Boşanma süreci, her iki taraf için de duygusal ve hukuki açıdan zorlu bir dönemdir. Bu bağlamda, birçok kişi için belirsizlikler ve sıkça sorulan sorular ortaya çıkmaktadır. Özellikle, Kadın Boşanma Davası Açarsa Erkek Kabul Etmezse durumunda dava sürecinin nasıl ilerleyeceği merak konusudur. Eşlerden biri boşanmak istemediğinde hakim bu duruma nasıl bir yaklaşım sergileyecektir? Ayrıca, boşanma davasını açan kadınların kendi hakları nelerdir ve erkeğin boşanma davasına katılmaması halinde neler gerçekleşir? Tüm bu sorulara yanıt ararken, boşanma sürecinin dinamiklerini ve hukuksal sonuçlarını da göz önünde bulundurmalıyız. Bu yazıda, kadınların boşanma davası açtığında karşılaşabileceği durumları ayrıntılı bir şekilde ele alarak, hakları ve olası sonuçlar üzerine derinlemesine bir inceleme yapacağız.
Kadın Boşanma Davası Açarsa Erkek Kabul Etmezse
Taraflar arasında evlilik birliğinde sorunlar çıkmaya başladığında boşanma davası gündeme gelebilmektedir. Bu durumda bazen erkeğin kusurlu davranışları nedeniyle kadın boşanma davası açmaya karar vermekte ancak erkek bu duruma tepki göstermektedir.
Uygulamada sıklıkla eşlerden biri boşanmak isteyen tarafı ‘’ mahkemede eşimi seviyorum, boşanmak istemiyorum’’ şeklinde sözler söyleyeceğini ve boşanamayacaklarını söyleyerek boşanma kararından vazgeçirmeye çalışmaktadır. Kadın boşanma davası açarsa erkek kabul etmezse durumunda çoğu kişi eşinin boşanmak istememesi durumunda boşanmanın gerçekleşmeyeceği gibi yanlış bir algıya kapılmaktadır.
Eşlerden birinin boşanmak istememesi sadece boşanma davasını açan kişinin kusurlu hareketlerine rağmen dava açması durumunda önemli hale gelir. Örnekle açıklamamız gerekirse evlilik birliğinin çekilmez hale gelmesinde asli kusurlu olan taraf kusursuz veya daha az kusurlu olan tarafa boşanma davası açtığında karşı taraf itiraz ederse açılan boşanma davasının reddedilme ihtimali oldukça yüksektir. Kusuru bulunmayan veya daha az kusurlu olan eş boşanmak istemediğinde asli kusurlu olan tarafın açtığı boşanma davası reddedilir. Ancak burada da boşanmak istemeyen tarafın bunu kötü niyetle yapıp yapmadığı ve evlilik birliğin devamında korunmaya yarar bulunup bulunmadığıdır.
Eşlerden birinin boşanmak istememesi durumunda boşanmak isteyen taraf evlilik birliğinin çekilmez hale geldiğini, ortak yaşamın yeniden kurulmasının imkansız olduğunu, boşanma gerekçelerini geçerli şekilde öne sürüp ve en önemlisi ispatlayabiliyorsa karşı tarafın muhalefetine karşı, hakim diğer tarafın rızasını almaksızın da boşanma kararı verebilir. Sonuç olarak Kadın Boşanma Davası Açarsa Erkek Kabul Etmezse ne olacağı taraflar arasındaki mevcut duruma göre değişiklik gösterecektir.
Yargıtay 2.Hukuk Dairesi 18.10.2018 tarih 2018/5329 esas 2018/11571 sayılı kararı
‘’Mahkemenin de kabulünde olduğu üzere davacı erkeğin güven sarsıcı davranışlarda bulunduğu, birlik görevlerini ihmal ettiği, davalı kadının ise, eşine hakaret ettiği anlaşılmaktadır.Türk Medeni Kanunu’nun 166. maddesine göre boşanmayı isteyebilmek için tamamen kusursuz yada az kusurlu olmaya gerek olmayıp daha fazla kusurlu bulunan tarafın dahi dava hakkı bulunmakla beraber, boşanmaya karar verilebilmesi için davalının az da olsa kusurunun belirlenmesi kaçınılmazdır. Az kusurlu eş boşanmaya karşı çıkarsa, bu halin tesbiti dahi, tek başına boşanma kararı verilebilmesi için yeterli olamaz. Boşanmaya karar verilebilmesi için az kusurlu eşin karşı çıkması hakkın kötüye kullanılması niteliğinde olmalı ve evlilik birliğinin devamında bu eş ve çocuklar bakımından korunmaya değer bir yararın kalmadığı anlaşılmalıdır.
Mevcut olaylara göre evlilik birliğinin, devamı eşlerden beklenmeyecek derecede, temelinden sarsıldığı kuşkusuzdur. Ne var ki bu sonuca ulaşılması davacının ağır kusurlu sayılmasını gerekli kılan tutum ve davranışları yanında, davalının da kusurlu davranışlarından kaynaklanmıştır. Evlilik birliğinin devamında davalı ve çocuklar bakımından korunmaya değer bir yarar belirlenememiş, dosya içindeki bilgi ve belgelerden, davalının, davaya karşı koymasının hakkın kötüye kullanılması niteliğinde bulunduğu anlaşılmıştır. Bu durumda Türk Medeni Kanunu’nun 166/2. maddesi uyarınca boşanmaya karar verilmesi gerekirken yasa hükümlerinin yorumunda yanılgıya düşülerek yazılı şekilde karar verilmesi usul ve kanuna aykırı olup bozmayı gerektirmiştir.’’
Eşlerden birisi boşanmak istemezse hakim ne yapar?
Eşlerden birisi boşanmayı kabul etmediği durumda, mahkeme süreci karmaşık bir hal alabilir. Bu durumda mahkeme için taraflardan birinin boşanmak istememesi tek başına boşanma kararı vermesini engellemez. Mahkeme boşanmak istemeyen tarafın öne sürdüğü olayları değerlendirir. Boşanmak istemeyen tarafın sadece boşanmak istemediğini söylediği durumda ise mahkeme boşanmak isteyen tarafın boşanma gerekçesi olarak sunduğu olayları incelemeye başlar. Boşanmak isteyen taraf evlilik birliğinde karşı tarafın daha kusurlu olduğunu ispatlayabilirse mahkeme karşı taraf istemese de boşanma kararı verebilecektir.
Kadın boşanma davası açarsa erkek kabul etmezse, hakim durumu değerlendirirken taraflar arasında boşanmaya neden olan olayları değerlendirerek hukuki sürece yön verir.
Eşlerden birisi boşanmak istemezse hakim boşanmak istemeyen tarafın öne sürdüğü olaylara bakar. Eğer boşanmak istemeyen taraf evlilik birliğinde kusurununun bulunmadığını, karşı tarafın daha kusurlu olduğu halde boşanma davası açtığını bu nedenle davanın reddedilmesi gerektiğini öne sürerse mahkeme yaptığı incelemede boşanmak istemeyen tarafın kusurunun bulunmadığına kanaat getirirse kusurlu olan eşin açtığı davayı reddedecektir. Ancak burada boşanmak istemeyen tarafın evlilik birliğinde karşı tarafın daha kusurlu olduğunu ve kendisinin de daha kusursuz olduğu ispatlaması gerekmektedir. Aksi durumda eşlerden birinin sadece boşanmak istememesi boşanma kararı verilmesini engellemeyecektir.
Sonuç olarak, boşanmak istemeyen tarafın itirazlarının şartlara bağlı olarak nasıl değerlendirileceği, davanın seyrini yönlendirecek önemli bir unsurdur. Bu tür davalarda hukuki süreçler,tarafların beyanları ve deliller, karar aşamasında belirleyici rol oynamaktadır. Bu noktada, her iki taraf da mahkeme süreci titizlikle takip edilmelidir.
Kadın erkeğe boşanma davası açarsa hakları nelerdir?
Kadın boşanma davası açtığında, çeşitli haklara sahip olduğunu bilmeliyiz. Kadın boşanma davası açarsa erkek kabul etmezse durumunda boşanma davasını ilk açan tarafın bazı hakları talep edemeyeceği noktasından yanılgılı bir düşünce bulunmaktadır. Kadının boşanma davasını açan taraf olmasıyla davalı taraf olması arasında talep edeceği haklar bakımında bir farklılık bulunmamaktadır.
Boşanma sonrası maddi haklar
Kadınların, boşanma davası açmasıyla birlikte, karşı tarafın evlilik birliğinde kusurlu olduğu iddia etmesi ve bunları ispatlayabilmesi halinde bir takım hakları bulunmaktadır. Kadın evlilik birliğinde maruz kaldığı davranışlar nedeniyle maddi ve manevi tazminat talep etme hakkı bulunmaktadır. Bundan hariç boşanma davasıyla birlikte açacağı mal rejiminin tasfiyesi davasıyla şartların mevcut olması durumunda evlilik birliğinde edinilmiş mallardan payını talep edebilecektir. Ayrıca boşanma davası sonucunda yoksulluğa düşeceğini ispatlaması halinde nafaka talep edebilecektir.Bu çerçevede Kadın Boşanma Davası Açarsa Erkek Kabul Etmezse dahi kadın, mahkemeye başvurarak boşanma sonrası maddi haklarını talep edebilir, mahkemenin vereceği karşı tarafın kabulüne bağlı değildir.
Velayet hakkı
Tarafların müşterek çocuklarının bulunması durumunda boşanma sürecinde çocuğun velayetini tedbiren dava sonunda ise kalıcı olarak kendisine verilmesini talep edebilir. Bu durumda mahkeme çocuğun üstün menfaatini gözeterek karar verecek tarafların talepleriyle bağlı olmayacaktır. Müşterek çocuğun velayetini talep ederken karşı taraftan çocuk için iştirak nafakası da talep edebilecektir.
Dava sürecinde tedbir hakları
Kadınlar, boşanma davası sırasında şiddet uğramış veya uğrama tehlikesi altındaysa mahkemeden koruma tedbirleri talep edebilmektedir. Ayrıca boşanma sürecinde müşterek çocukla birlikte yaşadığı evin ve içindeki eşyaların kendisine özgülenmesini talep edebilmektedir. Mahkeme talebin haklılığına karar verirse ev karşı tarafa ait olsa bile müşterek konutun kadına özgülenmesine karar verecektir.
Özetle, kadın erkeğe boşanma davası açtığında çeşitli haklardan faydalanabilmektedir. Bu hakların korunması, sadece kadınların değil, aynı zamanda çocukların ve çocukların geleceği açısından da önemli bir adım teşkil etmektedir.
Hangi durumlarda boşanma olmaz?
Boşanma, birçok çift için karmaşık ve zor bir süreçtir. Ancak, her durumda boşanma gerçekleşemeyebilir. Kadın boşanma davası açarsa erkek kabul etmezse, bu durum bazı özel koşullar altında boşanmanın gerçekleşmesini engelleyebilir. Öncelikle, hakim boşanma nedenlerini değerlendirirken belirli ölçütleri göz önünde bulundurur.
Hangi durumlarda boşanma olmaz sorusunun cevabı pek çok duruma göre değişkenlik gösterir. İlk olarak taraflar anlaşmalı boşanmaya karar verseler bile bazı durumlarda boşanma gerçekleşmez. Anlaşmalı boşanma davasında tarafların evliliklerinin 1 yılı doldurmaması, anlaşmalı boşanma protokolünün usulüne uygun hazırlanmaması, protokolün mahkemeye sunulmaması gibi durumlarda boşanma olmaz. Yine anlaşmalı boşanmada taraflardan biri anlaşmalı boşanmayı kabul etmezse taraflar anlaşmalı boşanamazlar.
Çekişmeli boşanma davalarında ise boşanmanın gerçekleşmeyeceği uygulamada en sık karşılaştığımız durum boşanma davasını açan eşin karşı tarafın kusurunu ve boşanma gerekçesi olarak sunduğu olayları ispatlayamamasıdır. Eğer eşlerden biri boşanmayı istemiyor ve bu isteğini hukuki bir gerekçeye dayandırmıyorsa, mahkeme tarafından bu eşin sadece istememesi boşanma kararı verilmesini engellemez. Uygulamada en çok karşılaştığımız diğer durum ise boşanma nedeni olarak öne sürülen olaylardan sonra affetme, barışma, evlilik birliğini devam etme, birlikte yaşamaya devam etme durumlarında affeden kişinin davası reddedilir.
Sonuç olarak öncelikle tarafların açtığı boşanma davasının gereken şartları taşımaması halinde boşanma olmayacak, taraflar kanunda düzenlenen şartlara göre davayı açsalar bile boşanma gerekçesi olayları hukuka uygun şekilde mahkemeye sunmamaları veya bunları ispatlayamamaları halinde boşanma gerçekleşmeyecektir. Ayrıca açılan boşanma davasında zamanaşımı veya af durumlarının mevcut olması halinde de dava reddedilecektir.
Boşanma Davasına Erkek Gelmezse Ne Olur?
Boşanma süreci, taraflar için oldukça karmaşık ve duygusal olarak da zorlayıcı bir dönem olabilir. Eşlerden biri boşanma davasına katılmadığında, yani kadın boşanma davası açarsa erkek kabul etmezse, süreç nasıl ilerler? Öncelikle, davaya katılmayan tarafın durumu, boşanma davası sürecine doğrudan etki eder. Açılan boşanma davasına erkeğin katılmaması durumu davanın devamı açısından ve karara çıkması bakımından problem teşkil etmemektedir. Mahkeme davacının sunmuş olduğu dilekçe ve deliller üzerinden karar verebilir. Ancak erkeğin boşanma davası sürecine katılmaması durumu sürecin uzamasına neden olabilmektedir. Mahkeme bazı usul işlemleri ve araştırmaları her iki taraf için yapacağından karşı tarafın yokluğu sürecin uzamasına neden olabilecektir.
Mahkeme, kabul edilebilir bir mazeret sunulmadıkça davaya katılmayan tarafın yokluğunda duruşmaya devam edecektir. Bu durumda, mahkeme erkeğin boşanma dava dilekçesine cevap vermesi durumundan bu dilekçe ve delilleri değerlendirir. Gerekli araştırmaları onun yokluğunda yaparak vereceği bazı ara kararları tebliğ eder. Erkeğin boşanma dava dilekçesine hiç cevap vermemesi ve duruşmalara da katılmaması durumunda dava dilekçesindeki herşeyi inkar etmiş sayılacaksa da bunları ispata ilişkin delil sunamayacağı için inkar etmesinin anlamlı bir sonucu olmayacaktır.
Sonuç olarak erkeğin boşanma davasına gelmemesi durumu mahkemenin boşanma kararı vermesini engelleyen bir durum değildir. Bu durum bazı usul işlemleri için sürecin uzamasına neden olsa da erkeğin boşanma sürecine hiç katılmaması durumu kendi lehine olacak olayları ve delilleri de sunma hakkını ortadan kaldırdığından aslında davayı açan kişi açısından lehe sonuç oluşturacaktır. Boşanma davasına erkek gelmezse ne olur sorusunun yanıtı, hem hukuki sürecin sağlıklı bir şekilde ilerlemesi hem de tarafların haklarının korunması açısından kritik bir öneme sahiptir. Bu tür durumlarda uzman bir avukattan alınacak hukuki danışmanlık, sürecin daha sağlıklı bir şekilde ilerlemesine yardımcı olacaktır.
Erkek boşanmak istemezse dava uzar mı ?
Öncelikle, kadının açacağı davada erkek boşanmak istemezse evlilik birliğinin çekilmez hale gelmesinde kusurlu olmadığını dile getirip buna ilişkin deliller sunarsa boşanma süreci uzayacak ve kadının asli kusurlu olması durumunda açacağı boşanma davası reddedilecektir. Erkeğin boşanmak istememesi boşanma sürecinin uzamasına neden olan faktörlerdendir. Mahkeme tarafların karşılıklı dilekçeleri, delilleri ve gerekçeleri değerlendirilirken, süreç yavaş ilerleyebilir. Mahkemelerin iş yükü, taraflar arasındaki uzlaşmazlık, talep edilen hususlar, boşanma nedenleri, delillerin toplanması gibi etmenler çekişmeli boşanma davalarının süresini doğrudan etkiler.
Mahkeme, her iki tarafın beyanlarını ve kanıtlarını dikkate alarak, boşanmanın davasının kabulüne veya reddine karar verecektir. Erkeğin sadece boşanmak istememesi mahkemenin karar sürecini doğrudan etkilemeyecektir. Eğer erkek, boşanmayı istemediğini temellendirerek mahkemeye başvuran kadının boşanma talebine karşı çıkarsa, mahkeme gerekli incelemeleri yapacağından süreç uzayacaktır.
Boşanmak isteyen erkek neden dava açmaz ?
Boşanmak isteyen erkeklerin dava açmamasının en büyük nedeni boşanmanın mali sonuçlarının olacağının farkında olmalarıdır. Boşanma sonrasında ortaya çıkabilecek nafaka ödeme yükümlülüğü, maddi ve manevi tazminat, mal rejiminin tasfiye edilmesi gibi konular erkeklerin dava açmamasının en büyük nedenlerinden biridir.Diğer bir neden müşterek çocukların bulunması durumunda boşanma davasında çocukların velayetinin anneye verilmesi ve çocuklarını istediği sıklıkta göremeyecek olmasıdır.
Boşanma sürecinde ve sonrasında oluşacak düzen değişikliği de erkeklerin boşanma davası açmasında çekimser davranmasına neden olmaktadır. Boşanma sürecinde oturulan konutun kadına tahsis edilme ihtimali, uzaklaştırma kararı alınması durumunda konuta yaklaşamaması, çocukların velayetini alamaması durumunda onlarla ilgili kararlarda istediği gibi aktif rol alamayacak olması erkeklerin boşanma davası açmasını engellemektedir.
Eşler arasında boşanma davası gündeme geldiğinde sıklıkla mal paylaşımı davasında eşine mal vermek istemeyen taraf malları üçüncü kişilere devrederek, bağışlayarak veya satarak mal kaçırmaya çalışmaktadır. Boşanmak isteyen ancak boşanma davasını açmak konusunda adım atmayan erkeklerin bir diğer nedeni de mal kaçırmak için zaman kazanmak amacıyla boşanma davasını açma sürecini ertelemeleridir.
Sonuç olarak boşanmak isteyen erkeğin dava açmama nedenin altında genellikle boşanma davasında kusurlu olarak bulunup açacağı davanın reddedilme ihtimali, evlilik sürecinde kadına kusurlu bir davranış yükleyememeleri, boşanmanın mali sonuçları, düzen değişikliği istememeleri ve boşanmada eşine mal paylaşımında pay vermemek için mal kaçırmak için zaman kazanmak istemeleridir.
Boşanma Davasını Kadın Açarsa Nafaka Alır Mı?
Boşanma sürecinde, kadının nafaka talep etme hakkı önemli bir konu oluşturmaktadır. Kadın boşanma davası açarsa erkek kabul etmezse, bu durumlarda kadın, hukuki haklarını nasıl kullanabileceğine dikkat etmelidir.
Nafaka Talep Etme Hakkı
Kadının boşanma davasındaki haklarından olan yoksulluk nafakası TMK 175. maddesinde ‘’Boşanma yüzünden yoksulluğa düşecek taraf, kusuru daha ağır olmamak koşuluyla geçimi için diğer taraftan malî gücü oranında süresiz olarak nafaka isteyebilir.Nafaka yükümlüsünün kusuru aranmaz.’’ şeklinde düzenlenmiştir. Bu düzenlemeye göre kadın karşı tarafa göre kusursuz veya daha az kusurluysa, boşanma yüzünden yoksulluğa düşecekse karşı taraftan nafaka talep edebilir. Görüleceği gibi kadının boşanma davasını ilk açan taraf olması erkeğin nafaka ödemesini engellemeyecek, kadın yoksulluk nafakası şartlarını taşıdığında erkek süresiz olarak nafaka ödeyecektir.
Boşanma Davası ve Sorumluluk
Boşanma davasını kadın açtığında, mahkeme karşısındaki hakları daha güçlü bir şekilde savunulabilir. Eğer erkek, boşanma davasına katılmaz ve mahkeme sürecine müdahale etmezse, ortaya çıkabilecek olumsuz sonuçlar, kadının lehine gelişebilir. Dolayısıyla, nafaka talebinin kabul edilme ihtimali artar.
Sonuç olarak, nafaka talebi, boşanma davasını kimin açtığı bakımından değişiklik oluşturmayacaktır. Önemli olan kadının nafaka talep etmek için gerekli şartları taşıması ve karşı tarafın ekonomik durumudur. Kadın boşanma davası açarsa erkek kabul etmezse durumu nafaka talebi açısından da anlamlı bir sonuç oluşturmayacaktır.
İlgili Makale: Kadın Boşanma Davası Açarsa Erkek Nafaka Öder Mi?
Boşanma Davasını Kadın Açarsa Ne Olur?
Kadın Boşanma Davası Açarsa Erkek Kabul Etmezse durumunda kadının boşanma davası açması durumunda hukuki sonuçlarının ne olacağı merak edilen konuların başında gelmektedir. Bu konuda toplumda birçok yanlış bilgi bulunmaktadır. Boşanma davasını ilk kadının açması durumunda, toplumda boşanmayı ilk açan tarafın, çoğunlukla daha kusurlu olacağı yönünde yanlış bir düşünce bulunmaktadır. Ancak bu düşünce doğru değildir; boşanma davasında kusurun tespitinde davacı veya davalı taraf olmak değil boşanmaya sebep olaylarda hangi tarafın kusurlu olduğu önemlidir.
Boşanma davası açmayı düşünen kadınlar genellikle aile bireyleri ve toplumda baskıyla karşılaşarak boşanma davası açmaması yönünde telkin edilmektedir. Çevresinden ‘’ yuvanı yıkmış olan sen olma bırak o açsın boşanma davasını’’ şeklinde telkinlerle karşılaşan kadınlar boşanma davasını kocasının açmasını beklemektedir. Ancak bunun beklenmesinin boşanma davası sürecine hiçbir katkısı bulunmamaktadır. Hatta kocası boşanma davası açtıktan sonra kadınlar kendi haklılığını ispat için uğraştıklarında karşı taraftan ‘’ ben evlilik birliğinde kusurlu olsaydım o davayı açardı’’ şeklinde yaklaşımla karşılaşmaktadırlar.
Uygulamada boşanma davasını kadının açması durumunda boşanma davasındaki taleplerde değişiklik olacağı gibi bir yanılgı bulunmaktadır. Boşanma davasında kadının hakkı olan taleplere davayı kimin açtığının etkisi bulunmamaktadır. Yani kadın davayı açan taraf da olsa davalı konumunda cevap veren taraf da olsa şartları taşıması halinde aynı taleplerde bulunabilecektir. Ayrıca boşanma davası açtıktan sonra beraberinde mal rejiminin tasfiyesi davası açtığında eşinin mal kaçırmasını engellemek için mahkemeden tedbir talep edebilecektir.
Sonuç olarak boşanma davasını kadının açması durumu pek çok noktada kadının menfaatine sonuç oluşturacaktır. Kadın boşanma davasında davacı veya davalı konumda olması talepleri açısından bir farklılık oluşturmayacaktır. Önemli olan boşanma davası sürecine iyi bir ön hazırlık yapılması, boşanma gerekçelerini hukuka uygun şekilde mahkemeye sunulması ve bu gerekçelerin uygun delillerle ispatlanmasıdır.
Sıkça Sorulan Sorular
Kadın boşanma davası açtığında erkek kabul etmezse ne olur?
Kadın boşanma davası açtığında ve erkek bu durumu kabul etmezse, mahkeme tarafların savunmalarını dinler ve delilleri değerlendirir. Erkek boşanmayı kabul etmese dahi kadının boşanma talebi incelenecek ve karar verilecektir. Eğer mahkeme kadının boşanma talebini uygun bulursa, boşanma gerçekleşir ve erkek istemese de boşanmış olurlar.
Aldatan erkek neden boşanmak istemez?
Aldatan erkeklerin boşanma isteksizliğinin arkasında çeşitli faktörler yatmaktadır. Erkeklerin bu durumda boşanmak istememelerinin altında yatan en önemli faktör mali nedenlerdir. Aldatan erkek boşanma davasında kusurlu çıkacağını bildiğinden maddi ve manevi tazminat, nafaka ve mal paylaşımında aleyhine doğabilecek sonuçlar nedeniyle boşanmayı istemez. Ayrıca aldatan eş boşanma davasında ortaya çıkabilecek mali sonuçları kabul etse bile kendisi evlilik birliğinde kusurlu olduğundan eşine kusur olarak yükleyebileceği durumların bulunmaması durumunda açacağı dava reddedilecektir.
Erkek boşanma davası açarsa kadının hakları?
Erkek boşanma davası açarsa kadının hakları boşanmak isteyip istememesine göre değişiklik gösterecektir. Kadın boşanmayı istemiyorsa erkeğin açtığı boşanma davasının reddini talep edebilir, kendisinin de boşanmak istemesi durumunda karşı boşanma davası açarak nafaka, maddi ve manevi tazminat, çocuk bulunmaktaysa velayetini talep edebilecektir.
Eşlerden biri boşanmak istemezse dava ne kadar sürer?
Eşlerden birinin boşanma noktasında direnç göstermesi boşanma davasının uzamasına neden olan etmenlerden biridir. Bu durumda mahkeme boşanmak istemeyen tarafın sunmuş olduğu gerekçeleri ve delilleri değerlendirmek durumundadır. Bu durumda yargılamanı uzamasına neden olmaktadır. Yargılamanın uzamasına neden olan tek faktör bu olmadığından eşlerden birinin boşanmak istememesi durumunda davanın uzama sürecine ilişkin kesin bir bilgi vermek mümkündür. Mahkemenin yoğunluğuna, araştırılacak hususların fazlalığına göre değişkenlik gösterecektir.
