
Boşanma süreçleri, çoğu zaman duygusal olarak yıpratıcı ve karmaşık bir hal alabilir. Bu bağlamda, boşanma davasında delil olarak sunulabilecek unsurların önemi büyüktür. Özellikle taraflar arasında zina sebebiyle boşanma davasında ve evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle açılan davada güven sarsıcı davranışların ispatından telefon kayıtları önemli delillerden biridir. Boşanma Davasında Telefon Kayıtları İstenebilir Mi? sorusu da bu noktada sıkça gündeme gelmektedir. Yazımızda boşanma davasında telefon kayıtlarının hangi durumlarda talep edileceği, talep edilen telefon kayıtlarında hangi bilgilere ulaşılabileceği, konuşma veya mesajlaşma içeriklerinin temin edilip edilemeyeceği gibi konularda bilgi vermeye çalışacağız. Ayrıca telefon kayıtlardan gelen bilgilerin delil olarak nasıl kullanıldığı, whatsapp uygulaması üzerinden yapılan mesajlaşmaların içeriğinin talep edilip edilemeyeceğini ve boşanma davasında 3.şahısların telefon kayıtlarının talep edilip edilemeyeceği hakkında da ayrıntılı bilgiler vermeyi hedefliyoruz. Boşanma davasında önemli delillerden biri olan telefon kayıtları ile ilgili bilinmesi gereken önemli bilgilere yer vererek, boşanma davasında sizlere rehberlik edecek önemli bilgilere ulaşmanızı sağlayacağız.
Boşanma Davasında Telefon Kayıtları İstenebilir Mi?
Boşanma davalarında özellikle zina sebebine dayanılması veya evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle açılan çekişmeli boşanma davasında güven sarsıcı davranışların boşanma nedeni olarak sunulması durumunda telefon kayıtları önemli bir ispat aracı haline gelmiştir. Boşanma davalarında belirtilen deliller, tarafların iddialarını ve taleplerini desteklemek amacıyla büyük önem taşımaktadır. Özellikle, boşanma davasında telefon kayıtları istenebilir mi? sorusu, pek çok çiftin merak ettiği bir husustur.
Boşanma davasında mahkemeden telefon kayıtlarının dökümü talep edilebilir. Taraflardan her biri mahkemeden telefon kayıtlarının dökümünün celbini isteyebilir. Mahkeme ilgili gsm operatörüne yazı yazarak ilgili delilleri getirir ve toplanan tüm delillerle birlikte değerlendirerek karar verir. Taraflardan biri tarafından delil olarak dayanılan telefon kayıtlarının mahkeme tarafından istenmemiş olması Yargıtay tarafından bozma nedeni sayılmıştır.
Yargıtay 2.Hukuk Dairesi 08.11.2022 tarih 2022/6774 esas 2022/8947 sayılı kararı
‘’Davacı kadın tarafından açılan boşanma davasının yapılan yargılaması sonucunda ilk derece mahkemesince davalı erkek tam kusurlu kabul edilerek tarafların boşanmalarına ve boşanmanın ferilerine karar verilmiştir. İlk derece mahkemesi hükmünü davalı erkek istinaf etmiş, bölge adliye mahkemesince erkeğin kişisel ilişkiye yönelik istinaf istemleri kısmen kabul edilmiş, erkeğin sair istinaf taleplerinin esastan reddine karar verilmiştir.
Davalı erkek cevap dilekçesi ile diğer iddiaları yanında eşinin başka erkeklerle telefon görüşmeleri yaptığını ileri sürmüş ve davacı kadının kullandığını iddia ettiği telefonun HTS kayıtlarına da delil olarak dayanmıştır. Dosyada yapılan incelemede, davalı erkeğin duruşmada da ilgili kayıtların celbini talep ettiği, mahkemece, davalı erkeğin bu talebi hakkında olumlu olumsuz karar verilmediği gibi telefon numarasına ait HTS kayıtlarının istenmediği anlaşılmaktadır. Davalı erkek tarafından delil olarak dayanılan HTS kayıtlarının getirtilmesi, toplanan tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre karar verilmesi gerekirken; hukuki dinlenilme hakkına (HMK m. 27) aykırılık oluşturacak şekilde, eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiş bozmayı gerektirmiştir.’’
Mahkeme tarafından ilgili gsm operatörüne müzekkere yazılarak telefon kayıtlarının dökümü geldiğinde bu dökümanlar bilirkişiye gönderilerek ilgili telefon numarasının sık görüşme yaptığı numaraların listesi, hangi numaralarla ne kadar süre ve ne zaman görüşme yaptığına ilişkin ayrıntılı rapor hazırlanır. Ayrıca ilgili numaranın hangi numaralarla sık mesajlaştığı ve hangi saatlerde mesajlaşıldığı da dökümanlardan elde edilebilen bilgiler arasındadır. Telefon kayıtlarından mesajlaşmaların içeriği veya konuşmalarının içeriğinin elde edilmesi mümkün değildir.
Telefon kayıtları istendiğinde hangi bilgiler gelir?
- En uzun süre konuşulan numaralar
- Geç saatte iletişim kurulan numaralar
- En sık iletişim kurulan numaralar
- Belirli bir numarayla olan iletişim sıklığı,süresi ve hangi saatlerde konuşulduğu
- En sık SMS gönderilen numaralar, SMS sayısı ve hangi zaman aralığında gönderildiği
- 4.5 G ses şebekesi araması ve wifi üzerinden gerçekleşen sesli aramalar
Burada mahkeme hayatın olağan akışına aykırı süre ve sıklıkta yapılan görüşmeler yapılması durumunu, günün muhtelif saatlerinde yapılan görüşmeleri, gece yarısından sonra sık sık mesajlaşma ve konuşma yapılması durumunu dikkatle inceleyecektir. Bu görüşmelerin yapıldığı kişilerin kim olduğu, akrabalık veya tanıdıkların bulunması durumunu ve yapılan görüşmelerle neden yapıldığına ilişkin bir açıklama yapılamaması halinde güven sarsıcı davranışın ispatına yarayacaktır.
Sonuç olarak, boşanma davalarında telefon kayıtlarını mahkemeden talep edilebilecek önemli ispat araçlarından biridir. Bu talebin mahkemeden doğru şekilde yapılması ve telefon kayıtları analizlerinin titizlikle yapılarak boşanma gerekçeleriyle uygun şekilde ilişkilendirilmesi dava sürecinin önemli bir parçasıdır. Bu aşamada avukat desteği almak da, sürecin sağlıklı ilerlemesi açısından oldukça önemlidir.
Mahkeme Kararıyla Telefon Konuşmaları Çıkar Mı?
Boşanma davalarında mahkeme, delil toplama sürecinde çeşitli yöntemlere başvurabilir. Bu bağlamda, Boşanma Davasında Telefon Kayıtları İstenebilir Mi? sorusu önemli bir yer tutmaktadır. Mahkemeden telefon kayıtlarının dökümü talep edildiğinde ilgili numaranın yapmış olduğu aramaların süresi, sıklığı ve zamanı gibi bilgiler elde edilir. Ancak telefon konuşmalarının içeriğinin elde edilmesi mümkün değildir.
Uygulamada sıklıkla telefon kayıtları talep edildiğinde bazı numaralarda yapılan konuşmaların içeriğinin elde edilebileceği düşünülse de mahkeme tarafından ilgili gsm operatörüne yazılan müzekkereyle gelen HTS kaydında sorgulaması yapılan numaranın yaptığı telefon konuşmalarının süresi, saati ve sıklığı incelenebilir ancak konuşma içeriğinin elde edilmesi mümkün değildir. Ayrıca sorgulaması yapılan numaranın belirli bir numarayla olan iletişim sıklığı, süresi ve hangi zaman aralığında yapıldığı çıkabilecek bilgiler arasındadır.
Boşanma davasında 3.şahsın telefon kayıtları istenebilir mi?
Telefon kayıtları genellikle boşanma davalarında özellikle zina sebebine dayanılması veya evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle açılan çekişmeli boşanma davasında güven sarsıcı davranışların boşanma nedeni olarak sunulması durumunu ispat için talep edilen delillerdir. Zina veya güven sarsıcı hareketlerin bulunması durumunda boşanma davasının tarafları dışında bir de 3.şahıs gündeme gelmektedir. Bu nedenle 3.şahsın telefon kayıtlarının boşanma davasında talep edilip edilemeyeceği merak edilen konulardan biri haline gelmiştir.
Öncelikle boşanma davasında taraflar dışında 3.şahsın telefon kayıtlarının istenmesi mümkün değildir. Bu kişi boşanma davasının tarafı olmadığından ve kişisel verilerin gizliliğinin korunması nedeniyle 3.şahsın telefon kayıtlarının talep edilmesi mümkün değildir. Ancak boşanma davasında tarafların telefon kayıtlarının dökümleri geldiğinde bu kayıtlar bilirkişi marifetiyle incelenerek konuşmaların sıklığı ,konuşmaların hangi zamanda ve ne kadar süreyle yapıldığına ilişkin bazı numaralar dikkat çekebilir. Bu durumda bu numaraların kime ait olduğunun tespit edilmesi mahkemeden talep edilebilmektedir.
Ayrıca boşanma davası açarken elinizde eşinizin sizi aldattığından şüphelendiğiniz 3.şahısa ait bir numara varsa bu numaranın eşiniz numarasıyla olan görüşme sıklığını, süresini ve hangi saatlerde görüşüldüğüne ilişkin telefon kayıtlarını talep edebilirsiniz. Bu durumda da aslında 3.şahsın telefon kayıtlarını istenmeyecek eşinizin telefon kayıtları talep edilip bilirkişi marifetiyle 3.şahısa ait numarayla yapılan konuşmaların ayrıntılı incelemesi yapılacaktır.
Anlaşmalı boşanma davasında telefon kayıtları istenebilir mi?
Taraflar boşanmanın mali sonuçlarına ve çocukların durumuyla ilgili ortak karar verebildiklerinde anlaşmalı boşanma gündeme gelecektir. Bu durumda mahkeme tarafların özgür iradeleri ve ortak kararlarıyla oluşturdukları protokolü uygun bulması halinde boşanma kararı verecektir. Taraflar arasında anlaşmalı boşanma olması durumunda kusura ilişkin bir belirleme yapılmayacağından mahkemeden telefon kayıtlarının istenmesi mümkün değildir.
Telefon kayıtları tarafların zina veya güven sarsıcı hareketleri ispat edilmesinde kullanılan delillerden biridir. Zina olgusunun ispat edilmesi zina nedenine dayanılarak açılan boşanma davasında, güven sarsıcı hareketlerin varlığının ispatlanması ise evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle açılacak davada önemlidir. Bu nedenlerle taraflar arasında açılmış bir boşanma davasının bulunmaması durumunda bu delillerin toplanmasında hukuki yarar bulunmamaktadır. Mahkeme anlaşmalı boşanmada boşanmaya gerekçe olan olayların değerlendirmesini ve kusur oranlarına ilişkin bir inceleme yapmamaktadır. Tarafların boşanmanın mali sonuçlarına ve çocukların durumuyla ilgili yaptıkları düzenlemeleri uygun bulması halinde boşanma kararı vermektedir. Bu nedenlerle anlaşmalı boşanmada telefon kayıtlarının talep edilmesi mümkün değildir.
Boşanma davasında telefon kayıtları kaç yıllık istenebilir?
Boşanma davasında telefon kayıtlarının ne kadarlık süreyi kapsayacak şekilde talep edilebileceği merak edilen konulardan bir diğeridir. Uygulamada genellikle gsm operatörlerinin kayıtlarla ilgili verileri 5 yıllık süreyi kapsayacak şekilde sakladığını görmekteyiz. Bu nedenle boşanma davasında genellikle geriye dönük 5 yıllık telefon kayıtlarının dökümlerinin incelenmesini talep ediyoruz. Ancak farklı gsm operatörleri için saklama süresi değişebilmektedir.
Tarafların evlilik sürelerine göre geriye dönük telefon kayıtlarının kaç yılı kapsayacak şekilde talep edileceği de değişmektedir. Örneğin tarafların evlilikleri 2 yıl sürmüşse telefon kayıtları bu süreyle sınırlı olarak talep edilecektir. Telefon kayıtlarının geriye dönük kaç yıllık süreyle talep edildiği boşanma davalarından önemli bir unsurdur. Yargıtay boşanma davasında telefon kayıtlarının 2 yıllık süreyle talep edildiği halde ilgili gsm operatörü tarafından 2 aylık süreyle gönderilen telefon kayıtlarını eksik inceleme nedeniyle bozma nedeni saymış, telefon kayıtlarının talep edilen 2 yıllık süreyi kapsayacak şekilde gönderilmesi gerektiğini vurgulamıştır.
Yargıtay 2.Hukuk Dairesi 22.06.2022 tarih 2022/3734 esas 2022/6108 sayılı kararı
‘’Davalı-karşı davacı kadın, zina hukuki nedenine dayalı olarak açtığı boşanma davasında delil olarak, erkek tarafından kullandığı bilinen telefon numarasına ait HTS kayıtlarına dayanmış ve aşamalarda telefon dökümleri üzerindeki incelemenin dava tarihinden geriye doğru 2 yılı kapsayacak şekilde yapılmasını istemiştir.
İlk derece mahkemesince ilgili GSM operatörüne müzekkere yazılarak davacı-karşı davalı erkek tarafından kullanılan telefon numarasına ait kayıtlar dosya içeriğine kazandırılmış ise de; ilgili operatörce iki aylık kısa bir zaman dilimini kapsayacak şekilde gönderilen HTS dökümleri üzerinde yapılan inceleme kadının zina davası hakkında hüküm kurmak için yeterli değildir. O halde; kadının iddiaları doğrultusunda dava tarihinden itibaren geriye dönük 2 yıla ait telefon dökümleri üzerinde yapılacak incelemeyle ve özellikle erkeğin mutad dışı görüşmelerinin bulunduğu “62 03” ile biten telefon numarasının kime ait olduğu yönündeki araştırmanın sonucuna göre tüm deliller toplandıktan sonra bir karar verilmesi gerekirken eksik inceleme sonucu hüküm tesisi doğru olmayıp bozmayı gerektirmiştir.’’
Boşanma Davasında WhatsApp Kayıtları İstenebilir Mi?
Boşanma davalarında sıklıkla arama ve mesajlaşma kayıtlarını içeren HTS kayıtları talep edilmektedir. Ancak özellikle son yıllarda Whatsapp uygulaması üzerinde yapılan mesajlaşmalarla daha sık karşılaşmaktayız. Bu durumda eşinin kendisinin aldattığını düşünen taraf için güven sarsıcı konuşmaların whatsapp üzerinden yapılması durumunda bu kayıtların mahkemeden talep edilip edilemeyeceği merak edilen konulardan biri haline gelmiştir. Boşanma davalarında mahkemeden whatsapp kayıtlarının getirilmesi mümkün değildir. Ancak taraflardan biri tarafında ele geçirilen whatsapp konuşmalarının ekran görüntüsünün mahkemede delil olarak sayılıp sayılamayacağı, silinen mesajlaşmaların mahkeme tarafından geri getirilmesinin mümkün olup olmayacağı da merak edilen konulardandır.
Whatsapp konuşmalarının mahkemede delil olarak kullanılabilmesi için hukuka uygun şekilde elde edilmiş olması gerekir. Eşler arasında gerçekleşen whatsapp konuşmalarının ekran görüntüleri mahkemeye delil olarak sunulabilir. Örneğin eşinizin size attığı hakaret, tehdit veya aldatmayı kabul ettiği mesajlaşmaların ekran görüntüleri mahkemeye sunulabilir. Ancak eşinizin 3.şahısla yaptığı mesajlaşmaların ekran görüntülerinin mahkemeye sunulması noktasında özel hayatın gizliliği ve kişisel verilerin korunması nedeniyle bir çok kişinin kafasında soru işaretleri bulunmaktadır. Eşinizin 3.şahısla yaptığı whatsapp konuşmalarının ekran görüntüsü boşanma davasında kullanılabilir. Bu konuşmalarının mahkemeye sunulması durumunda suç teşkil edip etmediği ve whatsapp mesajlaşmalarının delil niteliği ile Yargıtay kararlarına aşağıda ayrıntılı olarak yer vereceğiz. Aşağıda bu duruma ayrıntılı olarak yer vermeye çalışacağız.
WhatsApp mesajlarını mahkemeye sunmak suç mu?
Boşanma davalarında tarafların birbirleriyle olan whatsapp mesajlaşmalarını mahkemeye sunması durumu herhangi bir suç teşkil etmemektedir. Ancak taraflardan birinin 3.şahısla olan whatsapp konuşmalarının boşanma davasında delil olarak kullanılması durumunda haberleşmenin gizliliğinin ihlali ve özel hayatın gizliliğini ihlali suçlarını oluşturup oluşturmayacağı gündeme gelmektedir.
Öncelikle haberleşmenin gizliliğini ihlal suçu Türk Ceza Kanununun 132.maddesinde ‘’
(1) Kişiler arasındaki haberleşmenin gizliliğini ihlal eden kimse, bir yıldan üç yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır. Bu gizlilik ihlali haberleşme içeriklerinin kaydı suretiyle gerçekleşirse, verilecek ceza bir kat artırılır.
(2) Kişiler arasındaki haberleşme içeriklerini hukuka aykırı olarak ifşa eden kimse, iki yıldan beş yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.
(3) Kendisiyle yapılan haberleşmelerin içeriğini diğer tarafın rızası olmaksızın hukuka aykırı olarak alenen ifşa eden kişi, bir yıldan üç yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır. İfşa edilen bu verilerin basın ve yayın yoluyla yayımlanması halinde de aynı cezaya hükmolunur’’ şeklinde düzenlenmiştir.
Özel hayatın gizliliğini ihlal suçu ise Türk Ceza Kanununun 134.maddesinde ‘’Kişilerin özel hayatının gizliliğini ihlal eden kimse, bir yıldan üç yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır. Gizliliğin görüntü veya seslerin kayda alınması suretiyle ihlal edilmesi halinde, verilecek ceza bir kat artırılır’’ şeklinde düzenlenmiştir.
Peki boşanma davasında taraflardan birinin 3.şahısla olan görüşmelerinin mahkemeye delil olarak sunulması durumunda haberleşmenin veya özel hayatın gizliliğini ihlal suçu oluşacak mı? Burada içerikleri elde eden eş bunu yalnızca boşanma dava dosyasında delil olarak kullanmak üzere sunmuş ve başka herhangi bir yerde kullanmamışsa, bu durumda hukuka aykırılık bilinci bulunmaması sebebiyle suç oluşturmayacağı noktasında görüş birliği bulunmaktadır. Ancak görüşmelerin mahkeme dışında başkalarına gönderilmesi durumunda suç teşkil edecektir.
Yargıtay 12.Ceza Dairesi 15.05.2019 tarih 2018/8187 esas 2019/6202 sayılı kararında
‘’Haberleşmenin gizliliğini ihlal ve özel hayatın gizliliğini ihlal suçlarından sanığın beraatine ilişkin hükümler, katılan vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Sanık …’nın, katılan … tarafından aleyhine açılan boşanma davasında, boşanmayı gerektirecek kusurlu bir davranışının bulunmadığını, aksine, geçimsizliğin kaynağının katılanın bir başka kadınla duygusal boyutta arkadaşlık ilişkisi içerisine girmesi olduğunu belirtip, iddialarına ispat olarak, katılanın rızası dışında ele geçirdiği katılanla … isimli bir kadının elektronik ortamda geçen yazışmalarını ve bu yazışmalar esnasında birbirlerine gönderdikleri fotoğrafları, boşanma davasının görüldüğü mahkemeye 07.11.2013 tarihli delil listesine ekli olarak vekili aracılığıyla sunduğu olayda;
İddianamede ifade edilen ve dosyada örnekleri bulunan katılana ait haberleşme içerikleri ile fotoğrafları, üçüncü kişi ya da kişilerle paylaştığı ve/veya çoğaltarak dağıttığına ilişkin hakkında bir iddia ileri sürülmeyen sanığın, kendisine ve aile birliğine yönelen, onurunu zedeleyen, haksız bir saldırı altında ve başkaca şekilde ispatlanması mümkün olmayan bir hal içerisinde iken, kaybolma olasılığı bulunan delillerin muhafazasını sağlayıp, aleyhine açılan boşanma davasına sunarak, aile içi geçimsizliğin kaynağının, katılanın güven sarsıcı olumsuz tutum ve davranışları olduğunu ispatlama amacını taşıyan eylemlerinde, hukuka aykırı hareket ettiği bilinciyle davranmadığı anlaşıldığından, sanık hakkında haberleşmenin gizliliğini ihlal ve özel hayatın gizliliğini ihlal suçlarından dolayı beraat kararı verilmesine dair yerel mahkemenin kabulünde dosya kapsamına göre bir isabetsizlik görülmemiştir.’’ şeklinde karar vermiştir.
Silinen WhatsApp Konuşmaları Mahkemede Çıkar Mı?
Silinen WhatsApp kayıtları, fiziksel olarak telefondan silinmiş olsa bile, bazı durumlarda geri getirilebilir. Bu, özellikle telefonun yedeğinin alınmış olması durumunda mümkündür. Mahkeme, talep eden tarafın telefonunu alanında uzman bilirkişiler tarafından inceleyerek belirli verilerin geri getirilmesini sağlayabilmektedir.
Ancak buradaki önemli nokta boşanma davasında karşı tarafın telefonundaki silinen WhatsApp konuşmalarının geri getirilmesi için bu yöntemin izlenemeyecek olmasıdır. Yani boşanma davasında eşinizin telefonundaki silinen mesajların geri getirilmesi mümkün değildir. Ancak kendi telefonunuzda sildiğiniz mesajların çıkması için mahkemeden talepte bulunabilirsiniz. Burada boşanma davasında bilirkişi deliline dayanmanız da önemlidir. Çünkü silinen WhatsApp mesajlarının geri getirilmesi genellikle mahkeme tarafından alanında uzman bilirkişinin görevlendirilmesiyle mümkün olmaktadır. Bu durumla en sık taraflar arasında boşanma davası gündeme geldiğinde bir tarafın aleyhinde kullanılabilecek konuşmaların ekran görüntüsü, fotoğraf gibi delilleri diğer tarafın telefonunu bir şekilde ele geçirip silmesiyle karşılaşmaktayız.
WhatsApp Mesajlarının delil niteliği Yargıtay kararları
Yargıtay 2.Hukuk Dairesi 13.02.2024 tarih 2023/8913 esas 2024/786 sayılı kararı
‘’Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile, tüm dava dosyası, toplanan deliller, İlk Derece Mahkemesince verilen karar ve karar gerekçesi, tarafların istinaf nedenleri birlikte değerlendirildiğinde; davalı erkeğin avukat, davacı kadının zabıt katibi olduğu, davalı erkeğin, davacı kadına 2019 yılının Mart ayında Muzaffer isimli müvekkilinin duruşması olması sebebiyle Kocaeli İline gideceğini söylediği, gerçekte Büşranur isimli müvekkilinin duruşması için ismi belirtilen kadın ile birlikte 13.03.2019 tarihinde İstanbul İli üzerinden Kocaeli İline gittiği, aynı otelde, farklı odalarda konakladıkları, davalı ve Büşranur’un gece aynı otel odasında buluştukları, birlikte alkol aldıkları, davacı kadının ağabeyinin de üyesi olduğu whatsapp uygulamasında davalı erkeğin, Büşranur’un uçaktaki fotoğrafını paylaştığı, whatsapp uygulamasında davalı erkek ile Büşranur’un cinsel birliktelik yaşadıklarına ilişkin diğer üyeler tarafından atılan mesajlara davalı erkeğin “…o kadar değil, akşamla sınırlı, vakit yok, hocama layık olabildiysem ne mutlu, neyse dönünce anlatırım…” şeklinde cevaplar yazdığı, whatsapp uygulamasındaki mesajlaşma içeriklerinden davalı erkeğin, Büşranur ile birlikte olduğunu doğruladığı, bu durumun uçak biletleri, otel kaydı, whatsapp uygulamasındaki mesaj kayıtları ve tanık anlatımları ile sabit olduğu, İlk Derece Mahkemesince yapılan yargılamanın, kadın tarafından zina nedenine dayalı açılan boşanma davasının kabulüne’’
Yargıtay 2.Hukuk Dairesi 05.03.2024 tarih 2023/4370 esas 2024/1499 sayılı kararı
‘’Bölge Adliye Mahkemesinin 05.03.2021 tarih ve 2020/279 Esas, 2021/298 Karar sayılı kararı ile, dosya üzerinde yapılan incelemede, her ne kadar yerel mahkemece yapılan yargılama neticesinde, davacı erkeğin kadına karşı ilgisiz olduğu, hamileliğinde doktor kontrolleri ile ilgilenmediği, evi nedensiz terk ettiği gerekçesiyle tam kusurlu olduğu, kimsenin kendi kusuruna dayanarak hak iddia edemeyeceği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş ise de; davacı tarafından cevaba cevap dilekçesinde whatshapp kayıtlarına delil olarak dayanılmasına rağmen, mahkemece whatshapp ekran görüntülerinin tek başına hukuki delil niteliği olmadığı, ayrıca whatshapp görüntülerinin tarihi belirli olmadığı gerekçesiyle, whatshapp kayıtlarına itibar edilmediği gerekçesi ile, değerlendirilmeye alınmamış ise de; bu durumun usul ve yasaya aykırı olduğu, yerel mahkemece davacı vekiline, Whatshapp görüşmelerinin anlaşılabilir ve tarih aralıklarını gösterir şekilde yeniden sunması konusunda süre verilmesi veya whatshapp görüşmelerinin davacının telefonunda kayıtlı olması halinde telefon üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılması ve oluşacak sonuca göre değerlendirme yapılması gerekirken delillerin yeterince değerlendirilmediği ve eksik inceleme ile hüküm kurulduğu, kabulü göre de, kısa kararda, ortak çocuk için dava tarihinden itibaren 500,00 TL tedbir nafakasına hükmedilmesine rağmen, gerekçeli kararın hüküm fıkrasında, tedbir nafakasına yönelik hüküm kurulmayarak kısa kararla hüküm arasında çelişki yaratıldığı bu hususun usul ve yasaya aykırı olduğu anlaşılmakla, davacı vekilinin kusur belirlemesine yönelik istinaf başvurusunun esasa dair diğer istinaf sebepleri incelenmeksizin 6100 sayılı Kanun’un 353 üncü maddesinin birinci fıkrasının (a) bendinin (6) ıncı alt bendi gereğince kabulü ile, İlk Derece Mahkemesinin istinafa konu kararının kaldırılmasına, eksikliklerin giderilmesi ve dosyanın yeniden görülmesi için kararı veren İlk Derece Mahkemesi’ne gönderilmesine karar verilmiştir.’’
Yargıtay 2.Hukuk Dairesi 25.01.2024 tarih 2023/3701 esas 2024/536 sayılı kararı
‘’Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile erkeğin birleşen boşanma davası yönünden Mahkeme istenen yerlerden mobese ve kamera kayıtlarının istendiği ancak kayıt bulunamadığı bildirildiği, GSM operatöründen konuşma HTS kayıtları getirtildiği, erkeğin eksik araştırma iddiaları yerinde olmadığı erkeğin sunduğu CD kayıtlarındaki görüntülerden kim olduğu anlaşılmayan bir erkeğin binaya giriş yapıldığı görünse de kime geldiği belli olmadığı, erkeğin dosyaya sunduğu WhatsApp kayıtlarının kim tarafından kime gönderildiği belli olmadığı gibi kadın tarafından yazışmaların da kabul edilmediği, kim tarafından yazıldığı anlaşılmayan bu mesajların tek başına zinanın varlığına daha doğrusu kadının zina yaptığını ispata elverişli olmadığı, gece geç saatlerde telefon ile konuşma ve mesajlaşmaların zinayı ispata elverişli olmadığı, bu hususun güven sarsıcı davranış olarak kabul edilebileceği ancak erkeğin, kadının açtığı davada bu vakıaya cevap dilekçesi ile dayanmadığı ve kadına kusur olarak yüklenemeyeceği, bu nedenle erkeğin delillerinin toplanmadığı ve davasının ispat edildiği yönündeki istinaf başvuru sebepleri yerinde bulunmadığı, İlk Derece Mahkemesince verilen kararda herhangi bir isabetsizlik bulunmadığı gerekçesi ile usul ve kanuna uygun olan hükme karşı davalı- davacı erkek vekilinin istinaf taleplerinin esastan reddine karar verilmiştir’’
Boşanma Davasında telefon kayıtları nasıl istenir?
Boşanma davasında telefon kayıtları önemli ispat araçlarından biridir. Ancak bunun talep edilebilmesi dikkatli olunması gereken hukuki bir süreçtir. Öncelikle boşanma davasında dilekçe hazırlanırken ilgili kayıtların neden talep edildiği ve hangi olayların ispatında kullanılacağı ayrıntılı olarak açıklanmalıdır. Mahkeme yapılan açıklamayı inceleyerek ilgili gsm operatörlerine müzekkere yazarak telefon kayıtlarını talep eder.
Diğer önemli bir nokta ise boşanma davasından hukuki deliller kısmında bu delile dayanılmış olamsıdır. Dilekçede hukuki deliller kısmında telefon kayıtlarının talep edilmemesi halinde daha sonradan talep edilemeyecektir. Mahkemeden telefon kayıtları talep edilirken ne kadar süreyi kapsayacak şekilde istendiği, hangi numaraya ilişkin sorgulama yapılacağı ve belirli bir numarayla olan iletişiminin ayrıca belirlenmesi talep ediliyorsa bunun da ayrıntılı açıklanması gerekmektedir. Bu sürecin titizlikle takip edilmesi gerektiğinden alanında uzman boşanma avukatından hukuki yardım alınması hak kaybına uğramamanız için önemlidir.
Boşanma Davasında telefon kayıtları ile ilgili Yargıtay kararları
Yargıtay 2.Hukuk Dairesi 05.06.2024 tarih 2023/6464 esas 2024/4268 sayılı kararı
‘’dosyaya ibraz edilen bir kısım fotoğraflarda davalı kadının başka bir erkekle samimi fotoğraflarının bulunduğu, davalıya ait telefon arama kayıtlarının celp edildiği, günün muhtelif saatlerinde birkaç farklı telefon numarası ile özellikle …46 35 nolu telefonla hayatın olağan akışına aykırı süre ve sıklıkla görüşmeler yapıldığının belirlendiği, telefon görüşme kayıtlarına nazaran, davalının sadakatsizliğinin ortaya çıktığı 2015 veya 2016 yılından sonra tarafların barışıp bir araya gelmelerine rağmen, davalının güven sarsıcı davranışlarını sürdürdüğünün 2018 yılına ait telefon görüşme kayıtları ile sabit görüldüğü, evlilik birliğinin davalının kusuru ile temelinden sarsıldığı, müşterek çocuğun velâyeti konusunda çocuğun iradesinin esas alındığı gerekçesiyle, davacının 4721 sayılı Kanun’un 161 inci maddesi uyarınca zinaya dayalı boşanma davasının reddine, davanın 4721 sayılı Kanun’un 166 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca evlilik birliğinin sarsılması sebebi ile açılan davanın kabulü ile tarafların boşanmalarına, müşterek çocuğun velâyetinin davacı babaya verilmesine, müşterek çocuk ile davalı anne arasında şahsî ilişki tesisine, müşterek çocuk lehine aylık 250,00 TL tedbir, 300,00 TL iştirak nafakasına, iştirak nafakasının kararın kesinleşmesini takip eden yıldan başlamak üzere TÜFE oranında arttırılmasına ve davacı erkek lehine 10.000,00 TL manevî tazminata karar verilmiştir.
Yargıtay 2.Hukuk Dairesi 28.05.2024 tarih 2014/1023 esas 2014/11780 sayılı kararı
‘’davacı kadının güven sarsıcı davranışta bulunduğu, bu suretle “kusurun çoğunluğunun” davacı kadında olduğu kabul edilerek tarafların boşanmalarına karar verilmiştir. Mahkemenin de kabulünde olduğu üzere, davacı kadının güven sarsıcı davranışları sabit ise de, davalı kocanın tanık Gülten’in de bulunduğu ortamda, eşine ve eşinin ölmüş annesine küfür ettiği, yine getirtilen telefon kayıtlarına göre Arzu adlı kadın ile iş ilişkisinin de ötesinde güven sarsacak düzeyde gece yarısından sonra sık sık mesajlaştığı ve telefon görüşmesi yaptığı anlaşılmaktadır. Gerçekleşen bu durum karşısında boşanmaya sebep olan olaylarda her iki tarafta kusurlu olmakla birlikte kadına göre, davalı kocanın ağır kusurlu olduğunun kabulü gerekir. Hal böyleyken kadının ağır kusurlu kabul edilmesi ve bu hatalı kusur belirlemesine bağlı olarak davacı kadının maddi ve manevi tazminat talepleri (TMK.m. 174/1-2) ile yoksulluk nafakası taleplerinin (TMK.md. 175) reddi doğru olmamıştır.’’
Yargıtay 2.Hukuk Dairesi 28.09.2023 tarih 2023/1124 esas 2023/4348 sayılı kararı
‘’Dosyanın yapılan incelemesinden davacı kadının, erkeğin kullanımında olduğunu iddia ettiği 0538(…) numaralı hatta ait konuşma dökümlerinin celbini talep ettiği, Mahkemece bu hususta ilgili operatöre müzekkere yazılarak davalı erkek adına kayıtlı olması halinde son 2 yıla ait konuşma dökümlerinin çıkartılmasının istendiği, ilgili operatörün cevabi yazısından ise söz konusu hattın taraflar adına kayıtlı olmadığı gerekçesiyle sorgulamanın yapılamadığı anlaşılmaktadır. Her ne kadar taraflar adına kayıtlı olmadığı gerekçesiyle 0538(…) numaralı hatta ait HTS kayıtları dosya içeriğine kazandırılmamış ise de; davacı kadın tarafından aşamalarda ısrarlı şekilde bu hattın erkeğin kullanımında olduğu ve 0531(…) numaralı hat ile güven sarsıcı şekilde görüşmeler yapıldığının iddia edildiği, erkeğin ise bu iddiaya yönelik olarak cevap dilekçesinde 0531(…) numaralı hat kullanıcısı ile hangi amaç ile görüşme yaptığı konusunda açıklamada bulunduğu ve kadının iddia ettiği hattı kullanmadığı yönünde bir itirazda bulunmadığı görülmüş olup bu suretle erkeğin 0538(…) numaralı hattın kendi kullanımında olduğunu zımnen kabul ettiği değerlendirilmiştir. O halde Mahkemece, taraflar adına kayıtlı olmasa da 0538(…) numaralı hatta ait dava tarihinden geriye doğru 2 yıllık HTS kayıtlarının dosya içeriğine kazandırılması ve güven sarsıcı davranışa yönelik olarak kadının iddialarının araştırılması suretiyle bir karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir.’’
Yargıtay 2.Hukuk Dairesi 19.10.2023 tarih 2023/7098 esas 2023/4962 sayılı kararı
‘’davalı erkeğin komşuları olan … isimli kadının evine sık sık gittiği, erkek tarafından da bu durumun inkar edilmediği ancak işi nedeniyle gittiğini iddia etmişse de davalının servis şoförü olduğu, evine gittiği kadının okul çağında çocuğunun olmadığı, bu nedenle bu kadının evine gitmesi için makul bir sebebinin bulunmadığı, ayrıca davacı kadının bu durumdan rahatsız olduğu, bu nedenle bu kadınla görüşmeyi kestiği, buna rağmen davalı erkeğin bu kadınla görüşmeye devam ettiği, dosya içerisine alınan telefon kayıtlarının incelenmesinde … isimli kadının eşine ait olduğu belirlenen …. nolu hat ile davalı adına kayıtlı …. nolu hat arasında hayatın olağan akışına uygun olmayacak şekilde ve sıklıkta telefon görüşmesinin bulunduğu, davalının da telefonla görüştüğünü kabul ettiği, sosyal inceleme raporunda uzmana verdiği ifadesinde eşinin … isimli kadınla görüşmelerini istemese de … hanım ve ailesiyle geçmişe dayalı bir dostluğa sahip olduklarını bu yüzden görüşmeye devam edeceğini beyan ettiği, gerek telefon kayıtları gerekse tanık beyanlarından davalı erkeğin eşini aldatmasa bile güven sarsıcı davranışlar içerisine girdiği’’
Yargıtay 2.Hukuk Dairesi 06.11.2024 tarih 2023/9654 esas 2024/8425 sayılı kararı
‘’davacı erkek vekilinin dava dilekçesinde, 539 763 ** **, 534 253 ** ** ve 536 945 ** ** no’lu telefon numaralarını belirtmek sureti ile davalı karısının başka erkeklerle konuştuğu, sosyal medyadan da mesajlaştığını ifade ettiği, ayrıca telefon görüşme, mesaj kayıtları ile, bu kişinin eşi tarafından kendilerine ulaştırılacak bilgi ve belgelerin bilahare dosyaya ibraz edileceği,ilk derece Mahkemesi tarafından verilen süre içerisinde, davacı vekil tarafından, söz konusu, ses kaydının dosyaya ibraz edildiği, kadının cevap ve 26.10.2020 tarihli beyan dilekçesinde, annesine ait hat olan 536 639 ** ** no’lu telefon numarasının kendisi tarafından kullanıldığını belirtmesi nedeni ile, bu durumda, davalının annesi … adına kayıtlı olan, söz konusu telefon hattının, kadın tarafından kullanıldığının sabit olduğu, bilirkişi, raporu uyarınca, davalı kadının, özellikle, ikisi de dava dışı, … S.’ye ait olan, 539 763 ** **, 534 253 ** ** no’lu telefonla, hayatın olağan akışına aykırı, görüşme ve mesajlaşma kayıtlarının tespit edildiği,erkeğin, bu telefon numaraları adına kayıtlı erkeği tanımadığı, ortak akrabaları ya da arkadaşları olmadığı düşünüldüğünde, kadının, bu telefon numaraları ile görüşme ve mesaj kayıtları uyarınca, erkeğe karşı güven sarsıcı hareketlerde bulunduğunun açık olduğu,ses kayıtları üzerinde, bilirkişi tarafından yapılan inceleme neticesinde, dosyaya ibraz edilen 11.06.2019 tarihli ses kayıt çözümlerine ilişkin raporda da, söz konusu, hatların sahibi dava dışı … S’nin eşi olduğu belirtilen …’ la yapılan telefon görüşme içeriği de kadının erkeğe karşı güven sarsıcı davranışta bulunduğuna dair tespiti desteklediği’’
Sıkça Sorulan Sorular
Boşanma davasında telefon kayıtları neden istenir?
Boşanma davalarında özellikle zina sebebine dayanılması veya evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle açılan çekişmeli boşanma davasında güven sarsıcı davranışların boşanma nedeni olarak sunulması durumunda bunların ispatlanması amacıyla telefon kayıtları istenmektedir.
Telefon dökümanında whatsapp konuşmaları çıkar mı?
Mahkeme tarafından ilgili gsm operatörüne yazılacak yazıyla getirilen telefon dökümanında konuşma ve mesajlaşma sıklığı, süreleri ve hangi zaman aralığında yapıldığına ilişkin bilgi yer alsa da whatsapp konuşmalarıyla ilgili bilgi yer almamaktadır.
TELEFON KAYITLARININ ALINMASI IÇIN HUKUKI BIR SÜREÇ VAR MI?
Evet, telefon kayıtlarının alınması için hukuki bir süreç izlenmesi gerekmektedir. Taraflardan birinin, mahkemeye başvurarak telefon kayıtlarının incelenmesi talebinde bulunması gerekir. Mahkeme, bu talebi değerlendirerek hukuka uygun olup olmadığını karar verir. Kayıtların alınması için mutlak surette yasal bir çerçevede hareket edilmesi zorunludur.
Mahkeme telefon kayıtlarını ne kadar süreyle inceleyebilir?
Uygulamada genellikle gsm operatörlerinin kayıtlarla ilgili verileri 5 yıllık süreyi kapsayacak şekilde sakladığını görmekteyiz. Bu nedenle boşanma davasında genellikle geriye dönük 5 yıllık telefon kayıtlarının dökümlerinin incelenmesini talep ediyoruz. Ancak farklı gsm operatörleri için saklama süresi değişebilmektedir.