Boşanmada Kadının Nafaka Hakkı Ne Kadar?

Boşanmada Kadının Nafaka Hakkı Ne Kadar- samsun avukat cansu bayramoğlu

Boşanma süreci, hem duygusal hem de maddi açıdan zorlu bir süreçtir. Bu süreçte, boşanan kadınların en çok merak ettiği konulardan biri de Boşanmada Kadının Nafaka Hakkı Ne Kadar sorusudur. Bu yazımızda, nafaka miktarlarının nasıl belirlendiğinden, farklı maaş aralıklarına göre nafaka hesaplamalarına, boşanma davasında nafakanın ne zaman başlayacağına kadar birçok önemli bilgiyi derleyerek sizlerle paylaşacağız. Ayrıca, hakimlerin nafaka belirlerken nelere dikkat ettiğini ve çocuklar için belirlenen nafaka miktarlarını da inceleyeceğiz. Boşanma sürecinin en önemli maddi sonuçlarından olan nafaka hususuna ilişkin ayrıntılı bilgi vermeye çalışacağız.

BOŞANMADA kADININ NAFAKA hAKKI NE KADAR?

Boşanma süreci, taraflar arasında birçok hukuksal meseleyi ve duygusal zorluğu barındırır. Bu süreçten en çok etkilenenlerden biri kadınlardır. Boşanmada kadının nafaka hakkı ne kadar olduğu sorusu, çoğu zaman kadınların yaşam standartlarını belirleyen önemli bir unsurdur. Nafaka, boşanmış eşin hayat standardındaki devamlılığı sağlamak amacıyla ödenen maddi destek olarak tanımlanabilir. Bu hukuki süreç Samsun Boşanma avukatı ile yürütülmelidir.

Öncelikle, nafaka hakkının belirlenmesinde birkaç faktör göz önünde bulundurulmalıdır. Bunlar arasında; tarafların gelir düzeyi, nafaka talep eden kişinin mesleğinin bulunup bulunmadığı, iş bulma durumu, yaşı, boşanma sonrasında ortaya çıkacak ek giderler, çocukların varlığı gibi unsurlar yer alır. Örneğin, eğer bir kadın uzun süre ev hanımlığı yapmışsa ve çalışma hayatına katılamamışsa, nafaka talebi daha yüksek bir öneme sahip olabilir. Buna ek olarak, çocukların varlığı erkek tarafın yükümlülüklerini artırabilir.

Nafaka hakkı ile ilgili sıklıkla karşılaştığımız yanlış bilgi nafaka belirlenirken sadece maaş miktarının belirleyici olduğunun düşünülmesidir. Hakim nafaka miktarını belirlerken nafaka ödeyecek kişinin maaşı ve ek gelirlerine dikkat ederken aynı zamanda nafaka talep eden kişinin çalışıp çalışmadığına, ailesinden ek bir gelirinin bulunup bulunmadığını, yaşına göre çalışma durumuna, çocukların bulunup bulunmadığına ve çocukların yaşlarına, tarafların evlilik birliğindeki yaşam biçimleri ve sosyal hayatları gibi pek çok faktörü göz önünde bulundurur. Tüm bu nedenlerden dolayı sadece maaşa göre nafaka miktarını belirleneceğini düşünmek büyük bir yanılgıdır. Yani aynı maaşı aldığınız arkadaşınız boşanırken ödediği nafaka ile sizin ödeyeceğiniz nafakanın aynı olma zorunluluğu bulunmamaktadır.

Sonuç olarak, boşanma sürecinin getirdiği hukuksal yükümlülükler tarafların mali durumu ile yakından ilişkili olsa da bir çok faktörle de ilişkilidir. Bu noktada, kadınların hakları konusunda bilgi sahibi olmaları ve gerekirse hukuksal destek almaları büyük önem taşımaktadır. Nafaka süreci karmaşık bir yapıdadır ve her durum ayrı bir değerlendirme gerektirir.

Anlaşmalı Boşanmada Kadının Nafaka Hakkı

Boşanma gündeme geldiğinde anlaşmalı boşanmayı tercih eden taraflar için kadının nafaka hakkının ne kadar olacağı merak edilen konulardan biridir. Anlaşmalı boşanma davası Anlaşmalı boşanma davası TMK 166.maddesinde düzenlenmiştir. İlgili düzenlemeye göre ” Evlilik en az 1 yıl sürmüş ise, eşlerin birlikte başvurması ya da bir eşin diğerinin davasını kabul etmesi halinde, evlilik birliği temelinden sarsılmış sayılır. Bu halde boşanma kararı verilebilmesi için, hakimin tarafları bizzat dinleyerek iradelerinin serbestçe açıklandığına kanaat getirmesi ve boşanmanın mali sonuçları ile çocukların durumu hususunda taraflarca kabul edilecek düzenlemeyi uygun bulması şarttır. Hakim, tarafların ve çocukların menfaatleri göz önünde tutarak bu anlaşmada gerekli gördüğü değişiklikleri yapabilir. Bu değişikliklerin taraflarca da kabulü halinde boşanmaya hükmedilir. Bu halde tarafların ikrarları hakimi bağlamayacağı hükmü uygulanmaz” şeklinde düzenlenmiştir.

Tarafların anlaşmalı boşanmak için hazırlayacakları protokolde boşanmanın mali sonuçlarına ilişkin ortak karar verdikleri düzenleme yapmaları gerekmektedir. Boşanmanın mali sonuçlarından biri de nafaka hususunda ortak karar vermeleridir. Taraflar anlaşmalı boşanma sırasında iştirak nafakası ve yoksulluk nafakası hususunda anlaşmaları gerekmektedir. Anlaşmalı boşanmada kadının nafaka hakkı tarafların özgür iradeleriyle ve ortak karar vererek belirleyecekleri miktara göre olacaktır. Tarafların arasında kadının nafaka hakkı ile ilgili anlaşma sağlanamazsa anlaşmalı boşanma gerçekleşemez. Hakim çekişmeli boşanma davasında olduğu gibi takdir yetkisini kullanarak nafaka miktarını belirlemez.

İlgili Makale: Çocuğa Verilen Nafaka Hangi Durumlarda Kesilir?

30 Bin TL Maaş Alan Ne Kadar Nafaka Verir?

Boşanma süreci, taraflar açısından birçok zorluğu beraberinde getirirken, nafaka miktarları da en çok merak edilen konulardan biridir. Öncelikle, boşanmada kadının nafaka hakkı ne kadar sorusu, tarafların aldıkları maaş kadar pek çok faktöre göre değişiklik gösterecektir. Bu bağlamda, 30bin TL maaş alan bir bireyin ne kadar nafaka verebileceği hakkındaki bilgilerin kesin olmadığını ve mevcut durumun şartlarına göre değişebileceğini vurgulamakta fayda var.

Öncelikle, nafakanın belirlenmesinde nafaka ödeyecek kişinin maaşı ve ek gelirlerine dikkat ederken aynı zamanda nafaka talep eden kişinin çalışıp çalışmadığına, ailesinden ek bir gelirinin bulunup bulunmadığını, yaşına göre çalışma durumuna, çocukların bulunup bulunmadığına ve çocukların yaşları gibi pek çok faktör belirleyicidir. Bu nedenle 20 bin TL maaş alan kişinin ne kadar nafaka bu faktörlere göre değişiklik gösterecektir. Net olmamakla birlikte nafaka genellikle gelirinin belirli bir yüzdesi olarak hesaplanır ancak bu oranı kesin olarak belirlemek imkansızdır. Hakim her duruma özgü koşulları ayrıntılı inceleyerek nafaka miktarına karar verir. Kesin bir oran olmamakla birlikte nafakanın genellikle %15 ila %25 arasında değişebileceği söylenebilir. Buna göre kesin olmamakla birlikte 5.000-7.000 TL arasında nafaka ödenmesine karar verilebilir. Ancak, bu miktar kesin bir rakam değildir. Mahkeme, mevcut yaşam koşullarını ve tarafların taleplerini göz önünde bulundurarak, nafaka miktarını değiştirerek daha az ya da daha fazla bir ödeme kararı da alabilir.

Yargıtay Hukuk Genel Kurulu 17.05.2022 tarih 2019/368 esas 2022/635 sayılı kararında 

Yoksulluk nafakasıyla, boşanma sonucunda yoksulluk içine düşen eşin asgari yaşam gereksinimlerinin karşılanması düşünüldüğünden, yoksulluk nafakasının amacı hiçbir zaman nafaka alacaklısını zenginleştirmek olamaz. Yoksulluk nafakasına hükmedilebilmesi için nafaka talep eden eşin boşanma nedeniyle yoksulluğa düşecek olmasının yanı sıra, nafaka talep edilen eşin de nafaka ödeyebilecek ekonomik gücünün bulunması gerekmektedir. Bu açıdan bakıldığında, yoksulluk nafakasının sosyal ve ahlaki düşüncelere dayanması özelliği, sadece nafaka talep eden tarafa nafaka verilmesinde değil, aynı zamanda nafaka talep edilen tarafın nafaka ödeyebilecek ekonomik gücünün bulunması koşulunda da kendisini göstermektedir. Dolayısıyla boşanmadan sonra yoksulluğa düşecek olan tarafı koruma amacını taşıyan yoksulluk nafakası, hiçbir surette nafaka yükümlüsüne yükletilen bir ceza veya tazminat niteliğinde olmamalıdır. ‘’ şeklinde karar vermiştir.

Sonuç olarak, 20 bin TL maaş alan bir kişinin ödeyeceği nafaka belirlenirken hem bu kişinin ekonomik gücü hem de nafaka talep eden tarafın ekonomik durumunu etkileyen faktörler  göz önünde bulundurarak bir karar verilir. Boşanmada kadının nafaka hakkı ne kadar sorusunun cevaplanmasında, sürecin bütünsel bir şekilde ele alınması gerektiği unutulmamalıdır.

Kusurlu olan eşe nafaka ödenir mi?

Boşanmada eşe ödenecek yoksulluk nafakası TMK 175. maddesinde ‘’Boşanma yüzünden yoksulluğa düşecek taraf, kusuru daha ağır olmamak koşuluyla geçimi için diğer taraftan malî gücü oranında süresiz olarak nafaka isteyebilir.Nafaka yükümlüsünün kusuru aranmaz.’’ şeklinde düzenlenmiştir. Bu nedenle çekişmeli boşanma davasında nafaka talep eden kusursuz veya daha az kusurlu ise nafaka talep edebilecektir.

Yargıtay 2.Hukuk Dairesinin 01.02.2021 tarih 2020/6996 esas 2021/842 sayılı kararında

‘’Mahkemece bozma ilamına uyularak verilen hüküm sonucunda tarafların karşılıklı boşanma davalarının kabulüne karar verilmiş, tarafların kesinleşen kusurlu davranışlarına göre evlilik birliğinin temelinden sarsılmasında eşit kusurlu oldukları gerekçesi ile davalı karşı davacı kadın yararına yoksulluk nafakasına hükmedilmiştir. Dairemizin 01.10.2019 tarihli bozma ilamı ile belirlenen ve kesinleşen kusurlu davranışlara göre evlilik birliğinin temelinden sarsılmasında davalı-karşı davacı kadın ağır kusurludur. Boşanma yüzünden yoksulluğa düşecek taraf, kusuru daha ağır olmamak koşuluyla geçimi için diğer taraftan mali gücü oranında süresiz olarak nafaka isteyebilir. (TMK m. 175). Boşanmaya sebep olan olaylarda ağır kusurlu eş lehine yoksulluk nafakasına hükmedilemez. Davalı-karşı davacı kadın yararına Türk Medeni Kanunu’nun 175. maddesi koşulları oluşmamıştır. Bu husus gözetilmeden yanılgılı değerlendirme sonucunda yazılı şekilde hüküm kurulması doğru olmayıp, bozmayı gerektirmiştir.’’ şeklinde karar vermiştir.

Eşit Kusur Halinde Yoksulluk Nafakası

Yoksulluk nafakasının talep edilebilmesi için nafaka talep eden tarafın ağır kusurlu olmaması ve boşanma nedeniyle yoksulluğa düşecek olması gerekmektedir. Bu nedenle boşanma davasında tarafların eşit kusurlu olduklarına karar verilmişse eşit kusurlu lehine yoksulluk nafakası verilebilecektir.

Yargıtay 2.Hukuk Dairesi 12.02.2019 tarih 2018/8071 esas 2019/958 sayılı kararında 

‘’ Mahkemece boşanmaya sebep olan olaylarda taraflar eşit kusurlu olarak kabul edilmiş, kusur durumu gerekçe gösterilerek davalı kadının yoksulluk nafakası talebinin reddine karar verilmiştir. Boşanan eş yararına yoksulluk nafakasına (TMK m. 175) hükmedebilmek için nafaka talep eden eşin ağır kusurlu olmaması ve boşanmakla yoksulluğa düşecek olması gerekir. Toplanan delillerle, mahkemenin de kabulünde olduğu üzere boşanmaya sebep olan olaylarda tarafların eşit kusurlu bulundukları, davalı kadının her hangi bir geliri ve malvarlığının bulunmadığı, boşanma yüzünden yoksulluğa düşeceği gerçekleşmiştir. O halde, davalı kadın yararına geçimi için uygun miktarda yoksulluk nafakası takdiri gerekirken, “tarafların boşanmaya sebep olan olaylarda eşit kusurlu oldukları” gerekçesiyle isteğin reddi doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir.

Boşanan eşe kaç yıl nafaka ödenir?

TMK 175. maddesinde ‘’Boşanma yüzünden yoksulluğa düşecek taraf, kusuru daha ağır olmamak koşuluyla geçimi için diğer taraftan malî gücü oranında süresiz olarak nafaka isteyebilir.Nafaka yükümlüsünün kusuru aranmaz.’’ şeklindeki düzenlemeyle yoksulluk nafakasının süresiz olarak istenebileceği açıkça belirtilmiştir. Bu nedenle Yargıtay’ın yaygın görüşü de nafakanın süresiz olarak talep edilebileceğidir. 

Yargıtay 2.Hukuk Dairesinin 12.12.2017 tarihli 2016/8859 esas 2017/14407 sayılı kararında 

” … nafaka alacaklısı açıkça talep etmedikçe, yoksulluk nafakasının belirli bir süreyle sınırlandırılması yasada bulunmayan bir unsuru yasaya dahil etmek anlamına gelir. Kanunun hakime takdir yetkisi tanıdığı veya durumun gereklerini ya da haklı sebepleri göz önünde tutmayı emrettiği konularda hakim, hakkaniyete göre karar verir. Kanun, yoksulluk nafakasının süresiyle ilgili hakime herhangi bir takdir hakkı tanımamış, süresini durumun gerekleri ya da haklı sebepleri göz önünde tutarak belirlemeyi de emretmemiştir. Kanun, bu nafakanın ”süresiz” olmasını açıkça öngördüğüne göre, takdir hakkına sığınarak nafakayı belirli bir süreyle sınırlamak kanuna açık aykırılık oluşturur. Öyleyse, aylık irat şeklinde takdir edilen yolsulluk nafakasının belirli bir süreyle sınırlandırılması usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirmiştir.” şeklindeki kararı bulunup Yargıtay’ın görüş birliği de bu yöndedir.

Birikmiş Nafaka Hesaplama 

Nafaka alacağı öncelikli olan alacaklar arasındadır. Nafaka borcunun ödenmemesi halinde icra takibi başlatılarak nafaka ödemekle yükümlü kişinin maaşına haciz konulması mümkündür. İcra takiplerine rağmen nafaka borcunun ödenmemesi durumunda tazyik hapsi gündeme gelmektedir. İcra ve İflas Kanunu 344.maddesine göre ‘’ Nafakaya ilişkin kararların gereğini yerine getirmeyen borçlunun, alacaklının şikâyeti üzerine, üç aya kadar tazyik hapsine karar verilir. Hapsin tatbikine başlandıktan sonra kararın gereği yerine getirilirse, borçlu tahliye edilir.’’şeklinde düzenlenmiştir.

Birikmiş nafaka ödenmemiş olan nafakaların geçmiş tarihlere dönük olarak toplanmasıyla hesaplanır. Buradaki önemli nokta birikmiş nafakanın adi alacak hükmünde olmasıdır. Birikmiş nafaka borcu adi alacak olduğu için, borçlu hakkında ödeme/icra emrine dayalı olarak İİK md. 344’e dayalı tazyik hapis cezası verilemez..

Yargıtay 16. Hukuk Dairesinin 2011/1865 Esas, 2011/4409 Karar sayılı ilamı ise:

‘’Dosya kapsamına göre, Yargıtay 16. Hukuk Dairesinin 29/06/2009 tarihli ve 2009/4392-4761 sayılı ilâmında da belirtildiği üzere, birikmiş nafaka alacağının adi alacak hükmünde olması ve bu nitelikteki bir borcun nafaka alacağını ödememe suçunu oluşturmayacağının anlaşılması karşısında, itirazın kabulü yerine yazılı şekilde karar verilmesi isabetsiz olduğundan, anılan hükmün 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 309.maddesi uyarınca bozulması gereğine işaret edilmiştir.’’

Erkek Nafaka Alabilir Mi ?

Yoksulluk nafakasının TMK’nın 175. Maddesinde “Boşanma yüzünden yoksulluğa düşecek taraf, kusuru daha ağır olmamak koşuluyla geçimi için diğer taraftan mali gücü oranında süresiz olarak nafaka isteyebilir. Nafaka yükümlüsünün kusuru aranmaz.” şeklinde düzenlenmiştir. Kanunda açıkça görüleceği üzere yoksulluk nafakası ile ilgili cinsiyet ayrımı yapılmamış, kadınların erkeklere göre nafaka konusunda ayrıcalıklı konumda olduğu belirtilmemiştir. Toplumda nafaka hakkının sadece kadınlara ait olduğu şeklinde yanlış bir algı bulunmaktadır. Boşanan erkek boşanma nedeniyle maddi olarak zor durumda kalacaksa ve boşanmada erkek kadına göre daha az kusurlu ise yoksulluk nafakası talep edebilecektir.

Boşanmada Erkek Lehine Nafaka Yargıtay Kararı 

Yargıtay 2.Hukuk Dairesi 20.12.2016 tarih 2016/6525 esas 2016/16201 sayılı kararında

‘’Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davacı-karşı davalı kadının tüm, davalı-karşı davacı erkeğin ise aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir.

Mahkemece davalı-karşı davacı erkek lehine aylık 250 TL yoksulluk nafakasına hükmolunmuştur. Yapılan yargılama ve toplanan delillerden, davacı-karşı davalı kadının doktor olarak çalıştığı aylık 9.000 TL gelirinin, evi ve arabasının olduğu, davalı-karşı davacı erkeğin ise her hangi bir işinin, gelirinin ve malvarlığının bulunmadığı anlaşılmaktadır. Tarafların gerçekleşen sosyal ve ekonomik durumlarına, nafakanın niteliğine, günün ekonomik koşullarına göre davacı-karşı davalı erkek lehine takdir edilen yoksulluk nafakası azdır. Mahkemece Türk Medeni Kanununun 4. maddesindeki hakkaniyet ilkesi de dikkate alınarak daha uygun miktarda nafakaya hükmedilmesi gerekir. Bu yön gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırıdır’’ şeklinde karar verilmiştir.

Hakim Nafakayı Neye Göre Belirler?

Boşanma sürecinde nafaka talebi, tarafların ekonomik durumuna ve kişisel ihtiyaçlarına göre şekillenen karmaşık bir meseledir. Biz, bu konuda dikkat edilmesi gereken unsurları derinlemesine incelemek istiyoruz. Hakim, nafaka miktarını belirlerken çeşitli faktörleri göz önünde bulundurur.

Öncelikle nafakanın amacını anlamak önemlidir. Yoksulluk nafakasıyla, boşanma sonucunda yoksulluk içine düşen eşin asgari yaşam gereksinimlerinin karşılanması düşünüldüğünden, yoksulluk nafakasının amacı hiçbir zaman nafaka alacaklısını zenginleştirmek olamaz. Boşanmadan sonra yoksulluğa düşecek olan tarafı koruma amacını taşıyan yoksulluk nafakası, hiçbir surette nafaka yükümlüsüne yükletilen bir ceza veya tazminat niteliğinde olmamalıdır. 

Tarafların Maddi Durumu: Hakim, her iki tarafın gelir durumunu, mal varlıklarını ve ekonomik yükümlülüklerini analiz eder. Kadının ve erkeğin kazançları arasındaki dengesizlik, nafakanın belirlenmesinde önemli rol oynar. Örneğin, bir tarafın diğerine göre daha yüksek geliri varsa, nafaka miktarı bu durumu dengelemek amacıyla artırılabilir. Burada tarafların sadece maaşları değil ek gelirleri de göz önünde bulundurulur. 

Yaş ve Sağlık Durumu: Bireylerin yaşı ve sağlık durumu da dikkate alınan kriterler arasında yer alır. Özellikle çalışma gücünü etkileyen sağlık sorunları, kadının nafaka talebinin artırılmasına sebep olabilir. Sağlığı yerinde olmayan biri iş bulmakta zorlanabilir, dolayısıyla nafaka ihtiyacı artar. Taraflardan birinin yaşı nedeniyle çalışamaması veya iş bulma ihtimalinin daha düşük olması gibi faktörler de nafaka belirlenirken göz önünde bulundurulur.

Çocukların Durumu: Eğer boşanma sırasında çocuklar söz konusuysa, onların ihtiyaçları da göz önünde bulundurulur. Çocukların yaşlarının küçük olması, annenin bakımına muhtaç durumda olmaları ya da çocukların bakımını sağlayacak kimsenin bulunmaması gibi nedenlerden dolayı annenin çalışamaması nafaka belirlenirken hakim tarafından incelenir.

Daha Önceki Yaşam Standartları: Boşanma öncesinde tarafların hangi yaşam standartlarında yaşadığı da önemli bir kriterdir. Taraflar arasındaki yaşam tarzı göz önünde bulundurularak, yeni düzenlemeler oluşturulur. Boşanmada Kadının Nafaka Hakkı Ne Kadar sorusunun cevabı, bu yaşam tarzının devam ettirilmesine yönelik bir yaklaşım içerir.

Yukarıda bir kısmına yer verdiğimiz kriterler dışında durumun şartlarına göre hakim tarafından gözetilecek pek çok husus bulunmaktadır. Hakimler, bu faktörleri dengeli bir şekilde değerlendirerek, adaletli bir nafaka miktarı belirlemeye çalışır. Dolayısıyla, nafaka talepleri ilerleyen süreçte değişkenlik gösterebilir ve her vakanın kendine özgü dinamikleri vardır.

Çocuğa Verilen Nafaka Maaşın Yüzde Kaçı?

Boşanma sonrasında çocukların ihtiyaçlarının karşılanması, ebeveynlerin sorumluluklarından biridir. Bu bağlamda, çocuğa verilecek nafaka, son derece önemli bir konu haline geliyor. Boşanmada kadının nafaka hakkı ne kadar olduğuna dair yazımızda, çocuğa verilecek nafakaların nasıl belirlendiğini de irdeleyelim.

Öncelikle belirtmek gerekir ki, çocuğa verilecek nafaka belirlenirken çocukların sağlık durumu, yaşları, eğitim durumu, ihtiyaçları, tarafların ve çocukların sosyal hayatları önemli rol oynamaktadır.Çocukların ihtiyaçları yaşına ve gelişim sürecine bağlı olarak farklılık gösterir. Çocuk için belirlenecek iştirak nafakası birçok faktöre göre değişkenlik göstermekle birlikte bunların ispatlanması da büyük öneme sahiptir. Yani hakim tarafından müşterek çocuk için iştirak nafakası belirlenirken ortalama benzer yaştaki bir çocuğun ihtiyaçlarına göre belirleme yapacaktır. Ancak çocuk özel okulda okuyorsa ya da herhangi bir sağlık problemi nedeniyle ilaç veya tedavi için özel ihtiyaçları bulunuyorsa bunların mahkemeye sunulması durumunda hakim mevcut durumun şartlarını gözeterek nafaka miktarını belirler.

Çocukla ilgili durumlar dışında ebeveynlerden kaynaklanan durumlarda çocuğa verilen nafakanın hesaplanmasında büyük öneme sahiptir. Ebeveynlerin gelir düzeyi özellikle önemlidir. Mahkeme, her iki ebeveynin gelir durumunu ve yaşam standartlarını dikkate alarak, nafaka miktarını belirleyecektir.

Yukarıda açıkladığımız üzere çocuğun nafakası belirlenirken pek çok faktör aynı anda göz önünde tutulur. Bu nedenle her durum kendine özgü olarak değerlendirilmelidir. Çocuğa verilen nafaka maaşın yüzde kaçı sorusuna net bir oran vermek mümkün olmamakla birlikte ortalama bir durumda nafaka miktarının, ebeveynin net maaşının yaklaşık %10 ila %25’i civarında belirlenebilir. Ancak bu oran, çocuğun özel ihtiyaçlarına ve ebeveynlerin mali durumuna göre değişiklik gösterebilir.

Ayrıca, çocuğa verilen nafakanın artırılması veya azaltılması gerektiğinde, ilgili mahkemeye başvurularak yeniden değerlendirilmesi talep edilebilmektedir. Bu süreç, çocuğun değişen ihtiyaçlarına göre esnek bir biçimde yürütülmektedir. Dolayısıyla, ebeveynlerin, çocuklarının nafaka ihtiyacını her daim göz önünde bulundurması önem taşımaktadır.

Sıkça Sorulan Sorular

Boşanma durumunda kadının nafaka hakkı nasıl belirlenir?

Boşanma sırasında kadının nafaka hakkı, birçok faktöre bağlı olarak belirlenir. Bu faktörler arasında kadının ekonomik durumu, tarafların gelir düzeyi, evlilik süresi, çocukların durumu ve kadının işgücü olanağı gibi unsurlar yer almaktadır. Mahkeme, nafakanın miktarını belirlerken bu unsurları dikkate alarak adil bir karar vermeye çalışır.

Kadın nafakası ne kadar süreyle alınabilir?

TMK 175. maddesinde ‘’Boşanma yüzünden yoksulluğa düşecek taraf, kusuru daha ağır olmamak koşuluyla geçimi için diğer taraftan malî gücü oranında süresiz olarak nafaka isteyebilir. Nafaka yükümlüsünün kusuru aranmaz.’’ şeklindeki düzenlemeyle yoksulluk nafakasının süresiz olarak istenebileceği açıkça belirtilmiştir. Bu nedenle Yargıtay’ın yaygın görüşü de nafakanın süresiz olarak talep edilebileceğidir.

Boşanma sonrası nafaka ücreti nasıl hesaplanır?

Boşanma sonrası nafaka ücreti hesaplanırken, mahkeme bir dizi ölçütü değerlendirir. Bu ölçütler arasında, eşlerin gelirleri, yaşam standartları, ekonomik ihtiyaçlar ve yaşam koşulları gibi faktörler bulunur. Ayrıca, çocukların bakımı ve eğitimi gibi ek yükümlülükler de göz önünde bulundurularak, nafaka miktarı belirlenir. Böylece, her iki tarafın da hakları güvence altına alınmaya çalışılır.

Kadının nafaka hakkı ne zaman sona erer?

Türk Medeni Kanunun 176.maddesinde ‘’irat biçiminde ödenmesine karar verilen maddi tazminat veya nafaka, alacaklı tarafın yeniden evlenmesi ya da taraflardan birinin ölümü hâlinde kendiliğinden kalkar; alacaklı tarafın evlenme olmaksızın fiilen evliymiş gibi yaşaması, yoksulluğunun ortadan kalkması ya da haysiyetsiz hayat sürmesi hâlinde mahkeme kararıyla kaldırılır.’’ şeklindeki düzenlemede nafakanın sona ereceği durumlara açıkça yer verilmiştir.

bir yorum bırakın

Hemen Ara