Eşin Çocuğunu Evlat Edinme Davası

Eşin Çocuğunu Evlat Edinme Davası

Eşlerden birinin önceki evliliğinden veya evlilik dışı bir ilişkiden çocuğunun bulunması durumunda diğer eş çocuğu evlat edinebilir. Eşlerden birinin diğerinin çocuğunu evlat edinmesi ancak belirli şartların sağlanması halinde dava yoluyla olabilecektir. Yazımızda eşlerden birinin diğerinin çocuğunu evlat edinmesi, evli eşlerin tek başına evlat edinmelerinin mümkün olup olmadığı, eşin çocuğunu evlat edinmesi için gerekli şartlar, evlat edinme davası süreci hakkında ayrıntılı bilgiler vererek dava sürecine girecek çiftler için rehberlik etmeyi amaçlıyoruz.

Eşin çocuğunu evlat edinme davası

Eşin çocuğunu evlat edinme davası çocuğun hukuki statüsünü netleştiren hem de aile içi birlikteliği güçlendiren bir süreçtir. Evlat edinmek isteyen taraf Türk Medeni Kanunda gerekli şartları sağlaması halinde dava açmak zorunda olup bu süreçte çocuğun üstün yararı ilkesi, hakimin vereceği kararda belirleyici faktördür.

Öncelikle evlat edinme davasında kanunda bazı genel koşullar düzenlenmiş olup bu koşulların evlat edinmek isteyen tarafça sağlanması gerekmektedir. Türk Medeni Kanununun 305.maddesinde ” Bir küçüğün evlât edinilmesi, evlât edinen tarafından bir yıl süreyle bakılmış ve eğitilmiş olması koşuluna bağlıdır. Evlat edinmenin her hâlde küçüğün yararına bulunması ve evlat edinenin diğer çocuklarının yararlarının hakkaniyete aykırı bir biçimde zedelenmemesi de gerekir.” şeklinde düzenleme mevcuttur. Bu nedenle eşin çocuğunu evlat edinebilmesi için küçüğün evlat edinilecek kişi tarafından en az 1 yıl süreyle bakım gösterilmiş olması ve evlat edinmek isteyen kişinin diğer çocuklarının haklarının zedelenmemesi gerekmektedir.

Eşin çocuğunu evlat edinme davasında özel koşullar Türk Medeni Kanununun 306.maddesinde ” Eşlerden biri, en az iki yıldan beri evli olmaları veya kendisinin otuz yaşını doldurmuş bulunması koşuluyla diğerinin çocuğunu evlât edinebilir’‘ şeklinde düzenleme yapılmıştır. Kanundaki açıkça düzenlendiği üzere eşlerden birinin diğerinin çocuğunun evlat edinebilmesi için ya 2 yıldan fazla evli olmaları ya da evlat edinmek isteyen kişinin 30 yaşını doldurmuş olması gerekir.

Evlat edinilmek isteyen çocuğun ayırt etme gücüne sahip olması halinde mutlaka rızası bulunmalıdır. Bu durumda mahkeme çocuğun bu konudaki görüşlerinin alınması için uzman kişiden sosyal inceleme raporu hazırlanmasını talep eder. Evlat edinilmek isteyen kişiyle küçük arasında 18 yaş fark bulunmalıdır. Bu şartlar Türk Medeni Kanununun 308.maddesinde ”Evlât edinilenin, evlât edinenden en az onsekiz yaş küçük olması şarttır. Ayırt etme gücüne sahip olan küçük, rızası olmadıkça evlât edinilemez. Vesayet altındaki küçük, ayırt etme gücüne sahip olup olmadığına bakılmaksızın vesayet dairelerinin izniyle evlât edinilebilir.” şeklinde düzenlenmiştir.

Sonuç olarak eşin çocuğunu evlat edinme davası eşlerin 2 yıldan fazladır evli olmaları veya evlat edinmek isteyen kişinin 30 yaşını doldurmuş olması, evlat edinilmek isteyen çocuğa 1 yıl süreyle bakması, evlat edinmek isteyen kişinin diğer çocuklarının yararlarının zedelenmemesi, çocuğun ayırt etme gücünün bulunması halinde rızasının olması koşullarının varlığı halinde açılabilmektedir.

Eşlerden biri diğerinin çocuğunu evlat edinebilir mi?

Eşlerden birinin diğerinin çocuğunu evlat edinmesi kanunda düzenlenen şartların sağlanması halinde mümkündür. Bu noktada eşlerden birinin önceki evliliğinden veya evlilik dışı ilişkisinden olan çocuğunun evlat edinilmek istenmesi halinde diğer ebeveynin rızası durumu merak edilen konuların başında gelmektedir.

Türk Medeni Kanunun madde 309 ”Evlât edinme, küçüğün ana ve babasının rızasını gerektirir. Rıza, küçüğün veya ana ve babasının oturdukları yer mahkemesinde sözlü veya yazılı olarak açıklanarak tutanağa geçirilir. Verilen rıza, evlât edinenlerin adları belirtilmemiş veya evlât edinenler henüz belirlenmemiş olsa dahi geçerlidir.” şeklinde düzenleme yapılmıştır. Ancak eşlerden birinin diğerinin çocuğunu evlat edinmek istemesi halinde rızanın ne şekilde aranacağı merak edilen konuların başında gelmektedir. Bu noktada anne ve babanın rızasının aranmayacağı koşullar Türk Medeni Kanunu madde 311 ”Aşağıdaki hâllerde ana ve babadan birinin rızası aranmaz:

  • Kim olduğu veya uzun süreden beri nerede oturduğu bilinmiyorsa veya ayırt etme gücünden sürekli olarak yoksun bulunuyorsa,
  • Küçüğe karşı özen yükümlülüğünü yeterince yerine getirmiyorsa.” şeklinde düzenlenmiştir. Bu nedenle bu koşulların bulunması halinde diğer ebeveynin rızası aranmazken, koşulların mevcut olmaması halinde diğer ebeveynin rızası aranmaktadır. Burada mahkeme rızanın aranıp aranmayacağı noktasında mevcut durumun koşullarını değerlendirerek karar verecektir.

Eşlerden biri diğerinin çocuğunu evlat edinebilir mi sorusuna kanunda aranan şartların mevcut koşullarının bulunması ve mevcut durumun çocuğun üstün menfaatine uygun olması halinde olumlu yanıt verilebilir. Ancak dava sürecinde alanında uzman avukattan hukuki yardım alınması sürecin hızlanması ve hak kaybına uğramamak için kritik öneme sahiptir.

Evli eş tek başına evlat edinebilir mi?

Evli eşin tek başına evlat edinip edinemeyeceği, uygulamada sıkça merak edilen konulardan bir diğeridir. Türk Medeni Kanunu’na göre evli bir kişinin tek başına evlat edinmesi kural olarak mümkün değildir. Evli eşlerin evlat edinme talebinde bulunabilmesi için davayı birlikte açmaları gerekir. Ancak bu durumun istisnaları bulunmaktadır.

Eşlerin birlikte evlat edinmesi ve eşlerden birinin diğerinin çocuğunu evlat edinmesi Türk Medeni Kanununun 306.maddesinde ”Eşler, ancak birlikte evlât edinebilirler; evli olmayanlar birlikte evlât edinemezler. Eşlerin en az beş yıldan beri evli olmaları veya otuz yaşını doldurmuş bulunmaları gerekir. Eşlerden biri, en az iki yıldan beri evli olmaları veya kendisinin otuz yaşını doldurmuş bulunması koşuluyla diğerinin çocuğunu evlât edinebilir.” şeklinde düzenlenmiştir. Tek başına evlat edinme haline ilişkin ilk istisna eşlerden birinin diğerinin çocuğunun evlat edinmek istemesidir. Bu noktada evlat edinmek isteyen eşe tek başına dava açma imkanı sağlanmıştır.

Evli eşin tek başına evlat edinmesi durumuna ilişkin bir diğer düzenleme Türk Medeni Kanununun madde 307 ”Otuz yaşını doldurmuş olan eş, diğer eşin ayırt etme gücünden sürekli olarak yoksunluğu veya iki yılı aşkın süreden beri nerede olduğunun bilinmemesi ya da mahkeme kararıyla iki yılı aşkın süreden beri eşinden ayrı yaşamakta olması yüzünden birlikte evlât edinmesinin mümkün olmadığını ispat etmesi hâlinde, tek başına evlât edinebilir.” şeklindedir.

Sonuç olarak evli eşin tek başına evlat edinmesi istisnai hallerde mümkün olup kural eşlerin birlikte evlat edinmeleridir. Eşlerden birinin diğerinin çocuğunu evlat edinmek istemesi ve evli kişilerden birinin ayırt etme gücünden sürekli olarak yoksun olması, iki yılı aşkın süreden beri nerede olduğunun bilinmemesi ya da çiftin mahkeme kararıyla iki yıldan fazla ayrı yaşanması nedeniyle birlikte evlât edinmenin mümkün olmadığının ispat etmesi hâlinde evli eşin tek başına evlat edinmesi mümkündür.

Eşin çocuğunu evlat edinme şartları

Eşin çocuğunu evlat edinme davasında merak edilen konuların başında evli çiftlerin ve evlat edinmek isteyen kişinin hangi şartlar altında dava açabileceğidir. Eşin çocuğunu evlat edinme şartları:

  • Evlat edinilmek istenen çocuk evlat edinecek kişi tarafından bir yıl süreyle bakılmış ve eğitilmiş olması
  • Evlat edinmenin her halde küçüğün üstün menfaatine uygun olması
  • Evlat edinmek isteyen eşin diğer çocuklarının bulunması halinde yararlarının hakkaniyete aykırı bir biçimde zedelenmemesi
  • Eşlerin en az iki yıldan beri evli olmaları veya evlat edinmek isteyen eşin otuz yaşını doldurmuş bulunması,
  • Evlât edinilenin, evlât edinenden en az onsekiz yaş küçük olması,
  • Küçüğün ayırt etme gücüne sahip olması halinde rızasının bulunması,
  • Küçüğün diğer ebeveynin kim olduğu veya uzun süreden beri nerede oturduğu bilinmiyorsa veya ayırt etme gücünden sürekli olarak yoksun bulunuyorsa, küçüğe karşı özen yükümlülüğünü yeterince yerine getirmiyorsa rızası aranmaz ancak bu durumların mevcut olmaması halinde rızası gereklidir.

Üvey çocuğu evlat edinme

Türk Medeni Kanunu’na göre üvey çocuğu evlat edinme davası, belirli şartların sağlanması halinde mahkeme kararıyla sonuçlanır ve çocuk, evlat edinen eş ile biyolojik çocuk gibi aynı haklara sahip olur. Bu süreçte çocuğun üstün yararı ilkesi, hakimin vereceği kararda belirleyici faktördür. Üvey çocuğu evlat edinmenin hukuki sonuçlarının dava sürecine girmeden önce bilinmesi kritik öneme sahiptir.

Üvey çocuğu evlat edinme davasının sonucunda anne ve babaya ait olan haklar ve yükümlülükler evlat edinenlere geçer. Evlatlık, evlat edinenin mirasçısı olur. Yani evlat edinilen çocuk, evlilik içinde doğmuş çocuk gibi miras hakkına sahiptir. Ancak bu mirasçılık ilişkisi tek taraflıdır. Evlatlık evlat edinenin yasal mirasçısı iken evlat edinen kişi evlatlığın yasal mirasçısı olamamaktadır.

Ayırt etme gücüne sahip olmayan küçüklerin nüfus kaydına, birlikte evlat edinmede ana ve baba adı olarak evlat edinen eşlerin adları; tek başına evlat edinmede ise ana veya baba adı olarak evlat edinenin adı yazılır. Evlat edinen isterse çocuğa yeni bir ad verebilir. Evlat edinme davasında kararın kesinleşmesi ile birlikte mahkeme ilgili nüfus müdürlüklerine bildirimde bulunarak evlatlığın nüfus kaydı evlat edinenin nüfus kütüğüne kaydedilmesini sağlar. Evlatlığın, miras ve başka haklarının zedelenmemesi, aile bağlarının devam etmesi için evlâtlığın naklen geldiği aile kütüğü ile evlât edinenin aile kütüğü arasında her türlü bağ kurulur. Evlât edinme ile ilgili kayıtlar, belgeler ve bilgiler mahkeme kararı olmadıkça veya evlatlık istemedikçe hiçbir şekilde açıklanamaz.

Eşlerden birinin diğerinin çocuğunu evlat edinmesi durumunda yabancılık unsurunun bulunması halinde evlat edinme davasının çocuğun vatandaşlığına olacak etkisi merak edilen bir diğer konudur. Evlat edinme davasının sonucunun çocuğun vatandaşlık durumuna doğrudan bir etkisi bulunmamaktadır. Yani yabancı bir kişi tarafından evlat edinilen çocuk doğrudan türk vatandaşlığını kaybetmeyeceği gibi Türk vatandaşlığına sahip kişi tarafından evlat edinilen çocuk sadece dava nedeniyle doğrudan Türk vatandaşı olmayacaktır.

Evlat edinme davası ne kadar sürer?

Evlat edinme davası ne kadar sürer sorusuna doğrudan bir yanıt vermek mümkün değildir. Davanın süreci mevcut durumun koşullarına göre değişiklik gösterecektir.Evlat edinme davalarının süresi evlat edinme davasının tarafları, evlat edinilmek istenen çocuğun ebeveynlerinin rızasının aranıp aranmayacağı, mahkeme tarafında yapılacak araştırmalar, mahkemenin iş yoğunluğu gibi pek çok faktörden etkilenir.

Evlat edinme davalarında kanunda öngörülen şartların taşınması yeterli olmayıp mahkeme mevcut durumun koşullarına göre gerekli araştırmaları yapmakla yükümlüdür. Türk Medeni Kanununun Madde 316- Evlât edinmeye, ancak esaslı sayılan her türlü durum ve koşulların kapsamlı biçimde araştırılmasından, evlât edinen ile edinilenin dinlenmelerinden ve gerektiğinde uzmanların görüşünün alınmasından sonra karar verilir.

Araştırmada özellikle evlât edinen ile edinilenin kişiliği ve sağlığı, karşılıklı ilişkileri, ekonomik durumları, evlât edinenin eğitme yeteneği, evlât edinmeye yönelten sebepler ve aile ilişkileri ile bakım ilişkilerindeki gelişmelerin açıklığa kavuşturulması gerekir.

Evlât edinenin altsoyu varsa, onların evlât edinme ile ilgili tavır ve düşünceleri de değerlendirilir.” şeklinde düzenleme yapılmıştır. Bu nedenle evlat edinme davası açan kişiler evlat edinme talebinin çocuğun üstün menfaatine uygun olacağına ilişkin gerekli delilleri mahkemeye sunarak ispatlamalıdır. Mahkeme gerekli görmesi halinde evlat edinilmek istenen çocuğun ve evlat edinenin diğer çocuklarının evlat edinme ile ilgili tavır ve düşüncelerini, haklarının zedelenip zedelenmeyeceğini değerlendirmek için sosyal uzman ya da pedagog tarafından uzman raporunun düzenletilmesini isteyebilir. Mahkeme tarafından yapılacak araştırmalar dava sürecinin uzamasına neden olacaktır.

Sonuç olarak evlat edinme davası en kadar sorusuna net bir cevap vermek mümkün olmayıp süreç mahkemenin yapacağı araştırma, mahkemelerin iş yükü, mevcut durumun koşulları, evlat edinilmek istenen çocuğunun biyolojik anne veya babasının rızasının aranıp aranmayacağına, davanın çocuğun üstün menfaatine olduğunun ispatı için kullanılacak delillere göre değişiklik gösterecektir.

Evlat edinme davalarında hangi mahkeme görevlidir?

Evlat edinme davalarına girecek çiftler açısında davanın hangi mahkemede ve nerede açılması gerektiği merak edilen konulardandır. Davada yetkili mahkeme Türk Medeni Kanununun 315.maddesinde ” Evlat edinme kararı, evlât edinenin oturma yeri; birlikte evlât edinmede eşlerden birinin oturma yeri mahkemesince verilir.” şeklinde düzenlenmiştir. Görevli mahkeme ise Aile Mahkemesi, aile mahkemesinin bulunmadığı yerlerde ise asliye hukuk mahkemesidir.

.

bir yorum bırakın

Hemen Ara