Çocuğun Yurt Dışına Çıkış İzni

Müşterek çocuğun yurt dışına çıkışı velayet hakkı sahip ebeveynlerin rızasıyla gerçekleşir. Ancak velayetin tek bir ebeveynde olması durumunda çocuğun yurt dışına çıkışı sırasında bazı prosedürlerin izlenmesi gerekmektedir. Özellikle tarafların boşanması halinde velayet sahibi tarafla birlikte müşterek çocuğun yurt dışına çıkışı sırasında yurt dışına çıkış muvafakatnamesi aranmaktadır. Yazımızda yurt dışı muvafakatnamesi nasıl alınacağı, muvafakatname olmadan çocuğun yurt dışına çıkarılmasının mümkün olup olmadığı, velayeti annede olan çocuğun yurt dışına çıkışına babanın izin vermemesi halinde neler yapılabileceği hakkında ayrıntılı bilgiler vereceğiz. Bu sayede velayet altındaki çocuğun yurt dışına çıkarılması sürecinde karşılaşabileceğiniz sorunlar ve çözüm yolları ile ilgili bilgi sahibi olmanızı hedefliyoruz.

Çocuğun yurt dışına çıkış izni

Müşterek çocuğun velayeti Türk Medeni Kanununun 366.maddesinde ”Evlilik devam ettiği sürece ana ve baba velâyeti birlikte kullanırlar. Ortak hayata son verilmiş veya ayrılık hâli gerçekleşmişse hâkim, velâyeti eşlerden birine verebilir. Velâyet, ana ve babadan birinin ölümü hâlinde sağ kalana, boşanmada ise çocuk kendisine bırakılan tarafa aittir.” şeklinde düzenlenmiştir. Müşterek çocuğun velayeti anne ve baba tarafından birlikte kullanıldığından müşterek çocuğun tek ebeveyniyle yurt dışına çıkması halinde diğer eşin rızası aranmaktadır.

Aynı durum tarafların anlaşmalı boşanmasıyla çocuğun velayetinin ortak olacağı hususunda anlaşmalarında da geçerlidir. Bu durumda müşterek çocuğu yurt dışına çıkarmak isteyen taraf diğer tarafın rızasını içeren muvafakatname alması gerekmektedir. Bazı ülkeler çocuk için yurt dışı muvafakatnamesini zorunlu tutarken bazıları muvafakatname istememektedirler. Gidilecek ülke belirlendikten sonra o ülkenin resmi sitelerinde muvafakatnamenin zorunlu olup olmadığını kontrol etmeleri büyük öneme sahiptir.

Tarafların boşanması durumunda müşterek çocuğun yurt dışına çıkışı sırasında diğer ebeveynin izninin gerekip gerekmediği en çok merak edilen konulardan bir diğeridir. Tarafların boşanması ve müşterek çocuğun velayetinin bir tarafa bırakılması durumunda velayet hakkı kendisinde bulunan eşin velâyet hakkını kullanmasının doğal sonucu olarak ortak çocuğu yurt dışına çıkarmasının kural olarak boşandığı eşinin muvafakatına bağlı değildir. Müşterek çocuğun yurt dışına çıkış izni için velayeti kendisinde olmayan diğer eşten izin alınmasına gerek olmadığına ilişkin Yargıtay kararları da bulunmaktadır.

Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 21.03.2016 tarih 2016/4036 esas 2016/5518 sayılı kararında

Velayet hakkını kullanmanın doğal sonucu olarak,velayet hakkı kendisinde bulunan davalı-davacı annenin, ortak çocukla gerek yurt dışı gerekse yurt içinde seyahat etmesi davacı-davalı babanın muvafakatına bağlı bulunmamaktadır. Müşterek çocuğun yurt içi ve yurt dışı seyahatlerinin babanın onayına bağlı tutulması, davalı-davacı annenin velayet görevini yerine getirmesine engel oluşturacağı gibi, çocuğun seyahat özgürlüğünün kısıtlanması sonucunu da doğuracaktır (YHGK 2012/2-799 esas, 2013/389 karar ). Açıklanan sebeplerle, davalı-davacının, davacı-davalının birleşen davasına karşı açtığı karşı davasının kabulü gerekirken, yetersiz gerekçe ile reddi doğru olmayıp, bozmayı gerektirmiştir.

Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 04.07.2024 tarihli 2024/3491 esas 2024/5336 sayılı kararında

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile, anne ve çocuğun yurt dışına çıkışında vize işlemleri sırasında bazı ülkelerce babanın muvafakatinin aranması nedeniyle, velâyeti annede olan küçük çocuğun yurt dışına çıkışının babanın rızasına bağlı kılınması ve babanın muvafakat vermemesi, annenin ve çocuğun seyahat özgürlüğünün kısıtlanması ve annenin velâyet hakkını kullanamaması neticesini doğuracağı, dolayısıyla annenin bu yönde hakimin müdahalesini isteyerek talepte bulunmasında hukuki yararının bulunduğunu,

Davalı babanın bu isteğe karşı çıkmasında da haklı bir neden göstermediği gibi, eldeki davada çocuğun bedensel, fikri, ruhsal, eğitsel, kültürel gelişimine yönelik yararının da gözetilmesi gerektiği belirtilerek davanın kabulü ile, velayeti anneye ait bulunan ortak çocuk …’ın yurt dışına çıkışında davalı babanın muvafakatinin aranmaması ile velayet hakkı sahibi annenin bu yetkiye haiz olduğunun tespitine karar verilmiştir.” şeklinde karar verilmiştir.

Sonuç olarak müşterek çocuğun yurt dışına çıkış izni ile ilgili olarak anne ve babanın velayeti ortak kullanmaları halinde muvafakatname gerekmektedir. Müşterek çocuğun velayetinin tek bir tarafa ait olması durumunda ise müşterek çocuğun yurt dışına çıkışı sırasında diğer tarafın onayı gerekmez.

Çocuğun yurt dışına çıkışında diğer eşin izni gerekir mi?

Çocuğun yurt dışına çıkışında diğer eşin izninin gerekli olup olmadığı tarafların evli olup olmamaları ve gidilecek ülkenin muvafakatname arayıp aranmaması durumuna göre değişiklik gösterir. Bazı ülkeler çocuğun ortak velayet altında bulunması halinde tek bir ebeveyniyle seyahat etmesi halinde diğer eşin muvafakatnamesinin bulunmasını istemektedirler. Diğer eşin izni sadece yurt dışına çıkış sırasında değil aynı zaman da çocuğun pasaport ve vize işlemleri, çocuğun yurt dışında bir okula kayıt yaptırması sırasında da talep edilebilmektedir.

Çocuğun velayetinin tek bir ebeveynde olması halinde kural diğer ebeveynin iznine gerek duyulmaması olsa da bazı ülkeler velayet sahibi olmayan tarafın iznini arayabilmektedir. Bu nedenle çocuğun yurt dışına çıkış işlemleri sırasında gidilecek ülkenin yasal prosedürü ayrıntılı olarak incelenmelidir.

Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 04.03.2024 tarih 2023/7231 esas 2024/1454 sayılı kararında

”Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; her ne kadar; velâyet hakkı kendisinde bulunan eşin velâyet hakkını kullanmasının doğal sonucu olarak ortak çocuğu yurtdışına çıkarması, boşandığı eşinin muvafakatine bağlı değil ise de İzmir 9. Noterliğince tasdik edilen tercüme evrakından çocuğun 2022/2023 eğitim dönemi için kaydedildiği talebe konu okulun çocuğun kayıt işleminin tamamlanabilmesi ve eğitimine devamı için babanın da muvafakatini aradığının anlaşılmasına, belgenin tercümesinin hatalı olduğuna ilişkin davalı tarafından yargılama sırasında bir iddiada bulunulmamış, dosyaya bu yönde bir belgenin de sunulmamış olmasına,

Mahkemenin 08.04.2022 tarihli tensip ara kararında belge ibrazı için verilmiş kesin bir sürenin bulunmamasına, davacının dava açmakta hukuki yararının bulunduğunun açık olmasına, çocuğun 2019 yılına kadar İspanya’da yaşadığının ve daha önce İspanya’da eğitim gördüğünün, 2008 doğumlu ablasının da halen İspanya’da eğitimine devam ettiğinin sabit olmasına, çocuğun eğitimini İspanya’da sürdürmesinin üstün yararına aykırı olacağına ilişkin somut ve inandırıcı bir delil ibraz edilmemiş bulunmasına ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre davalının istinaf talebinin esastan reddine karar verilmiştir.” şeklinde karar verilmiştir.

İlgili Makale : Anlaşmalı Boşanmada Ortak Velayet

Çocuğun yurt dışına çıkışının engellenmesi

Çocuğun tek ebeveyniyle yurt dışına çıkışı sırasında diğer ebeveynin çocuğun yurt dışına çıkışını engellemesi halinde her iki tarafın da bazı hak ve yükümlülükleri bulunmaktadır. Öncelikle çocuğun tek ebeveyniyle yurt dışına çıkışı sırasında gidilecek ülkenin diğer eşin muvafakatname vermesini araması halinde diğer eş muvafakatname vermekten kaçınabilmektedir. Bu durumda çocukla yurt dışına çıkmak isteyen taraf mahkemeden diğer eşin rızasının yerine geçecek yurt dışına çıkış izni verilmesini talep eder.

Çocuğun velayetinin tek bir tarafta bulunması halinde kural olarak diğer eşin izni alınmadan çocuğun yurt dışına çıkabilmektedir. Bu durumda velayet sahibi olmayan taraf mahkemeye başvurarak çocuğun yurt dışına çıkış yasağı getirilmesini talep edebilmektedir. Ancak burada diğer eşin haklı gerekçeleri önemlidir. Çocuğun yurt dışına çıkışını engellemek isteyen taraf çocuğun yurt dışına çıkarılmasının üstün menfaatine aykırı olduğunu ispat edemediği halde mahkeme velayet sahibi tarafın velayet hakkına ve çocuğun seyahat özgürlüğüne öncelik vererek çıkış izni verebilecektir.

Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 10.05.2023 tarih 2023/694 esas 2023/2329 tarihli kararında

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile somut olayda, anne ve çocukların oturum hakkına sahip oldukları yurt dışına dil eğitimi için velayeti annede olan çocukların yurt dışına çıkışının babanın rızasına bağlı kılınmasının ve babanın muvafakat vermemesinin, annenin ve çocukların seyahat özgürlüğünün kısıtlanması ve annenin velâyet hakkını kullanamaması neticesini doğuracağı, dolayısıyla annenin bu yönde hakimin müdahalesini isteyerek talepte bulunmasında hukuki yararının bulunduğu;

Toplanılan delillerden de, her ne kadar çocukların yurt dışına çıkışı için velayet hakkına sahip olmayan babanın muvafakatinin arandığına ilişkin fiili durumun mevcut olduğuna dair dosya kapsamında araştırma yapılmamış ise de, gemi kaptanı olduğu ve … süreli ülke dışında çalıştığı anlaşılan davalı babanın bu isteğe karşı çıkmasında haklı neden olarak öne sürdüğü annenin kişisel ilişkiyi engellediği hususu sunulan delillerle somut bir şekilde ispat edilmediği,

Eldeki davada esas alınması gereken çocukların bedensel, fikri, ruhsal, eğitsel, kültürel gelişimine yönelik yararın da gözetilmesi gerektiği, anne/baba yararı ile çocuk yararı çatışırsa, çocuğun yararına üstünlük tanınacağı, bu açıklamalar ışığında, hakimin taraflar arasındaki uyuşmazlığın çözümünden kaçınamayacağına ilişkin ilke ve esaslar da nazara alınarak,

İlk Derece Mahkemesince, velâyet hakkının doğal sonucu olarak annenin bu hakkı kullanabileceği belirtilerek davanın reddine ilişkin verilen kararın isabetli görülmediği, esas alınması gereken küçüklerin … yararları, annenin velâyet hakkı ile Anayasal güvence altına alınan seyahat özgürlüğü gereği davacının istinaf talebi ve gösterilen istinaf nedenleri yerinde görülerek talebin kabulü ile karar tümden kaldırılarak davanın kabulü ile velâyeti anneye ait bulunan tarafların ortak çocuklarının yurt dışına çıkışlarında davalı babanın muvafakatının aranmamasına, velâyet hakkı sahibi annenin bu yetkiye haiz olduğunun tespitine karar verilmiştir.

Yurt dışı için muvafakatname nasıl alınır?

Çocuğun yurt dışına çıkarılmak istenmesi halinde gidilmek istenen ülkenin muvafakatname isteyen ülkelerden olması halinde diğer eşin onayını içeren muvafakatname düzenlenmesi gerekmektedir. Bu belgenin bulunmaması hem pasaport işlemleri sırasında hem de yurt dışına çıkış yapılacağı esnada problemlere yol açmaktadır. Velayet sahibi olmayan diğer eşin çocuğun yurt dışına çıkışına rızasının bulunması halinde noterden muvakatname alınabilir.

Velayet sahibi tarafın çocuğun yurt dışına çıkarmak istemesi diğer tarafın ise buna onay vermemesi halinde ise süreç daha karmaşık hal alacaktır. Burada rızası bulunmayan tarafın çocuğun yurt dışına çıkışına izin vermemesinin haklı nedenlere dayanıp dayanmadığı önemlidir. Müşterek çocuğun yurt dışına çıkışına izin vermeyen taraf sadece boşandığı eşini zor duruma sokmak veya çocuğun üstün menfaatlerini gözetmeden izin vermekten kaçınması halinde velayet sahibi taraf mahkemeye başvurarak yurt dışına çıkış izni verilmesini talep edebilir. Velayet sahibi olmayan tarafın izin vermemesi haklı gerekçelere dayanıyorsa örneğin velayet sahibi tarafın velayet görevini kötüye kullanması, çocuğun üstün menfaatine aykırı davranması, çocuğu yurt dışına kaçırarak diğer ebeveyniyle görüşmesini engellemesi gibi bir amaç varsa mutlaka bunu mahkemeye sunmalıdır.

Sonuç olarak yurt dışı muvafakatnamesi velayet sahibi olmayan tarafın çocuğun yurt dışına çıkmasına rızasının bulunması halinde noterden alınabilecektir. Ancak diğer tarafın rızası yoksa velayet sahibi taraf mahkemeye başvurarak hakimin müdahalesini isteyebilecektir.

Muvafakatname olmadan çocuk yurt dışına çıkabilir mi?

Çocuğun tek bir ebeveyniyle yurt dışına çıkışı sırasında velayetinin anne ve babanın ortak kullanılması halinde diğer ebeveynin onayı gerekmektedir. Ancak bazı ülkeler çocuk yurt dışı muvafakatnamesi aramamaktadır. Gidilecek ülkenin genellikle konsolosluk resmi sitelerinde çocuk için muvafakatname istenip istenmediği belirtilir. Eğer gidilecek yurt dışındaki ülke muvafakatname aramıyorsa çocuk diğer tarafın onayı olmaksızın yurt dışına çıkabilecektir.

Yurt dışında gidilecek ülkenin muvafakatnameyi zorunlu tutması halinde eğer çocuğun velayetinin anne ve baba tarafından ortak kullanılması halinde muvafakatname zorunludur. Ancak diğer eşin muvafakat vermekten çekinmesi halinde çocukla birlikte yurt dışına çıkmak isteyen taraf mahkemeden yurt dışına çıkış izni verilmesi için hakimin müdahalesini talep ederek dava açabilecektir. Mahkeme burada rıza göstermeyen tarafın haklı gerekçelerinin olup olmadığını analiz ederek karar verir. Bu noktada mahkeme çocuğun yurt dışına çıkış izni verirse muvafakatnameye gerek olmadan bu mahkeme kararıyla çocuk yurt dışına çıkabilecektir.

Tarafların boşanması halinde çocuğun velayeti tek bir tarafa bırakılmışsa bu durumda velayet sahibi taraf diğer tarafın onayı olmaksızın çocuğu yurt dışına çıkarabilmektedir. Velayet sahibi olmayan taraf çocuğu yurt dışına çıkarmak istediğinde ise mutlaka velayet sahibi taraftan muvafakatname alınmalıdır.

Muvafakatname olmadan çocuğun yurt dışına çıkışı ebeveynlerin velayet durumuna ve gidilecek ülkenin prosedürlerine göre değişiklik gösterecektir. Gidilecek ülkenin muvafakatname aramaması halinde çocuk yurt dışına çıkabilecektir. Ancak yurt dışında gidilecek ülkenin muvafakatname istemesi halinde çocuğun velayeti ortaksa diğer eşin onayı gerekecek, onay vermekten kaçınması halinde ise çocuğu yurt dışına çıkarmak isteyen ebeveyn mahkemeden yurt dışına çıkış izni verilmesini talep edebilecektir.

Çocuk için muvafakatname istemeyen ülkeler

Çocukların yurt dışına çıkışında muvafakatname gerekliliği çocuğun vatandaşı ülkenin çıkış kurallarına ve gideceği ülkenin giriş kurallarına göre değişiklik göstermektedir. Muvafakatname istemeyen veya zorunlu kılmayan ülkeler çocuğun tek bir ebeveyniyle seyahat etmesi durumunda diğer ebeveynin iznini zorunlu tutmamaktadır. Çocuk muvafakatname düzenlemesi ülkelerin yasal prosedürlerinde sürekli değişiklik göstermektedir. Bu nedenle gidilecek ülke belirlendikten sonra ülkenin resmi sayfalarından muvafakatname gerekip gerekmediğinin mutlaka kontrol edilmesi gerekmektedir.

Çocuk tek ebeveynle yurt dışına çıkabilir mi?

Çocuğun tek ebeveyniyle ülke dışına seyahat etmek istemesi halinde çocuğun velayetinin anne ve baba tarafından ne şekilde kullanıldığına göre süreç değişiklik gösterecektir. Çocuğun yurt dışına çıkacağı ebeveyni tek başına velayet hakkına sahipse diğer tarafın onayına bağlı olmaksızın çocuğu yurt dışına çıkarabilecektir. Yargıtay kararlarıyla da bu duruma ilişkin benzer kararlar verilmiş olsa da bazen yurt dışına çıkış işlemleri sırasında muvafakatnamenin bulunmaması sorunlara yol açabilmektedir. Bu nedenle diğer eşin rızası bulunuyorsa muvafakatname alınarak yurt dışına çıkış işlemlerin yapılması karşılaşılabilecek sorunları en aza indirir. Eğer diğer eş rıza göstermiyorsa ve yurt dışına çıkış işlemi sırasında muvafakatnamenin bulunmaması nedeniyle yurt dışına çıkılamamışsa bunu gösterir evrakla birlikte mahkemeden hakimin müdahalesi talep edilerek yurt dışına çıkış izni verilmesi istenebilir.

Velayeti anneden olan çocuğun babanın onayı olmaksızın yurt dışına çıkışı

Çocuğun velayetinin tek bir tarafta olması halinde bu ebeveyniyle yurt dışına çıkış sürecinde diğer ebeveynin onay vermemesi durumunda süreç daha karmaşık bir hal alacaktır. Normal şartlarda çocuğun velayetinin tek başına annede bulunması halinde babanın izni olmaksızın anne çocuğu yurt dışına çıkarabilecektir.

Ancak bazı ülkeler çocuğun vize işlemleri sırasında velayet sahibi olmayan tarafın da iznini arayabilmektedir. Bu durumda baba çocuğun yurt dışına çıkışına onay vermekten kaçınması halinde velayet sahibi anne çocuğun yurt dışına çıkarılması için babanın muvafakati yerine geçmek üzere izin verilmesini mahkemeden talep eder. Mahkeme babanın çocuğun yurt dışına çıkışına onay vermemesinde haklı nedenlerin bulunup bulunmadığını, çocuğun üstün menfaatine uygunluğunu ve hakkın kötüye kullanılması niteliğinde olup olmadığını inceleyerek karar verir. Çocuğun yurtdışına çıkmasının çocuğun güvenliğini ve üstün yararını zedeleyeceği ispatlanamazsa mahkeme babanın onayı olmaksızın çocuğun yurt dışına çıkışına izin verecektir.

Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 11.04.2023 tarih 2023/1718 esas 2023/1736 sayılı kararı

”Davacı vekili dava dilekçesinde; tarafların 2019 yılında boşandıklarını, ortak çocuk Ata’nın velâyetinin anneye verilerek baba ile çocuk arasında kişisel ilişki tesis edildiğini, davacı annenin, İngilizce öğretmenliği yaptığını, Kanada’nın Ottawa Üniversitesi’nden tam burslu olarak doktora eğitimi için kabul aldığını, Kanada’nın çocuğun vizesi için babanın da iznini aradığını, davalı babanın bu izni vermediğini, davacının kariyeri için bu eğitimin çok önemli olduğunu, çocuğun da yaşı itibariyle anneye muhtaç olduğunu belirterek, çocuğun yurt dışına çıkarılması için davalı babanın muvafakati yerine geçmek üzere izin verilmesine, çocuk ile baba arasındaki mevcut kişisel ilişkinin de yeni duruma uygun olarak yeniden düzenlenmesine karar verilmesini talep etmiştir.

Davalı vekili cevap dilekçesinde; babanın çocukla düzenli olarak kişisel ilişki kurduğunu, davacının yurt dışında yaşama kararını davalıyı bilgilendirmeden aldığını, adının aylar önce üniversitenin resmi kadrosunda bulunduğunu, sosyal medya hesapları üzerinden eşyalarını satışa çıkardığını, maddi yetersizlik nedeniyle tanımadığı kişilerle aynı ortamda yaşamayı planladığını, bu koşullarda çocuğun Kanada’da yaşaması ve babasından ayrı kalmasının çocuğun üstün yararına uygun olmayacağını, babanın ekonomik ve sosyal durumunun çocuğun velâyetini almaya ve çocuğa iyi koşullar sağlamaya yeterli ve elverişli olduğunu belirterek, davanın reddini istemiştir.

İlk Derece Mahkemesinin 17.01.2022 tarih ve 2021/352 Esas, 2022/41 Karar sayılı kararı ile müşterek çocuğun 2017 doğumlu olup, yaşı itibari ile anne ilgisi ve sevgisine muhtaç olduğu, babanın davaya itiraz nedeninin çocukla görüşmesinde problem olacağı yönünde olduğu , başkaca bir haklı gerekçenin ileri sürülmediği, annenin doktora eğitimi amacıyla ortalama 2,5 yıllık süre için yurt dışına gitmek istediği, babanın onay vermemesinin küçüğün menfaatine olmadığı ve hakkın kötüye kullanılması niteliğinde olduğu gerekçesi ile davanın kabulüne, çocuğun Kanada’ya çıkarılmasına izin verilmesine, davacı annenin pandemi nedeni ile uzaktan eğitime devam ettiği , yurt dışında ne kadar kalacağının belli olmadığı, yapılacak düzenlemenin infazının güç olduğu ve mevcut kişisel ilişki düzenlemesinin yeterli olduğu gerekçesiyle kişisel ilişkinin yeniden düzenlenmesi talebinin reddine karar vermiştir.

İlk Derece Mahkemesinin yukarıdaki başlıkta tarih ve sayısı belirtilen kararı ile müşterek çocuğun velâyetinin davacı anneye verildiği, davacı annenin doktora eğitimi yapmak amacıyla Kanada ülkesinde bulunan Ottowa Üniversitesi tarafından tam burslu olarak kabul edildiği, müşterek çocuğun 2017 doğumlu olup, yaşı itibari ile anne ilgisi ve sevgisine muhtaç olduğu,

Babanın davaya itiraz nedeninin çocukla görüşmesinde problem olacağı yönünde olduğu , başkaca bir haklı gerekçenin ileri sürülmediği, velâyetin değiştirilmesi davasının eldeki davanın sonucunu değiştirmeyeceği, bu davanın kabulü halinde dahi babanın onaydan kaçınacağı için hakimin müdahalesinin gerekeceği, kaldı ki annenin sadece doktora eğitimi amacıyla ortalama 2,5 yıllık süre için yurt dışına gitmek istediği, bu durumda babanın onay vermemesinin küçüğün menfaatine olmadığı ve hakkın kötüye kullanılması niteliğinde olduğu kanaati ile küçüğün yurt dışına çıkması için izin verilmesi gerektiği gerekçesi ile davanın kabulüne, davacının çocuğun Kanada ülkesine götürülmek üzere yurt dışına çıkarılmasına izin verilmesine, kişisel ilişkinin yeniden düzenlenmesine ilişkin davacı talebi hakkında önceki kararda verilen hükmün, davacı tarafından istinaf edilmemiş olması sebebiyle bu konuda hüküm kurulmasına yer olmadığına karar verilmiştir.

Davalı vekili istinaf başvuru dilekçesinde, müşterek çocuğun, anne dışında dilini bildiği, güvenebileceği kimse olmayacağından çocuğun aidiyet ve güven duygusunun zedeleneceği ve yalnızlığa sürükleneceği, buna karşın davalı babanın sahip olduğu sosyal ve ekonomik olanakların çocuğa iyi bir ortam ve birden fazla dil öğrenmesini sağlamaya yeterli ve elverişli olduğu, babası yerine, anne ile yurt dışında yaşamasının doğru olmayacağını ve böyle bir durumda kişisel ilişki kurmanın da mümkün olamayacağını belirterek, kararın kaldırılarak talepleri gibi hüküm kurulmasına karar verilmesini talep etmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile velâyet hakkı kendisinde bulunan eşin velâyet hakkını kullanmasının doğal sonucu olarak ortak çocuğu yurt dışına çıkarmasının kural olarak boşandığı eşinin muvafakatına bağlı bulunmadığı, çocuğun yurtdışına çıkmasının çocuğun güvenliğini ve üstün yararını zedeleyeceği konusunda bir vakıanın ispat da edilmemiş olduğu gerekçesiyle istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.” şeklinde karar vermiştir.

Sıkça Sorulan Sorular