mirasçıların mirastan çıkarılması için yapılan yasal işlemlerin yapılması gerekmekteyken şuan kardeş saklı paylı mirasçı olmadığından miras bırakan hayattayken kardeşine kalacak miras payını hayattayken serbestçe tasarruf edebileceği gibi düzenleyeceği vasiyetnameyle ölümünden sonra başka birine bırakabilir. Bu durumda mirasbırakanın kardeşi saklı payının bulunduğu gerekçesiyle dava açamayacaktır.

Mirastan Çıkarmaya Dair Türk Hukukundaki Düzenlemeler

Mirastan reddetme kanunda istinai hallerde saklı paylı mirasçıları pay almalarını engellemek için yapılan bir işlem olarak karşımıza çıkmaktadır. Mirasbırakan normal şartlar mirasçıların saklı payları dışında kalan kısımda özgürce tasarruf etme hakkına sahiptir. Saklı payı zarar gören mirasçı tenkis davası açabilmektedir. Ancak kanunda öngörülen istisnai hallerde saklı paylı mirasçı mirastan çıkarıldığından dava açma hakkı ortadan kalkacaktır. Mirasçılıktan çıkarma sebepleri Türk Medeni Kanununun 510.maddesinde:

‘’Aşağıdaki durumlarda mirasbırakan, ölüme bağlı bir tasarrufla saklı paylı mirasçısını mirasçılıktan çıkarabilir:

1. Mirasçı, mirasbırakana veya mirasbırakanın yakınlarından birine karşı ağır bir suç işlemişse,

2. Mirasçı, mirasbırakana veya mirasbırakanın ailesi üyelerine karşı aile hukukundan doğan yükümlülüklerini önemli ölçüde yerine getirmemişse.’’ şeklinde düzenlenmiştir.

Bunun dışında Türk Medeni Kanunun 513.maddesinde koruyucu mirasçılıktan çıkarma sebebi düzenlenmiştir. Buna göre:

‘’Mirasbırakan, hakkında borç ödemeden aciz belgesi bulunan altsoyunu, saklı payının yarısı için mirasçılıktan çıkarabilir. Ancak, bu yarıyı mirasçılıktan çıkarılanın doğmuş ve doğacak çocuklarına özgülemesi şarttır.

Miras açıldığı zaman borç ödemeden aciz belgesinin hükmü kalmamışsa veya belgenin kapsadığı borç tutarı mirasçılıktan çıkarılanın miras payının yarısını aşmıyorsa, mirasçılıktan çıkarılanın istemi üzerine çıkarma iptal olunur.’’

Sonuç olarak mirastan çıkarma işlemi saklı paylı mirasçıları miras payından mahrum bırakmak için kullanılan bir yasal yol olarak karşımıza çıkmaktadır. Kardeşlerin saklı payı yapılan düzenlemeye kaldırıldığında kardeşi mirastan reddetmek için yukarıda belirttiğimiz istisnai hallerin varlığı aranmamaktadır. Mirasbırakan kardeşine kalacak miras payını istediği gibi tasarruf edebilecek, mirasbırakanın ölümünden sonra kardeşi bu nedenle dava açamayacaktır.

Mirastan Çıkarma İşleminde İzlenecek Adımlar

Mirastan çıkarma için öngörülen istinai haller Türk Medeni Kanununun 510 ve 513.maddelerinde düzenlenmiş olsa da bu hallerin varlığı tek başına mirastan çıkarmanın sonuçlarını oluşturmaz. Türk Medeni Kanunun 510.maddesinde mirasbırakının ölüme bağlı tasarrufla saklı paylı mirasçısını mirasçılıktan çıkarabileceği düzenlenmiştir. Yani kişi mirasçılık sözleşmesi veya vasiyetname ile mirastan çıkarma işlemini yapabilmektedir. Ancak iki türlü miras bırakanın yapacağı işlemin hukuken geçerli sonuç oluşturması için mirastan çıkarma hallerinin ayrıntılı olarak açıklanması gerekmektedir.

Mirastan Çıkarmanın Sonuçları ve Etkileri

Mirastan çıkarma işleminden sonra sonuçlarının ne olacağı ve mirastan çıkarılan kişinin neler yapabileceği merak edilen konulardan biridir. Mirastan çıkarılan saklı paylı mirasçı miras payının tamamını kaybederek mirasçı sıfatını kaybeder. Mirastan çıkarılan kişinin saklı paylı mirasçıları bulunmaktaysa bu mirasçının payı bu saklı paylı mirasçılara geçer. Türk Medeni Kanununun 513.maddesinde düzenlenen koruyucu mirasçılıktan çıkarma işleminin varlığı durumunda ise saklı payının yarısı oranında mirasçılıktan çıkarılacağından kişinin mirasçılık sıfatı devam edecektir.

Mirasçılıktan çıkarılan kişi çıkarma sebeplerinin bulunmadığını, kanundaki istisnai hallere aykırı olarak çıkarma nedenlerinin öne sürüldüğünü veya ölüme bağlı tasarrufla yapılan çıkarma işleminin şekle, serbest iradesine veya hukuka aykırı olması durumunda işlemin iptalini talep edebilir. Mirastan çıkarmanın iptali için dava açacak kişi mirasın açıldığı tarihten itibaren 1 yıl içinde davayı açmalıdır. 1 yıllık süre zamanaşımı süresidir. Türk Medeni Kanununun 512.maddesinde  

‘’Mirasçılıktan çıkarma, mirasbırakan ancak buna ilişkin tasarrufunda çıkarma sebebini belirtmişse geçerlidir.Mirasçılıktan çıkarılan kimse itiraz ederse, belirtilen sebebin varlığını ispat, çıkarmadan yararlanan mirasçıya veya vasiyet alacaklısına düşer.Sebebin varlığı ispat edilememiş veya çıkarma sebebi tasarrufta belirtilmemişse tasarruf, mirasçının saklı payı dışında yerine getirilir; ancak, mirasbırakan bu tasarrufu çıkarma sebebi hakkında düştüğü açık bir yanılma yüzünden yapmışsa, çıkarma geçersiz olur.’’ şeklinde düzenleme yapılmıştır.

Kardeşlerin Miras Hakkı ve Sınırları

Yukarıda mirastan çıkarma işlemi hakkında verdiğimiz bilgiler saklı paylı mirasçıları miras payından mahrum bırakmak için kullanılan bir yasal yol olarak karşımıza çıkmaktadır. Kardeşlerin saklı payı yapılan düzenlemeye kaldırıldığında kardeşi mirastan reddetmek için yukarıda belirttiğimiz istisnai hallerin varlığı aranmamaktadır. Mirasbırakan kardeşine kalacak miras payını istediği gibi tasarruf edebilecek, mirasbırakanın ölümünden sonra kardeşi bu nedenle dava açamayacaktır. Bu nedenle yapılan değişiklikle kardeşlerin miras hakkını koruyan kanun hükmü kaldırılarak mirasbırakana istediği gibi tasarruf etme hakkı sağlanmıştır.

İlgili Makale: Kadına Babasından Kalan Mirasta Kocanın Hakkı

Mirasın Reddi Nasıl Gerçekleştirilir?

Mirasın reddi ile mirasçılıktan çıkarma farklı hukuki sonuçları olan işlemlerdir. Bu davalarda Samsun Miras avukatı ile çalışmanız süreci daha sağlıklı ilerletmenizi sağlayacaktır. Mirasçılıktan çıkarma işlemi mirasbırakan tarafından saklı paylı mirasçıların paylarını azaltmak veya tamamen ortadan kaldırmak amacıyla yapılırken mirasın reddi işlemi mirasbırakanın mirasını kabul etmeyen mirasçıların başvurabileceği bir yol olarak karşımıza çıkmaktadır. Mirasın reddi Türk Medeni Kanununun 605.maddesinde ‘’Yasal ve atanmış mirasçılar mirası reddedebilirler. Ölümü tarihinde mirasbırakanın ödemeden aczi açıkça belli veya resmen tespit edilmiş ise, miras reddedilmiş sayılır.’’ şeklinde düzenlenmiştir. Türk Medeni Kanunun 606.maddesinde ‘’Miras, üç ay içinde reddolunabilir. Bu süre, yasal mirasçılar için mirasçı olduklarını daha sonra öğrendikleri ispat edilmedikçe mirasbırakanın ölümünü öğrendikleri; vasiyetname ile atanmış mirasçılar için mirasbırakanın tasarrufunun kendilerine resmen bildirildiği tarihten işlemeye başlar.’’ düzenlemeyle mirasın reddi için belirlenen süre düzenlenmiştir. Türk Medeni Kanunun 609.maddesinde ‘’ Mirasın reddi, mirasçılar tarafından sulh mahkemesine sözlü veya yazılı beyanla yapılır. Reddin kayıtsız ve şartsız olması gerekir. Sulh hâkimi, sözlü veya yazılı ret beyanını bir tutanakla tespit eder. Süresi içinde yapılmış olan ret beyanı, mirasın açıldığı yerin sulh mahkemesince özel kütüğüne yazılır ve reddeden mirasçı isterse kendisine reddi gösteren bir belge verilir.’’ şeklindeki düzenlemeyle ret işleminin usulü düzenlenmiştir.

Mirasın gerçek reddi

Türk Medeni Kanununun 605.maddesindeki düzenlemede mirasın gerçek reddi ve hükmen reddi düzenlenmiştir. Mirasın gerçek reddi, yasal ve atanmış mirasçıların usulüne uygun bir şekilde  üç(3) aylık süre içerisinde yetkili Sulh Hukuk Mahkemesi’nde ileri sürecekleri, ret beyanı ile gerçekleşecektir. Mirasın gerçek reddi durumunda herhangi bir gerekçe gösterilmesine dahi gerek yoktur. Dolayısıyla üç aylık süre içerisinde mirasın reddinin talep edilmesi halinde mirasın hükmen reddinde olduğu gibi gerekçe aranmaksızın mirasın reddi sağlanabilmektedir. 

Mirasın hükmen reddi

Mirasın hükmen reddi davası herhangi bir nedenle mirasın gerçek reddi sağlanamamışsa genellikle bu durum üç aylık süre içerisinde mirasın gerçek reddi için başvuru yapamayan kişilerin başvurduğu yol olarak karşımıza çıkmaktadır. Türk Medeni Kanununun 605. maddesinde ‘’Ölümü tarihinde mirasbırakanın ödemeden aczi açıkça belli veya resmen tespit edilmiş ise, miras reddedilmiş sayılır’’ şeklindeki düzenlemeyle mirasın hükmen reddi düzenlenmiştir. Ancak ölümden sonrasında mirasçılar terekenin kabulü için açıkça veya örtülü olarak irade beyanında bulunmuş olmaları ya da kabul anlamına gelebilecek herhangi bir şekilde hareket etmeleri halinde mirasın hükmen reddi de mümkün olmayacaktır.

Sonra Gelen Mirasçılar Lehine Mirasın Reddedilmesi

Türk Medeni Kanununun 614.maddesinde ‘’Mirasçılar, mirası reddederken, kendilerinden sonra gelen mirasçılardan mirası kabul edip etmeyeceklerinin sorulmasını tasfiyeden önce isteyebilirler. Bu takdirde ret, sulh hâkimi tarafından daha sonra gelen mirasçılara bildirilir; bunlar bir ay içinde mirası kabul etmezlerse reddetmiş sayılırlar. Bunun üzerine miras, iflâs hükümlerine göre tasfiye edilir ve tasfiye sonunda arta kalan değerler, önce gelen mirasçılara verilir.’’ Düzenlemeye göre bildirim tarihinden itibaren bir(1) aylık hak düşürücü süre içerisinde sonra gelene mirasçılar mirası kabul etmezlerse, onlar da mirası reddetmiş sayılırlar.

Kardeş mirası reddederse ne olur?

Türk Medeni Kanununun 611.maddesinde ‘’Yasal mirasçılardan biri mirası reddederse onun payı, miras açıldığı zaman kendisi sağ değilmiş gibi, hak sahiplerine geçer.’’ şeklindeki düzenlemeye göre kardeşlerden biri reddi miras yaparsa, reddi yapan kardeş mirasçılık sıfatını kaybeder. Bu durumda, reddi yapan kardeşin miras payı, kalan mirasçılar arasında eşit olarak paylaştırılır. Mirasın paylaştırılmasında eşitlik ilkesine göre işlem yapılmaktadır.

Sıkça Sorulan Sorular

Kardeş mirastan nasıl reddedilir?

Yapılan düzenlemeler öncesinde kardeşin saklı payı bulunduğundan kardeşi mirastan reddetmek için saklı paylı mirasçıların mirastan çıkarılması için yapılan yasal işlemlerin yapılması gerekmekteyken şuan kardeş saklı paylı mirasçı olmadığından miras bırakan hayattayken kardeşine kalacak miras payını hayattayken serbestçe tasarruf edebileceği gibi düzenleyeceği vasiyetnameyle ölümünden sonra başka birine bırakabilir. Bu durumda miras bırakanın kardeşi saklı payının bulunduğu gerekçesiyle dava açamayacaktır

Mirası reddetmenin hukuki sonuçları nelerdir?

Mirası reddetmeniz durumunda, miras üzerindeki haklarınızı kaybetmiş olursunuz. Bu, sadece sizin için geçerli değildir; aynı zamanda reddettiğiniz mirasta bulunan diğer mirasçıların da haklarına etki edebilir. Ancak bu işlemden sonra yapılacak bir dava ya da başka bir süreçte, mirasın reddinin etkileri göz önünde bulundurulacaktır. Ayrıca, mirastan vazgeçtiğiniz için miras bırakanın borçlarıyla da sorumlu olmazsınız.

Kardeşim mirastan neden vazgeçti?

Kardeşinizin mirastan vazgeçme sebebi değişkenlik gösterebilir. Bu, kişisel tercihlerinden, miras bırakanın borç yükü gibi maddi sebeplerden ya da aile içindeki anlaşmazlıklardan kaynaklanabilir. Kimi durumlarda, bir mirasın reddedilmesi, mirasçıların birbirleri ile olan ilişki dinamiklerini etkilememek için tercih edilen bir yoldur. Ayrıca, bazı mirasçılar, mirası reddetmeyi, gelecekteki hukuki sorunlardan kaçınmak için mantıklı bir strateji olarak görebilirler.

Mirası reddettikten sonra geri almak mümkün mü?

Mirası reddettikten sonra bu kararı geri almak mümkün değildir. Miras reddi, kesin ve geri dönüşü olmayan bir işlemdir. Bu nedenle, mirastan feragat etmeden önce tüm sonuçlarını dikkatli bir şekilde değerlendirmeniz önemlidir. Ancak hata, hile veya korkutma ile, başka bir deyişle, irade bozukluğuyla sakat olan bir ret beyanının iptal edilmesi mümkündür. Tüm bu sebeplerle, mirastan feragat etme kararı özellikle önemli bir karar olup, yasal bir uzmanla görüşülmesi önerilir.

bir yorum bırakın

Hemen Ara