İsim Değiştirmek İçin Ne Yapmalıyım?

İsim Değiştirmek İçin Ne Yapmalıyım, Samsun En İyi Avukat, Samsun İsim Değiştirme Avukatı, En İyi Avukat Samsun

İnsanların hayatında birçok nedenle isim değiştirme isteği doğabilir. Kimi zaman kişisel tercihler, kimi zaman hukuki gerekçeler bu durumu tetikleyebilir. İsim Degistirmek İcin Ne Yapmaliyim sorusuna ayrıntılı bir şekilde yanıt vereceğimiz bu yazıda, isim değiştirme işlemlerinin nasıl gerçekleştirileceğini, isim değişikliği için gereken şartları, süreçte karşımıza çıkacak zorluklara kadar her detayı ele almaya çalışacağız. 

İsim Değiştirmek İçin Ne Yapmalıyım

İsim değiştirmek, birçok kişinin hayatında gerçekleştirmek istediği önemli bir adımdır. Ancak bu sürecin nasıl gerçekleştirileceği konusunda fikir sahibi olmak, işlerimizi kolaylaştıracaktır. Öncelikle, isim değiştirmek için nedenlerinizi gözden geçirmemiz gerekiyor. Kimi zaman kişisel sebeplerden dolayı, kimi zaman da hukuksal şartlar nedeniyle isim değişikliği yapmak isteyebiliriz. İlk adım olarak, isim değiştirmek için ne yapmalıyım sorusunu netleştirmeliyiz.

İsim değişikliği Türk Medeni Kanunu 27.maddesinde

‘’Adın değiştirilmesi, ancak haklı sebeplere dayanılarak hâkimden istenebilir.

(7532 sayılı Kanun m. 12 ile değişik ikinci fıkra – RG. 27.11.2024; S. 32735) Adın değiştirildiği nüfus siciline kayıt ve Basın İlan Kurumunun ilan portalında ilan olunur. Bu ilanda; hükmü veren mahkeme, kararın verildiği tarih, dosyanın esas ve karar numarası ile adının değiştirilmesine karar verilen kişinin nüfusa kayıtlı olduğu yer, doğum tarihi, ana ve baba adı, önceki adı ve soyadı, mahkeme kararıyla verilen yeni adı ve soyadı yer alır.

Ad değişmekle kişisel durum değişmez.

Adın değiştirilmesinden zarar gören kimse, bunu öğrendiği günden başlayarak bir yıl içinde değiştirme kararının kaldırılmasını dava edebilir.’’ şeklinde düzenlenmiştir. Düzenlemeden de açıkça görüleceği üzere isim değişikliği için haklı nedenlerin varlığı aranmaktadır. Ayrıca düzenlemede isim değişikliğinin ancak hakimden istenebileceği dolayısıyla dava sürecine girmeden isim değişikliği yapılamayacağı açıkça belirtilmiştir. Bu nedenle isim değişikliğinin e-devlet üzerinden veya nüfus müdürlüğüne başvurularak yapılması mümkün değildir.

İsim değişikliği için mahkeme haklı nedenlerin varlığını aramaktadır. Haklı gerekçelerin neler olduğu kanunda sıralanmamış, Yargıtay kararlarında bazı gerekçeler haklı neden olarak sayılmıştır. Bunlar arasında kişinin toplum içerisinde bilinip tanındığı soyadı ile anılmayı ve onu kayden de taşımayı istemesinin haklı neden teşkil edeceği kabul edileceği, kişinin ismini gülünç ya da komik bulması, telafuzunun zor olması gibi nedenler isim değişikliği için haklı neden olarak belirtilmiştir. İsim değişikliği için haklı gerekçelerin ispatlanması da gerekmektedir. Burada tanık beyanları ispatı sağlamada en önemli ispat araçlarındandır.

İsim değişikliği davasında dikkat edilmesi gereken diğer önemli faktör ise davayı açan kişinin almak istediği ismin ahlak kurallarına uygun ve kamuoyuna inciten nitelikte olmaması gerekmektedir. Yani mahkeme öncelikle isim değişikliğinin haklı bir gerekçeye dayanıp dayanmadığını, bunun ispat edilip edilmediğine daha sonra davacının almak istediği ismin toplumun ahlak kurallarına uygun olup olmadığına da bakacaktır.

İsim değiştirmek için gereken tüm adımları organize ederek ve yeterli bilgiye sahip olarak ilerlemek, sürecimizi kolaylaştıracaktır. İsim değişikliği davasında esas önemli olan haklı sebebin doğru, açık ve net bir şekilde mahkemeye izah edilmesi ve sürecin takip edilmesidir. İsim değiştirme davasında avukat ile temsil sağlandığı takdirde kişinin duruşmaya gelmesine bile gerek olmayacak; Samsun Avukat süreci en hızlı şekilde sonuçlandıracaktır.

İsim Değişikliği Davasında Haklı Nedenler

İsim değişikliği için mahkeme haklı nedenlerin varlığını aramaktadır. Haklı gerekçelerin neler olduğu kanunda sıralanmamış, Yargıtay kararlarında bazı gerekçeler haklı neden olarak sayılmıştır. Mahkeme tarafından isim değişikliği için haklı neden olarak kabul edilebilecek bazı nedenler:

  • Kişinin değiştirmek istediği isminin örf ve adete aykırı anlam içermesi, ismiyle dalga geçilmesi, telafuzunun güç olması,
  • Kişinin başka bir isimle tanınıyor olması, ailesi veya sosyal çevresi tarafından farklı bir isimle seslenilmesi, bu durumun kafa karışıklığı yaratıyor olması
  • Yeni alınmak istenen ad ve soyadın toplum değerlerine ve kanunun emredici hükümlerine ters düşmemesi durumunun değerlendirilmesi,
  • Kişinin durumunda meydana gelen değişiklikler örneğin din veya uyruk değiştirmesi ya da cinsiyetini değiştirmesi durumunda
  • Kişinin ailesinden birinin suç işlemesi veya şöhretinin kötü olması, kişinin kendisine ailesinden birine karşı pek kötü bir suç işleyen kişiyle aynı ismi taşıması ve bu durumun bir travma yaratması
  • Kişinin isminin toplum tarafından bilinen bir suçlu ile aynı olması durumunun kişiyi olumsuz etkilemesi gibi durumlar haklı gerekçe olarak sayılabilir.

Ancak isim değişikliği davasında haklı gerekçeler ve delillerin öne sürülmesi yeterli değildir. Hakimin takdir yetkisi bulunmaktadır. Bu nedenle her durum kendine özgü olarak değerlendirilecektir. Mahkeme kişinin öne sürdüğü gerekçeleri değerlendirerek karar verecektir.

İsim Değiştirme Kaç Kez Yapılabilir?

İsim değişikliği davasından sonra bazı durumlarda yeniden isim değişikliği veya değiştirilen isme tekrar dönme isteği doğabilir. Haklı nedenlerin varlığı durumunda isim değişikliğinin birden fazla kez yapılması mümkündür. 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanununun 36.maddesinin 1.fıkrasında ‘’ Aynı konuya ilişkin olarak nüfus kaydının düzeltilmesi davası ancak bir kere açılabilir’’ hükmü Anayasa Mahkemesinin 30.03.2012 gün 2011/34-2012/48 sayılı kararı ile iptal edilmiştir.

Yargıtay 8.Hukuk Dairesi 13.11.2014 tarih 2014/11171 esas 2014/16171 sayılı kararında 

‘’Türk Medeni Kanunu 339. maddesi gereğince evlilik birliği içerisinde doğan çocuğun adını anne ve babası koyar. Ancak evlilik birliği sona erdikten sonra aynı Yasanın 336. maddesi gereğince velayet kendine tevdi edilen anne haklı sebep bulunması halinde dava açabilir. Ayrıca isim değişikliğinin bir defadan fazla açılamayacağına ilişkin 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanunu’nun 36.maddesinin (1) numaralı fıkrasının (b) bendinin “Aynı konuya ilişkin olarak nüfus kaydının düzeltilmesi davası ancak bir kere açılabilir” biçimindeki birinci cümlesi Anayasa Mahkemesi’nin 30.03.2012 gün 2011/34-2012/48 sayılı kararı ile iptal edildiğinden mahkemece işin esasına girilerek Türk Medeni Kanunu’nun 27. maddesi gereğince haklı sebep olgusu araştırılıp sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir.

Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar göz önünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA karar verilmiştir.

İsim Değişikliği Davasında Görevli-Yetkili Mahkeme

İsim değiştirme davasında yetkili mahkeme kişinin ikametgahının bulunduğu yer mahkemesidir. Görevli mahkeme ise Asliye Hukuk Mahkemesidir. İsmini değiştirmek isteyen kişi, bir dilekçe ile mahkemeye başvurarak dava açabilir. Dilekçede ismin neden değiştirilmek istendiği açıklanmalıdır. Açılacak davada, davalı olarak nüfus müdürlüğü gösterilmelidir. Açılacak davada kişi gerekçelerinin haklılığını ispatlamak için mutlaka deliller sunmalıdır. Bunlardan en önemlisi de tanık beyanlarıdır. 

Yargıtay 17.Hukuk Dairesinin 02.12.2014 tarih 2014/19588 esas 2014/17547 sayılı kararında

‘’Taraflar arasındaki isim tashihine ilişkin davada … 2. Asliye Hukuk ve … 2. Sulh Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü:

-K A R A R-

Dava, nüfusta isim tashihine ilişkindir.

Asliye Hukuk Mahkemesince, davanın nüfus kaydının düzeltilmesi talebine ilişkin olmayıp haklı nedenle isim değişikliğine ilişkin olduğu ve çekişmesiz yargı kapsamında bulunduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir.

Sulh Hukuk Mahkemesi ise, 5490 Sayılı Yasanın 36/1-a maddesi uyarınca Asliye Hukuk Mahkemesinin görevli olduğu gerekçesiyle görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur.

5490 Sayılı Nüfus Hizmetleri Kanununun 36. maddesinin 1/a bendinde nüfus kayıtlarına ilişkin düzeltme davaları düzenlenmiş olup bu davalarda yetkili ve görevli mahkemenin düzeltmeyi isteyen şahısların yerleşim yeri adresinin bulunduğu yerdeki asliye hukuk mahkemesi olduğu hükme bağlanmıştır.

Somut olayda; davacı … kaydında “…” olan adının “…” olarak değiştirilmesini talep etmiştir. 5490 Sayılı Nüfus Hizmetleri Kanununun 36. maddesinin 1/a bendinde, nüfus kayıtlarına ilişkin düzeltme davalarının ilgili Asliye Hukuk Mahkemesinde açılacağı açıkça hükme bağlanmıştır. Davacının talebinin çekişmesiz yargı kapsamında olmayıp davanın adı geçen kanun maddeleri uyarınca Asliye Hukuk Mahkemesinde görüleceğinin Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 25/12/2013 gün ve 2013/18-464 esas 2013/1698 karar sayılı ilamıyla da benimsenmiş olduğu anlaşılmakla; 5490 Sayılı Kanunun 36/1-a-b maddesi kapsamında olan uyuşmazlığın Asliye Hukuk Mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir.

SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 Sayılı HMK.’nın 21. ve 22. maddeleri gereğince … 2. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE, 02.12.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.’’

İsim Değiştirme Ücreti Ne Kadar?

İsim değiştirme sürecinin maliyeti, çeşitli faktörlere bağlı olarak değişebilir. İsim Degistirmek İcin Ne Yapmaliyim sorusunun ilk yanıtı, bu işlemin hangi koşullarda yürütüleceğine dairdir. İsim değiştirmek isteyen bireylerin, mahkeme masraflarını dikkate alması gerekir. Bu masraflar, mahkemenin bulunduğu yer, dava türü ve mahkeme harçları gibi etkenlere göre farklılık gösterebilir.

Mahkeme Ücretleri

İsim değiştirme davası açarken, mahkeme harcı olarak belirli bir ücret ödenmesi gereklidir. 2025 yılı için bu harç genellikle 3.500-4.500 TL arasında değişmektedir. Ancak, eğer kişi maddi durumu yetersizse, adli yardım talebinde bulunarak bu ücretlerin tamamından veya bir kısmından muaf olma imkânına da sahiptir. Mahkeme sürecini avukatla takip etmek isteyen kişiler için avukatlık ücreti Resmi Gazete yayınlanan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre Asliye Hukuk Mahkemelerinde takip edilen davalar için 30.000 TL’dir.

E-Devlet Üzerinden İsim Değiştirme

Son dönemlerde pek çok kişi, işlemlerini hızlandırmak ve kolaylaştırmak adına e-devlet platformunu tercih etmektedir. 24 Aralık 2019 tarihinde Resmi Gazetede yayınlanan geçici maddeyle Nüfus ve Vatandaşlık İşleri Genel Müdürlüğü ad ve soyad değişikliğini e-devlet üzerinden yapılabileceğini duyuru yapılmıştı.  Başvuru şartlarını taşıyan vatandaşlar e devlet üzerinden isim değiştirme talebinden bulunabileceği, mahkeme kararı olmaksızın ad ve soyad değişikliği yalnızca belirtilen şartlar halinde yapılabileceği bildirilmiştir. Yapılan düzenleme ile ad veya soyadında; yazım ve imla hatası veya düzeltme işareti kullanımından kaynaklanan anlam değişlikleri bulunan, genel ahlaka uygun olmayan ve toplum tarafından gülünç karşılandığı değerlendirilen kişiler, yurtiçinde ilçe nüfus müdürlüğüne, yurtdışında ise dış temsilciliklerimize ya da e-Devlet üzerinden başvurmaları halinde, il ve ilçe idare kurulunun vereceği kararla bir kereye mahsus mahkeme kararı aranmaksızın değiştirilmesine olanak sağlanmıştır. Ancak ilgili başvurunun 24 Aralık 2022 tarihine kadar gerçekleştirilebileceği belirtildi. Bu nedenle şuan başvurular kapatılmıştır ve günümüzde isim değişikliği e-devlet üzerinden yapılamamaktadır. İsim değişikliği için mahkemeye başvurmak zorunludur.

Diğer Masraflar

İsim değişikliği sonrasında kimlik değişikliği gündeme gelmektedir. Kimlik değişiklik işlemleri için belirlenen ücretler her yıl güncellenmektedir. Bu nedenle, en güncel bilgileri almak için resmi kurumların web sitelerini takip etmemiz önemlidir. Türkiye Cumhuriyeti kimlik kartı için uygulanan ücret, Maliye Bakanlığı’nın belirlediği tarifelere bağlı olarak değişmektedir.Kimlik değiştirmek için gerekli olan ücreti yatırmak üzere, e-devlet sistemi veya vergi dairesi gibi resmi kanalları kullanabiliriz. Kimlik değişikliği dışında pasaport, ehliyet gibi belgelerin de değiştirilmesi gerekebilir, bu nedenle ek ücretler doğabilir.

Ismimi Değiştirmek İstiyorum Ne Yapmam Lazım?

İsim değiştirmek isteyen bireyler için atılacak adımlar ve gereklilikler oldukça önemlidir. İsim değişikliği süreci, yasal bazı aşamaları gerektirir ve bu süreçte dikkat edilmesi gereken birçok önemli husus bulunmaktadır. Peki, İsim Değiştirmek İçin Ne Yapmalıyım?

Adım 1: Neden İsim Değiştirmek İstediğinizi Belirleyin

İlk olarak, isim değiştirme isteğinizin nedenini belirlemeniz oldukça önemlidir. Mahkeme ancak haklı nedenlerin varlığında isim değişikliği talebinizi dikkate alacaktır. Keyfi isim değişikliği talebiniz haklı nedenlerle desteklenmediğiniz sürece reddedilecektir. Toplum içerisinde bilinip tanındığı isim ile anılmayı ve onu kayden de taşımayı istemeniz, ismini gülünç ya da komik bulması, telafuzunun zor olması gibi nedenler haklı gerekçe olabilecektir.

Adım 2: Dava Dilekçesinin ve gereki evrakların mahkemeye sunulması

İsim değişikliği davasında dava dilekçesinde ismin neden değiştirilmek istendiği ayrıntılı olarak açıklanmalı, ispata yarar evraklar mahkemeye sunulmalıdır. Nedenlerinizin haklı olduğunu ispatlamak için tanık deliline dayanmak önemlidir. Hazırlanan dava dilekçesinde davalı nüfus müdürlüğü olarak gösterilmelidir. İsim değiştirme davasında yetkili mahkeme kişinin ikametgahının bulunduğu yer mahkemesidir. Görevli mahkeme ise Asliye Hukuk Mahkemesidir. 

Adım 3: Duruşma aşaması ve tanıkların dinlenilmesi

Mahkemeye sunulan dava dilekçesinin usulüne uygun hazırlanması durumunda duruşma günü belirlenecektir. Duruşmada dava dilekçesinde tanık deliline dayanılması ve tanıkların bildirilmesi durumunda tanıklar dinlenir. Tanıklar dava dilekçesinde isim değişikliği için sunduğunuz gerekçelere ilişkin beyan vererek haklılığınız noktasında sizi destekleyebilirler.

Adım 4: Kararın verilmesi, kesinleşmesi ve isim değişikliğinin nüfus müdürlüğüne bildirilmesi 

Dava sürecinde mahkeme isim değişikliği için öne sürdüğün gerekçelerin haklılığına kanaat getirirse isim değişikliği talebinizi kabul edecektir. Davanız kabul edildikten sonra hakim gerekçeli karar yazacak daha sonrasında bu karar davanın taraflarına tebliğ edilerek kesinleşme işlemi başlayacaktır. Karara itiraz edilmeyip üst mahkemeye taşınmazsa karar kesinleşecektir. Kesinleşen karar nüfus müdürlüğüne bildirilir. 

Adım 5: Kesinleşen mahkeme kararı sonrası kimlik değişikliği

İsim değişikliği sonrasında kimlik değişikliği gündeme gelmektedir. Kimlik değişikliği dışında pasaport, ehliyet gibi belgelerin de değiştirilmesi gerekebilir, bu nedenle ek ücretler doğabilir.

İsim değiştirme süreci, dikkat edilmesi gereken pek çok adımı içinde barındırır. Yukarıda bahsedilen adımlar, İsim Değiştirmek İçin Ne Yapmalıyım sorusuna net cevaplar sunmaktadır. Bu sürecin avukatla takibi sürecin daha hızlı ilerlemesini sağlayarak karşılaşılabilecek zorlukları en aza indirmeye yardımcı olacaktır.

E Devletten İsim Değiştirme Oluyor Mu?

Günümüzde teknolojinin sağladığı imkanlarla birçok işlemi online ortamda halledebilmekteyiz. E-Devlet sistemi, Türkiye’de çeşitli kamu hizmetlerine erişim sağlamak amacıyla oluşturulmuş bir platformdur. İsim değişikliği, yasal bir süreç olduğu için belirli adımların izlenmesi gerekmektedir. Bu adımlar arasında mahkemeye başvurmak ve gerekli belgeleri sunmak yer alır.

24 Aralık 2019 tarihinde Resmi Gazetede yayınlanan geçici maddeyle Nüfus ve Vatandaşlık İşleri Genel Müdürlüğü ad ve soyad değişikliğini e-devlet üzerinden yapılabileceğine ilişkin duyuru yayınlanmıştır.  Başvuru şartlarını taşıyan vatandaşlar e devlet üzerinden isim değiştirme talebinden bulunabileceği, mahkeme kararı olmaksızın ad ve soyad değişikliği yalnızca belirtilen şartlar halinde yapılabileceği bildirilmiştir. Yapılan düzenleme ile ad veya soyadında; yazım ve imla hatası veya düzeltme işareti kullanımından kaynaklanan anlam değişlikleri bulunan, genel ahlaka uygun olmayan ve toplum tarafından gülünç karşılandığı değerlendirilen kişiler, yurtiçinde ilçe nüfus müdürlüğüne ya da e-Devlet üzerinden başvurmaları halinde, il ve ilçe idare kurulunun vereceği kararla bir kereye mahsus mahkeme kararı aranmaksızın değiştirilmesine olanak sağlanmıştır. Ancak ilgili başvurunun 24 Aralık 2022 tarihine kadar gerçekleştirilebileceği belirtilmiş, şuan e devlet üzerinden yapılan başvuru kapatılmıştır. Yani mahkeme yoluna başvurmadan isim değişikliği yapılması mümkün değildir.

E-devlet platformu isim değiştirme başvurusu için kullanılamaz, ancak başvuru yapıldıktan sonra süreci takip etmek ve bazı işlemleri gerçekleştirmek için kullanılabilecektir. E-Devlet sisteminin sunduğu bazı özellikler sayesinde, diğer belgelerimizi online olarak güncelleyebilmekte veya sorgulayabilmekteyiz. 

İsim değiştirmek için ne yapmalıyım sorusunun yanıtını arayan bireyler için E-Devlet sistemi dolaylı olarak yardımcı olabilirken, doğrudan isim değişikliği işlemi sadece mahkeme yoluyla gerçekleştirilebilmektedir. Bu süreçte ihtiyacınız olan her türlü resmi belgeyi eksiksiz bir şekilde hazırlayarak, süreci daha hızlı tamamlayabilirsiniz.

İsim Değiştirme Davası

İsim değişikliği gerçekleştirmek, çoğu zaman kişisel bir yolculuğun başlangıcıdır. Kimi zaman bu değişiklik, bireyin kendi kimliğini daha iyi yansıtan bir isim arzusundan doğar. Ancak, isim değiştirmek için yürütülmesi gereken bazı hukuki süreçler vardır. Bu noktada “İsim Degistirmek İcin Ne Yapmaliyim” sorusu karşımıza çıkar. İsim değişikliği davası, bu sürecin en önemli aşamalarından birini teşkil eder.

İlk adım olarak, isim değiştirme davası açabilmek için, hangi nedenlerle isim değiştirmek istediğimizi belirlememiz gerekmektedir. Mahkemeye sunacağımız dilekçede bu nedenleri açıkça belirtmek, talebimizin kabul edilme ihtimalini artırır. İsim değişikliği için öne sürülen sebepler arasında kişisel tercih, toplumda yaşanan olumsuz durumlar veya ailevi nedenler gibi unsurlar yer alabilir. Bu nedenle, bu sebepleri detaylı bir şekilde ifade etmek, mahkeme tarafından talebimizin ciddiye alınmasını sağlamaktadır.

Dava açmak için önce gerekli belgeleri toplamalıyız. Bunlar, nüfus cüzdanı, başvuru dilekçesi, adli harç makbuzu gibi belgeleri içermektedir. Mahkemeye başvurduğumuzda, belgelerimizi eksiksiz sunmak sürecin hızlı bir şekilde ilerlemesine yardımcı olur. Mahkeme, sunduğumuz belgeleri değerlendirip duruşma tarihini belirleyerek, sürecin ilerlemesini başlatır.

Duruşma sürecine geldiğimizde, hakim önünde durumu açıklayıp neden isminizin değiştirilmesi gerektiğini belirtmek önemlidir. İsim değişikliği talep eden kişinin, bu istekle ilgili duygu ve düşüncelerini net bir şekilde ifade etmesi, mahkemenin kararını etkileyebilir. Duruşma esnasında mahkemeye hitaben yapacağımız açıklamalar, şahsi görüşlerimizi destekleyen somut örneklerle güçlendirilmelidir. Bunun yanında gerekçelerin tanık beyanlarıyla desteklenmesi önemlidir.

Dolayısıyla, isim değişikliği sürecinin hukuki yönünü göz ardı etmemek büyük önem taşır. İsim değişikliğinde yaşanacak her aşama hakkında bilgi sahibi olmak, sürecin sağlıklı bir şekilde ilerlemesi için kritik bir rol oynar.

İsim Değişikliği Davalarında Gazete İlanı Kaldırıldı Mı?

İsim değişikliği davalarında davanın kabul edilmesi kararın kesinleşmesinden sonra basın yayın yoluyla da ilan edilmesi gerekmekteydi. İsim değişikliği için mahkemeye başvuran kişiler ilan için mahkemeye ekstra masraf yatırması gerekiyordu. Ancak kanunda adın değiştirilmesine ilişkin mahkeme kararının ilanının ne şekilde olacağına ilişkin herhangi bir düzenlemenin bulunmadığı, uygulamada ilgili kararın hüküm fıkrasının gazetede ilan edildiği, ilanın bu şekilde yapılmasının kişinin kişisel verilerinin herkes tarafından bilinebilecek hâle geldiği, adın değiştirilmesinin ilanına herhangi bir hukuki sonucun bağlanmadığı gerekçeleriyle Anayasa Mahkemesinin 22.02.2024 tarih 2023/34 esas 2024/60 sayılı kararıyla iptal edilmiştir. İlgili karar:

‘’ İtirazın Gerekçesi Başvuru kararında özetle; itiraz konusu kuralda adın değiştirilmesine ilişkin mahkeme kararının ilanının ne şekilde olacağına ilişkin herhangi bir düzenlemenin bulunmadığı, uygulamada ilgili kararın hüküm fıkrasının gazetede ilan edildiği, ilanın bu şekilde yapılması suretiyle kişinin önceki adı, şimdiki adı, anne ve baba adı, nüfusa kayıtlı olduğu yer ve doğum tarihi gibi kişisel verilerinin herkes tarafından bilinebilecek hâle geldiği, adın değiştirilmesinin ilanına herhangi bir hukuki sonucun bağlanmadığı, nitekim adın değiştirilmesinden zarar görenlerin dava hakkının ilandan değil öğrenme tarihinden itibaren başladığı, ayrıca ilan usulünün dava giderlerini arttırdığı belirtilerek kuralın Anayasa’nın 2., 5., 20., 36. ve 141. maddelerine aykırı olduğu ileri sürülmüştür.

Anayasa’ya Aykırılık Sorunu: Anayasa’nın 20. maddesinin birinci fıkrasında herkesin özel hayatına ve aile hayatına saygı gösterilmesini isteme hakkına sahip olduğu, özel hayatın ve aile hayatının gizliliğine dokunulamayacağı belirtilmiş; üçüncü fıkrasında da kişisel verilerin korunması, özel hayata saygı gösterilmesini isteme hakkı kapsamında güvenceye kavuşturulmuştur. Bir kişinin adının kişisel veri niteliğinde olduğu açıktır. İtiraz konusu kural, adın değiştirilmesinin ilan edilmesini öngörmek suretiyle kişisel verilerin korunmasını isteme hakkına sınırlama getirmektedir. Kural, ad değişikliğinin ilan edilmesini öngörmektedir. Buna karşın ilanın kapsamının ne olacağı, bu bağlamda ilanda kişisel veri niteliğindeki hangi bilgilere yer verileceği, ilanın şekli ve usulü konusunda herhangi bir düzenleme yapılmamıştır. Başka bir ifadeyle kuralda sadece ad değişikliğinin ilan edileceği belirtilmiş olmasına karşın ilanda yer alacak bilgilerin neler olduğuna, bu bilgilerin kapsamının keyfîliğe izin vermeyecek şekilde belirli ve öngörülebilir olmasını sağlayacak kanuni güvencelere yer verilmemiştir. Ad değişikliğinin ilanında kişisel veri niteliğindeki bilgilerden hangilerinin kullanılacağına, bu bilgilerin ilanda nasıl yer alacağına yönelik güvencelerin ve temel ilkelerin kanunla belirlenmemesi Anayasa’nın 13. ve 20. maddeleriyle bağdaşmamaktadır.

Açıklanan nedenlerle kural, Anayasa’nın 13. ve 20. maddelerine aykırıdır. İptali gerekir. 4721 sayılı Kanun’un 27. maddesinin ikinci fıkrasında yer alan “…ilân…” ibaresinin iptali nedeniyle uygulanma imkânı kalmayan “…ve…” ibaresinin 6216 sayılı Kanun’un 43. maddesinin (4) numaralı fıkrası gereğince iptali gerekir.

İlgili kararın resmi gazetede yayınlanmasından başlayarak 9 ay sonra yürürlüğe girmesine karar verilmiştir. İlgili karar resmi gazete 16.05.2024 tarihinde yayınlanmıştır. Buna göre 16.02.2025 tarihinde ilgili karar yürürlüğe girerek isim değişikliği davalarında gazete ilan şartı kaldırılmış olacaktır.

İsim Ekletme Davası

Kişiler bazen kimlik yazan ismini tamamen değiştirmek yerine bunun yanına isim ekletme isteğinde olabilirler. İsim ekletme davaları isim değişikliği davasındaki usul ve esaslarla aynıdır. İsim ekletmek isteyen kişi hangi nedenlerle isim ekletme işlemini yapmak istediğini, haklı gerekçelerini ve bunlara ispata yarar belgeleri mahkemeye sunması gerekmektedir. İsim ekletmek isteyen kişiler genellikle toplumda kimlikte yazan isimden farklı bir isimle bilinmektedir, kişi isim değişikliği yapmak yerine mevcut ismin yanına isim ekleterek sosyal çevrelerinde ve idari kurumlardaki kafa karışıklığının önüne geçmek istemektedirler. 

İsim ekletme için mahkemeye başvuracak kişiler genellikle isim değişikliği yapmadıkları için kolaylıkla davalarının kabul edileceğini, ispat için herhangi bir delil sunmalarının gerekli olmadığı gibi yanlış düşünceye sahiptirler. Mahkeme hem isim değişikliği davalarında hem de isim ekletme veya sildirme davalarında haklı gerekçelerini varlığını aramaktadır.

Yargıtay 18.Hukuk Dairesi 12.04.2011 tarih 2011/2391 esas 2011/4931 sayılı kararında  

‘’Davacı dava dilekçesinde, çocuğu İrem’in nüfus kütüğündeki adına Serra adı da eklenmek suretiyle kaydın İrem Serra olarak düzeltilmesini istemiş, mahkemece davacının göstereceği tanıkların davacının talebine aykırı beyanda bulunmalarının mümkün olmayacağı, tanık dinlenmesinin davayı uzatmaktan başka bir yarar sağlamayacağı, kişinin dilediği ismi kullanmasının anayasal bir hak olduğu gerekçesiyle tanık dinlenmeden ve delil toplanmadan davanın kabulüne karar verilmiştir.

5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanunu’nun 36. maddesine ve Türk Medeni Kanunun 27. maddesine göre açılan bu tür davalar niteliği itibarıyle kamu düzenini yakından ilgilendiren davalardır. Nüfus Sicilleri Devletin özel önem atfettiği belge ve kayıtlardır. Bunların doğruluğu kamu düzeni ile ilgili olup, Hakim doğru sicil oluşturmak mecburiyetindedir. Nüfus sicilindeki bir kaydın değiştirilmesini yasa özel kurallara bağlamıştır. Bu konuyu düzenleyen Türk Medeni Kanunu 27. maddesi; adın değiştirilmesini, ancak haklı sebeplere dayanılarak hakimden istenebileceğini öngörmüştür. Bir kimsenin doğumunda o kişinin velisi, doğan kişiye yasalara aykırı olmamak kaydıyla dilediği adı vermekte serbesttir. Ancak, doğum tutanağı düzenlenip bu ad nüfus kütüğüne işlendiği takdirde bunun değiştirilmesi yukarıdaki yasa hükmünde de değinildiği gibi ancak haklı bir sebebin varlığı ile mümkündür. Buradaki haklı neden adının düzeltilmesi istenenin almak istediği yeni adla çevresinde, arkadaşları arasında tanınıp bilinmesine bağlıdır. Bu durumun kanıtlanması için tanık beyanlarına başvurmak bir zorunluluktur.

Davacı dava dilekçesinde tanık beyanına dayandığına göre davasını kanıtlayıp kanıtlamadığının saptanması bakımından bu gibi delillerin toplanması gerekir. Mahkemece tüm bu hususlar gözönünde bulundurulmadan hukuki olmayan gerekçelerle ve eksik incelemeyle davanın kabulü yolunda hüküm kurulması doğru görülmemiştir.Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, 12.04.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi.’’

İsim Sildirme Davası

Kimlikte iki ismi olan kişiler bazı durumlarda isimlerinden birini sildirme isteğinde olabilirler. Sıklıkla karşılaştığımız durum kimlikte iki isme sahip olan kişilerin isimlerinden biri eski ve kullanmadıkları bir isim, diğeri ise kendilerini tanıtırken ve sosyal çevreleri tarafından bilindikleri isimdir. Bu kişiler kullanmadıkları, telafuzu zor olan , kullanmadıkları ismi nedeniyle çalışma ve sosyal hayatında karışıklığa neden olması gibi gerekçelerle bu ismi sildirmek istemektedirler. Mahkeme açılacak isim sildirme davasında haklı gerekçelerin varlığını arayacaktır. İsim sildirme talebiyle açılacak dava isim değişikliği davasındaki usul ve esaslara göre ilerleyecektir.

18 Yaş Altı İsim Değişikliği

18 yaşının altında olan kişiler için de isim değişikliği mümkündür. Çocuğun adını anne ve baba birlikte belirlediklerinden değiştirilmesi talebini de yasal şartların oluşması halinde mahkemeden birlikte istemeleri gerekir. Anne ve babanın bu taleplerini birlikte yapmamaları veya değişiklik üzerinde anlaşamamaları halinde birinin başvurusu üzerine değerinin davada taraf olarak katılımı sağlanmalıdır. 18 yaşından küçük bireyler için çocuğun velayetinin boşanma sonrasında bir tarafta bulunması durumunda isim değişikliği talebinde bulunma hakkı, velayeti elinde bulunduran tarafa aittir. Yani, eğer bir çocuk 18 yaşının altında ise, velayetinin verildiği ebeveyn onun adına isim değiştirme davası açma yetkisine sahiptir. Burada dikkat edilmesi gereken nokta, isim değişikliği talep edilen durumun gereklilikleri ve nedenlerinin mahkeme tarafından yeterli görülmesidir. 

Çocuğun idrak yaşında olması durumunda kendisinin de isim değişikliğini istemesi, çevresi ve ailesi tarafından kimlikte yazan ismiyle değil de değişiklik istenen isimle tanınması, kimlikte yazan isim nedeniyle kafa karışıklığı yaşaması gibi nedenler haklı bir gerekçe olabilir. 18 yaş altındaki kişiler için isim değişikliği talep edilmesi durumunda çocuğun idrak yaşında olması durumunda mutlaka görüşüne başvurulacaktır. 

Sıkça Sorulan Sorular

İsim değişikliği için hangi kuruma başvurmalıyım?

İsim değiştirmek isteyen bireylerin mutlaka mahkemeye başvurmaları gerekmektedir. Bu nedenle isim değişikliğinin e-devlet üzerinden ya da kurumlara başvurarak yapılması mümkün değildir.

İsim değişikliği başvurusu ne kadar sürmektedir?

İsim değişikliği başvurusu süresi değişiklik talebi için başvurulan mahkemenin yoğunluğuna, duruşma sürecinde tanıkların hazır bulunmasına, kararın verilmesi, gerekçeli kararın yazılması, kararın kesinleşme süreçlerinin farklılığına göre uzayıp kısalabilmektedir.

İsim değişikliği mahkeme kararı gerektiriyor mu?

İsim değişikliği talebi her durumda mahkeme kararı gerektirmektedir. Görevli ve yetkili mahkemeye yapılan başvuruyla sürece başlayıp haklı gerekçelerin öne sürülmesiyle sürece devam etmek gerekmektedir.

bir yorum bırakın

Hemen Ara